GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:51
Tarih:23.01.2024

CHP GRUBU ADINA NERMİN YILDIRIM KARA (Hatay) - Değerli Başkanım, çok kıymetli milletvekili arkadaşlarım; sizleri saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

Yaklaşık iki hafta sonra depremin 1'inci yılını anacağız, yitirdiğimiz bütün canlar için hep birlikte dua edeceğiz ve onlar için ağlayacağız. Öyle bir kesim var ki onların canlarından can gitti, on bir aydır yakınlarını, ailelerini, çocuklarını arıyorlar. Bu insanların on bir aydır çalmadıkları kapı kalmadı ama üzülerek söylüyorum ki -daha evvel de burada ifade etmiştik- siyasetüstü olan bu meselede maalesef kulaklarını tıkar gibi bizlere baktılar.

Şimdi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına buradan seslenmek isterim: Bu akut dönemde bir Alo 183 hattı kurulmuştu, burada ne kadar ihbar var, bulunan ne kadar çocuk var, birey var; bunları lütfen açıklasınlar çünkü bu mesele "Kayıp çocuğumuz yok." denilecek kadar, bu kadar küçük düzeye indirgenemez. Çünkü o zaman biz size deriz ki: Bakın, bu mesaiyi bu dernekle birlikte yapıyoruz. Yirmi dört yıldır STK'lerde çalışan bir arkadaşınız olarak bu derneğin kurulmasında büyük emeğimiz oldu ve buradan Selahattin Başkana da saygı ve sevgilerimi gönderiyorum. Neden? 145 ailenin, kayıp ailelerinin bizlerle temas etmesini ve buradan onlara ses ve nefes olmamız için bize bu olanağı tanıdı. Hatay'da 122, Maraş'ta 18, Adıyaman'da 3, Malatya'da 1 ve Antep'te 1 kardeşimiz kayıp. Bunların içerisinde 38 çocuk var; Hatay'da 30 çocuğumuz, Maraş'ta 5, Adıyaman'da 2, Antep'te 1.

Şimdi, eğer çocuklar veya bireyler kayıp değilse biz buradan sorarız: Rönesans'taki 2 yaşındaki Esila, aynı şekilde, 1 yaşındaki Mehmet Akif nerede? 3 yaşındaki Alya Dua Kılınç nerede? 2,5 yaşındaki Ada Mursaloğlu nerede? Dolayısıyla bu kayıplarla ilgili olarak hem dernek hem de yakınlar Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığını daha geçen hafta arıyorlar, 10 kişi isim yazdırıyorlar, diyorlar ki: "Size gelmek istiyoruz." Telefona ses yok. Meclis Başkanına, Özel Kaleme mail atılıyor, telefon açılıyor; ses yok.

Şimdi, bu sizce vicdanları sızlatan bir mesele değil mi? Neden bununla ilgili bir çalışma masası kurmuyoruz? Bu, bizim, buradaki hangi milletvekilinin vicdanını sızlatmaz? Yani on bir aydır sadece istedikleri şey bir kabir, on bir aydır bunu istiyorlar ve sadece istedikleri şey fethikabir yapılsın, efendim, daha fazla defin işlemleriyle ilgili olarak kendilerine bakılsın.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

NERMİN YILDIRIM KARA (Devamla) - Şuradan, bakın, özellikle bir canlı örnek vermek istiyorum: Hem molozların arasında kayıplar hem de canlı kayıplar var arkadaşlar. Mesela Melike -annesi anlatıyor- sağ çıktı, eşi ve çocuğu enkazda kaldı ancak o süreçte aklıyla ilgili denge problemi yaşıyor, emniyet güçleri onu gördüğünü ifade ediyor, daha sonrası yok.

Merve Ateş; annesi ve babası vefat etti, kendisi İskenderun Acilde altı saat boyunca müdahale edilmek üzere herhangi bir kanama olur mu olmaz mı diye bir bekletildi ama ambulansa bindirildi, dayısı dedi ki: "Ben de binmek istiyorum." Ambulanstakiler dediler ki: "Bize güvenmiyor musunuz? Daha fazla hasta taşımamız gerekiyor." Ama sonrası yok.

Aybüke; İzmir Tepecik'te kaydı vardı, sonrası yok. Fadime Hanım'a ne diyelim şimdi?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

NERMİN YILDIRIM KARA (Devamla) - O yüzden vicdanlarınıza sesleniyoruz: Lütfen, bu konuda bütün milletvekili arkadaşlarımızdan bir mesai istiyoruz.

Teşekkür ediyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)