GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: KAMU FİNANSMANI VE BORÇ YÖNETİMİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUN İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:87
Tarih:03.04.2013

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan kanun tasarısı üzerinde şahsım adına söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, 2009 yılında yaşanan borç krizinden sonra, gelişmiş ülkeler, özellikle bütçe açıkları noktasında yaşadıkları sorunlar, bütçenin finansman maliyetlerinden dolayı karşı karşıya kaldığı baskıdan dolayı ve kamunun borçlarından dolayı, yüksek orana ulaşmış olan kamu borç stokundan dolayı ciddi risklerle karşı karşıya kalmış bulunmaktadırlar ve bu risklerin minimize edilmesi adına kamu finansmanı ve kamu maliyesi ile alakalı politikalar çok daha ciddi önem arz etmeye başladı ve ülkeler hem kamu finansman ihtiyacının maliyetini düşürmek hem finansman enstrümanlarını çeşitlendirmek hem de finansman coğrafyalarını genişletmek adına daha dikkatli ve özenli politikalar geliştiriyorlar, geliştirmeye devam ediyorlar. Tüm bu süreçte Türkiye, dünyadaki ülkelere kıyasla, kamu maliyesi anlamında daha sağlıklı, daha güçlü bir yapıdadır.

Bakınız, değerli milletvekilleri, birkaç tane istatistik sizlere sunacağım ve Türkiye'nin geçmişle bugün arasındaki kamu maliyesinin hangi noktadan hangi noktaya geldiğini hep birlikte görmüş olacağız.

Değerli milletvekilleri, Türkiye'de kamu net borç yükü 2002 yılında yüzde 61,5 iken 2012 yılında bu rakam yüzde 17'ye düşmüştür. Kamunun borçlandığı borç yapısına baktığımız zaman, döviz cinsi olan borçların oranı yüzde 58 iken bu oran şu an itibarıyla yüzde 27'ye düşmüş yani ülkenin kur riskinden dolayı karşı karşıya kaldığı riskler çok ciddi anlamda aşağı çekilmiştir. Bir diğer istatistik ise ödemiş olduğumuz faizin değişken veya sabit yönlü faiz olması hadisesidir. 2002 yılında ödemiş olduğumuz faizin yüzde 45'i sabit oranlı iken bugün bu oran yüzde 60 seviyelerine kadar çıkmıştır. Bu kürsüden de, Komisyonda da sıklıkla dile getirilen bir diğer faktör ise hazinenin vermiş olduğu garantilerden dolayı karşı karşıya kalacağı sorumluluk noktasında ve yüklenimler noktasındaki eleştirilerdi.

Bakınız, değerli milletvekilleri, 2002 yılında hazinenin -buraya dikkatinizi çekiyorum- vermiş olduğu garantilerden dolayı karşı karşıya kaldığı borç üstlenim oranı yüzde 52 yani hazine vermiş olduğu garantilerden dolayı yüzde 52 oranında bu garantilerin borcunu kendisi ödemiş. Bugün bu oran yüzde 6'ya düşmüştür. Şimdi, ben buradan sormak istiyorum: O zaman mı kamu maliyesi daha disiplinli, risklere karşı daha dayanıklıydı, yoksa şimdi mi?

Şimdi, değerli milletvekilleri, bugün kamu maliyemizin karşı karşıya kaldığı riskleri daha da azaltmak, finansman enstrümanlarını çeşitlendirmek adına kira sertifikası enstrümanıyla alakalı hukuki bir düzenleme yapılıyor.

Değerli milletvekilleri, faiz noktasında hassasiyeti olan yatırımcılara sunulan bu finansman enstrümanı dünyada 2001 yılından beri kullanılmaktadır ve şu an itibarıyla global anlamda yapılan ihracatın tutarı 430 milyar doları aşmış durumdadır. İşte, bu yolla hem finansman enstrümanları çeşitlendirilecek hem de finansman coğrafyasını çeşitlendirmek suretiyle riskleri daha da minimize edip finansman maliyetlerini daha da aşağı çekme yoluna gidilecektir.

Tasarıyla getirilen bir diğer konu ise Vakıfbankın her yıl kurumlar vergisi matrahının yüzde 10'u oranında Vakıflar Genel Müdürlüğüne yaptığı ödemenin iptali konusudur.

Bakınız, değerli milletvekilleri, Vakıfbankın en büyük hissedarı yani sahibi yüzde 58,5 oranıyla Vakıflar Genel Müdürlüğüdür. Şimdi, mevcut Vakıflar Yasası'nda, mevcut durumda Vakıfbank elde ettiği kurumlar vergisi matrahından yüzde 10 Vakıflar Genel Müdürlüğüne ödeyecek, yüzde 20 de kurumlar vergisi ödeyecek, toplamda yüzde 30. Rekabet ettiği tüm bankalar ise sadece yüzde 20 kurumlar vergisi ödüyor ve Vakıfbank böyle bir maliyete girmek suretiyle aslında rekabet anlamında, piyasada diğer rakipleriyle yarışma anlamında bir yara alıyor. Şimdi bu düzenlemeyle bu ortadan kaldırılıyor.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - O kanunu kim çıkardı?

MEHMET MUŞ (Devamla) - Bakınız, değerli milletvekilleri, bugün itibarıyla Vakıfbankın toplam piyasa değeri 14 milyar TL'dir. Vakıfbankın değerinde bir azalma, bir düşme en büyük hissedarı olan Vakıflar Genel Müdürlüğünü doğrudan etkileyecektir çünkü buranın yüzde 58,5 oranında sahibi Vakıflar Genel Müdürlüğüdür.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Mehmet Bey, o kanunu kim çıkardı? O öneriyi kim getirdi? Biz mi getirdik? 

MEHMET MUŞ (Devamla) - Değerli milletvekilleri, Vakıfbank elde etmiş olduğu kârdan dolayı 2006 yılından bugüne kadar Vakıflar Genel Müdürlüğüne 601 milyon lira kâr payı dağıtmıştır ve 2003 ila 2012 yılları arasında 3.750 eserin restorasyonu buradan elde edilen kaynakla yapılmıştır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET MUŞ (Devamla) - Ben tasarının milletimize hayırlar getirmesini temenni ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.  (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.