GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:53
Tarih:25.01.2024

ZÜLKÜF UÇAR (Van) - Sayın Genel Kurul, değerli halklarımız; sizleri saygıyla selamlıyorum.

Konuşmamı avukatların yaşadığı ekonomik sorunlara ayıracağım ancak başlamadan önce özgür ve eşit bir kimlik mücadelesinde hayatını kaybetmiş Kürt Avukatlar Şevket Epözdemir, Tahir Elçi ve 14 Ocakta ölüm yıl dönümü olan Cumhur Keskin'i saygıyla anarak başlamak istiyorum.

Değerli milletvekilleri, geçtiğimiz günlerde 2024 yılı CMK tarifesi yayınlandı. Ne enflasyon oranını ne de baroların ve Türkiye Barolar Birliğinin görüşünü esas alan Bakanlık, sadaka düzeyinde bir ücret artışı gerçekleştirdi. Yıllarca sürecek olan iş takipleri için avukatlara çok az miktarda ödeme yapmayı öngören bir tarife. Kaldı ki miktarın büyük bir kısmı vergi kesintilerine gidecek; üstelik, aylar sonra ödeniyor, tıpkı yıllarca ödenmeyen adli yardım ücretleri gibi. Özetle, hiçbir alım gücü bulunmayan bahse konu ücretler avukatın eline ulaşana kadar pula dönüşüyor, buhar olup uçuyor. Genç avukatlar başta olmak üzere avukatlara angarya hak olarak görülüyor. Yurttaşın avukata ulaşma hakkı gasbediliyor, adil yargılanma hakkı ellerinden alınıyor. Yandaşlarınıza ve sermayeye milyarlarca dolar akıtmayı biliyorsunuz ama avukatın emeğinin karşılığını vermekten ısrarla kaçınıyorsunuz.

Sayın Genel Kurul, avukatlar staj aşamasından itibaren adaletsizlik ve ekonomik baskılara maruz kalıyor, staj sürecinde karşılıksız emek gücü olarak çalışıyorlar. Bu soruna bulunacak çözümlerden biri, hâkim ve savcı adaylarına ödenen ücretin stajyer avukata da ödenmesidir. Peki, AKP-MHP iktidarı nasıl bir çözüm buldu? Stajyer avukatı başka mesleklerde çalıştırmak. Bulunan dâhiyane çözüme bakar mısınız! Meslekte nitelik ve tecrübe kaybına yol açan vizyon işte budur. Peki, avukatların çoğunun SGK primlerini dahi ödeyemediğini, emeklilik sürecinde dahi çile çektiğini biliyor musunuz? Mesleğe başladıktan sonra avukatların büyük bir kısmı ofis dahi açamamakta, kira ve ulaşım giderleri başta olmak üzere temel ihtiyaçlarını karşılarken dahi zorlanmaktadır. Öyle ki çoğu ekonomik problemlerden kaynaklı olmak üzere 2006 yılından bu yana 60 avukat intihar etti, çoğunluğu 30 yaş altı genç avukat.

Öte yandan, şu hususu da önemle vurgulamak gerekiyor: Avukatlık mesleği çok yönlü saldırılarla karşı karşıyadır. İktidarın sistemli bir planı olarak işledi bu saldırılar. Nitekim, yargıyı ele geçirme amacının bir boyutu da yargı dengesinde savunmayı zayıflatmaktı. Açılan niteliksiz hukuk fakülteleri, paralel baro girişimleri, enflasyonun altında ezilen asgari ücret tarifeleri ve onlarca diğer sorun; bunların hepsi iktidarın bu uzun vadeli planı kapsamında anlaşılmalıdır.

2015 yılından bu yana avukatlara yönelik en büyük saldırılardan biri de ruhsat gasplarıyla gerçekleşiyor. Bu süreçte Avukatlık Kanunu'nun 5'inci maddesi gerekçe gösterilerek yüzlerce avukatın ruhsatı iptal edilmiştir. Kaldı ki iptal gerekçesi yapılan yargılamaların büyük bir kısmı söz konusu yasal düzenlemenin kapsamında dahi değildir. Çoğu siyasi nitelikte olan bu iptal kararlarıyla avukatlar sosyal ve ekonomik ölüme itilmektedir. Bu şekilde yüzlerce avukatın masumiyet karinesi ve çalışma hakkı ihlal edilmektedir. Bu hukuksuz uygulamadan da bir an önce dönülmelidir.

Sayın Genel Kurul, bu Mecliste avukatlıktan gelen 125 milletvekili var. Son sözüm, avukat olan iktidar milletvekillerine. Daha düne kadar yan yana durduğunuz meslektaşlarınızın sorunlarına ne çabuk kör oldunuz, ne çabuk adapte oldunuz bu şatafat ve refah düzenine, her biriniz ne çabuk unuttunuz bu mesleğin onurunu ve haysiyetini! Unutmayın, iktidar partisi olarak bu mesleğin sorunlarını çözme sorumluluğu da sorunların büyümesinin vebali de sizlerin boynundadır. Karar verin, ya vicdanlarınızın sesine kulak vereceksiniz ya da menfaatlerinizin esiri olmaya devam edeceksiniz.

Teşekkür ederim. (DEM PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)