| Konu: | Kuzey Atlantik Antlaşmasına İsveç Krallığının Katılımına İlişkin Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 51 |
| Tarih: | 23.01.2024 |
ŞAHZADE DEMİR (Gaziantep) - Bismillahirrahmanirrahim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
İsveç'in NATO'ya alınması konusunu tartışıyoruz. Bu tür olaylar, Türkiye açısından, dünya açısından ve özellikle insanlık açısından ciddi sonuçları olan meselelerdir. Dolayısıyla bu meseleleri konuşurken, bu meseleleri oylarken, bu meseleler hakkında karar alırken iyi düşünmek, sonuçlarını gözden geçirmek gerekir. Şimdi, bu tür olaylar, dünya genelini ilgilendiren özellikle bu tür ciddi olaylar açısından meşruiyet meselesini biz çok ciddi anlamda önemsiyoruz. Meşruiyet dediğimiz şudur: İnsanlık açısından, insanlık değerleri açısından ve adaletin tesisi anlamında bu tür olayların bize göre meşru olması lazım. Şimdi, eğer meşruiyet durumuna bakacak olursak İsveç'in dünya değerleriyle ne kadar uyuştuğu hepimizce malumdur. Dünya insanlarının üçte 1'inin değerleri, inancı, kutsal kitabıyla alay eden, hakaret eden, devlet protokolüyle, devlet güvenliği, devlet koruması altında bunlara saldırmasına müsaade eden bir anlayışın, bir devlet düzeninin, bir devlet anlayışının insanlığa, adaletin tesisine ve insanlık değerlerine ne kadar uyumlu olduğu hepinizce malum. Kısa vadede bu tür bir onay, böyle bir onay yani İsveç'in NATO'ya alınması her ne kadar Türkiye açısından faydalı olarak görülüyor ise de yakın bir dönem için Batı'dan gelebilecek baskıları azaltma anlamında bir sonuç doğuracak olsa dahi yakın vadede ve uzun vadede bunun Türkiye aleyhine döneceği kuvvetle muhtemel bir durum çünkü Türkiye halkı da Müslüman bir halk; Müslüman, İslam ümmetiyle içli dışlı olan, İslam ümmetinin bir parçası olan bir toplum. Ve İslam düşmanı olan bir devletin NATO'ya alınması, İslam karşıtı anlayışın NATO'da güçlenmesi anlamında kuvvetle muhtemel bir durum.
Öte açısından NATO'nun genel durumunu da bir kez daha gözden geçirmek gerektiğini düşünüyoruz. NATO özellikle soğuk savaşın bittiği süreçten sonra yeni bir konsepte geçti. Bu konsept, özellikle İslam düşmanlığını benimseyen, bunu esas alan bir konsepttir. 11 Eylül saldırılarını bahane ederek dünyanın her tarafında İslam'a saldıran, Müslümanlara saldıran, Müslümanların değerlerini yağmalayan, İslam ülkelerini, İslam şahsiyetlerini, İslami partileri ya teröre destek veren ya da bizzat terörist olarak fişleyen bir süreç izledi. Afganistan'ın durumu ve diğer sonraki süreçler hepimizce malum. Dolayısıyla böyle bir konsepte sahip NATO'nun aslında dünya açısından çok ciddi bir tehdit hâline geldiğini düşünüyoruz. NATO konseptinin bu anlamda bir kez daha gözden geçirilerek NATO'ya yönelik alınacak kararların bütün sonuçlarıyla ciddi anlamda değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bütün platformlarda, her ortamda özellikle Türkiye karşıtlığını, İslam düşmanlığını açık ve aleni bir şekilde işleyen, anlatan, özellikle Batı zihniyetini, Batı emperyalizmini ön plana çıkaran, her yerde zikretmekte bir beis görmeyen bir anlayışın, Amerika Birleşik Devletleri ve müttefiklerinin lehine olabilecek hiçbir şeyin bu Gazi Meclisten geçmesini biz uygun görmüyoruz. Hür Dava Partisi olarak bunun yanlış olduğunu düşünüyoruz. Bunun bu anlamda ciddi olarak sonuçlarıyla beraber düşünülmesi gerektiğini, bunun daha faydalı olacağını düşünüyoruz.
Ayrıca, bugün, NATO'nun özellikle Amerika Birleşik Devletleri ve müttefiklerinin, başta İngiltere olmak üzere, dünyada onların çıkar ve menfaatlerinin jandarmalığını yaptığını hep beraber görüyoruz. NATO'nun dünyada adaletin tesisi anlamında eğer bir karşılığı olsaydı Filistin'de bugün yaşanan vahşete, yaşanan katliama, her gün 300-500 kişinin katledildiği bir sürece NATO'nun sesi çıkacak, bunlara sahip çıkma anlamında siyonist işgal rejimine bir baskı uygulayacak ve bu katliamları durdurmaya yönelik bir adım atacaktı ama hiçbirimiz, malum olduğu üzere, böyle bir şey görmedik.
Sonuç olarak Batı'nın Türkiye'ye karşı şantaj ve baskılarının boşa çıkarılması anlamında dahi olsa bu Gazi Meclisten bir "hayır" oyunun çıkmasının çok daha hayırlı olacağını düşünüyoruz.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.