| Konu: | Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın 36 sıra sayılı 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 37 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin altıncı tur görüşmelerinde yürütme adına yaptıkları konuşmalarındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 38 |
| Tarih: | 17.12.2023 |
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.
Gerçekten "Kulağının üstüne yatmak deyimi nedir?" diye soracak olursanız, en güzel örneğini az önce Sayın Bakan kürsüde çok iyi bir şekilde gösterdi. İyi bir Millî Eğitim Bakanı olmayabilir ama bu konuda çok iyi bir öğretici olabilir. Aylardan beri Bakanlığının ilgi alanı olan öğretmenlerimiz, öğretmen adaylarımız mülakat konusunda bir açıklama bekliyor ya, bu gençler umutla bir açıklama bekliyor ve sizin verdiğiniz sözle ilgili bir açıklama bekliyor. Şuradan bir cümle söz sarf edemediniz; bu gençler ekran başında sizden bir cümle laf duymak istedi ya, bir cümle sarf etmediniz. Şimdi, biz buradan şunu mu anlayacağız: Mülakat konusunda verilen söz yerde mi kalacak? Sayın Cumhurbaşkanının, AK PARTİ'nin seçim döneminde vermiş olduğu şu söz yerde mi kalacak Sayın Bakan? Bunu özellikle belirtmek istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Şahin.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Şimdi, konuşmanızda 50'ye yakın "ben" ifadesini kullandınız. "Ben, ben, ben..." ama bir kere "ataması yapılmayan öğretmenlerim" demediniz, "gençler" demediniz, bir kere ya! Şimdi, tekrar, biz umutla ve yapıcı muhalefet anlayışımızla bu konuyu vurgulamaya gençlerimiz adına devam edeceğiz. Anadolu'nun, Trakya'nın eli nasırlı işçimizin, esnafımızın zor şartlar altında yetiştirdiği ama milletvekili kapılarında torpil aramak zorunda kaldığı bu insanımız için, insanımızın hukuku için, gençlerimizin hukuku için tekrar size şunu haykırıyoruz: Sözünüzü tutun, Sayın Cumhurbaşkanının seçim meydanlarında verdiği sözü yerde bırakmayın ve mülakatları kaldırın; bu, bir.
İkincisi...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Şahin.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Burada şunu da söylemek istiyorum: Ekran başında sizden umutla bir mesaj bekleyen gençlerimiz bu gece sayenizde yine yatağa biraz daha umudunu kaybederek girecek. Bunun için de eminim ki bundan dolayı sizin de yatağa normal bir şekilde gireceğinizi sanmıyorum, sizin de uykularınız kaçacaktır.
Bir konuda daha uykunuz kaçacaktır. Şehir Üniversitesi dedim oradan, keşke bir cümle kanaatinizi paylaşsaydınız. Şehir Üniversitesiyle ilgili de Türkiye'deki bir üniversiteyi kapatmanın vermiş olduğu -hem size hem diğer yöneticiler üzerinde- bu vebal de sizin üzerinizde, sizi bırakmamaya devam edecek. Bu veballe de yine bu gece yatağa gireceksiniz, yastığa başınızı koyduğunuzda bu da aklınıza gelecek.
KADEM METE (Muğla) - Senin uykun geldi galiba, ha bire yataktan bahsediyorsun.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Kadem Bey mi?
KADEM METE (Muğla) - Uykun geldi galiba.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Şehir Üniversitesiyle ilgili vicdanınızla baş başa bırakıyorum sizi.
RIDVAN UZ (Çanakkale) - Kadrolu söz atıcı Kadem Bey yine devrede.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Evet, artık sesinizi tanıyoruz.
KADEM METE (Muğla) - Daha çok duyacaksınız.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Değerli milletvekilleri, şimdi, eğitim konusunda bazı önerileri buradan tekrarlayacağım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Şahin.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Meslek lisesinin yeniden yapılandırılması ara eleman sorununun çözülmesi için önemli. Öğretmenlik Meslek Yasası'nın değiştirilmesi önemli bir başlık. Yine, yaz saati uygulamasına değindim; bu konuda gerçekten velilerimizin, öğrencilerimizin çok büyük sıkıntıları var, bu konular yeniden gözden geçirilmelidir. İkili eğitime son verilmeli konusunu da tekrarlamak istiyorum. Ya, normalde tek tip öğretmen olur ama bizde 4-5 farklı öğretmen tipi var; kadrolu öğretmen, sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen... Ama bir tip öğretmen olmalı Değerli Bakan, onu da tekrar hatırlatmak istiyorum.
Sayın Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanım, yapıcı bir konuşma yaptınız, teşekkür ediyorum, bir kere "ben" ifadesini kullanmadınız. Şimdi bazı önerilerim olacak: Yoksullukla ilgili 4,4 milyon ailemize yardım yapıldığı söylendi. Elbette bir devlet, ihtiyaç sahibi vatandaşlara yardım yapar ancak bu övünülecek bir durum değildir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Şahin.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Biz yardım edilen insan sayısıyla övünen değil yani yoksulluğu yöneten değil, yoksulu ortadan kaldırarak her geçen yıl yardım edilen insan sayısını azaltmakla övünmeliyiz diyorum. Bunu özellikle belirtiyorum.
Aile birliğiyle ilgili önemli mesajlar verdiniz. Aile birliği, bizim en önemli değerlerimizden birisi, aile bizim için en büyük devlettir. Bu anlamda atılacak her olumlu adımın yanında olacağımızı ifade etmek istiyorum.
Şimdi "RTÜK'le birlikte iş birliği yapıyoruz." ediniz. Bu konuda gündüz kuşağında aile değerlerimizi yok eden, ahlaki değerlerimizi yok eden programların kesinlikle gözden geçirilmesini buradan tekrar tekrar vurgulamak istiyoruz.
"560 bin engellimize yardım ediliyor, 5.097 lira ödeme yapılıyor." dediniz. Engellilerimizle ilgili önemli sorunlar var, bunları da özellikle belirtmek istiyorum. Engellilerimize tıbbi cihazlarla ilgili verilen meblağların güncellenmesi gerekiyor, bu konu önemli bir sorun.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Şahin, tamamlayın lütfen.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Yine, 2005 yılında çıkarılan bir kanun var. Hangi kanunun yönetmeliği on sekiz yıl çıkarılmamıştır, bu da önemli bir başlık. Engelliler erişilebilirlik kanunu 2005 yılında çıkarıldı ama hâlâ bu kanunun yönetmeliği çıkarılmadı, çıkarılmadığı için de engellilerimiz bazı haklardan yararlanamıyor; bu önemli bir konu. Bunu da özellikle belirtmek istiyorum. Engellilerimize ayrılan istihdam kontenjanlarının oranlarının artırılması gerekiyor. Bunu da özellikle belirtmek istiyorum.
Yine, son olarak, bize gelen bir not var, bunun da değerlendirilmesini özellikle arz ediyorum. Aile Bakanlığına bağlı Şehit Yakınları ve Gaziler Genel Müdürlüğünün daha etkin, daha işlevsel bir faaliyet gösterilebilmesi için İçişleri Bakanlığına bağlanması yönünde de bize gelen bir uzman görüşü var. Bu konunun da tartışılıp değerlendirilmesini sizlerden talep ediyoruz.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.