GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Gine Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:26
Tarih:28.11.2023

İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Görüşülmekte olan 24, 25, 26, 27 ve 28 sıra sayılı uluslararası sözleşmelere destek vereceğimizi, "kabul" yönünde oy kullanacağımızı buradan ifade ediyorum. Dış siyaset alanında, uluslararası siyasette millî menfaatlerimizin gerektirdiği her konuya destek vereceğimizi, bu duruşu sürekli olarak göstereceğimizi ifade ediyorum ama bir şeyi daha ifade ediyorum; iktidarın, bu konularda ortaya koyacağımız yapıcı eleştirileri de dikkate almasını özellikle istirham ediyorum.

Tabii ki itibarlı bir dış siyaset için bir ülkenin güven iklimi şarttır, güven iklimi için de adaletli bir devlet düzeninin ve liyakatli bir sistemin olması şarttır. Ben, uzun süredir, buradan, bu kürsüden liyakatli bir sisteme, liyakatli bir devlet düzenine işaret etmeye çalışıyorum ve bunun için de mülakatların kaldırılması konusunu, iktidarın vermiş olduğu sözü tutması konusunu sık sık hatırlatıyorum ve siz bu sözü tutana kadar da hatırlatmaya devem edeceğim.

Değerli milletvekilleri, ben şunu çok merak ediyorum: Gerçekten, seçim bölgelerinize gittiğinizde bu konuyu gençler sorduğunda ne cevap veriyorsunuz? Bunu gerçekten samimi bir şekilde soruyorum, gerçekten ne cevap veriyorsunuz, bunu gerçekten merak ediyorum. Şimdi, bir soru daha: Gençlere bu konuda bir açıklama yapmayı düşünüyor musunuz? Bakın, ben burada bütün Grup Başkan Vekili arkadaşlarımıza sordum, Millî Eğitim Komisyonu Başkanına sorduk, Millî Eğitim Bakanı gelecek, ona da soracağız, bir açıklama bekliyoruz. Allah rızası için, bu konuda şu kürsüye çıksın bir arkadaşımız "Evet, biz bu sözün arkasındayız." sözünü söylesin ya da ne yapacaksanız onu bir söyleyin.

Şimdi, ben -normalde irticalen konuşuyorum, notlarla çıktım- gençlerin bu konuda ne düşündüğünü bu kürsüden sizlerle paylaşmak istiyorum. Gençler, Twitter sayfama neler yazmış, onu paylaşmak istiyorum hızlıca. Evet "Biz duyduğumuzda güvenmiştik, şimdi bir anlam veremiyoruz." diyor Bahar kardeşimiz. "Öğretmenler Günü'ne yakışacak haber, mülakatın kaldırılması olmalıydı." Evet, Öğretmenler Günü'nde gençlerin beklentisi buydu, gerçekten büyük bir beklentiydi ama yine hayal kırıklığı yaşadılar. "Daha ne kadar bekleyeceğiz?" diye soruyor Ayşegül kardeşimiz. Burada çok sayıda teşekkür mesajı var, onları geçiyorum. "100'üncü yılda mülakatsız 100 bin atama istiyoruz." diyor Mithat kardeşimiz. "Mülakat zulmüne son verilmelidir." diyor yine bir kardeşimiz. Devam ediyorum, teşekkür mesajlarını geçiyorum. Emre "Sadece adalet istiyoruz, hakkımız olandan fazlasını istemiyoruz." diyor. Evet, bu gençler sadece haklarını istiyorlar, adaletli bir düzenin tesisini istiyorlar. "Yiğidi öldür ama hakkını inkâr etme. Hiçbir şeyden ders almıyoruz, üç günlük dünya ve insanlar aldatıyor bizi." diyor bir kardeşimiz. Devam ediyorum, teşekkür mesajlarını geçiyorum. Buradan oraya kadar dizsem Sayın Akbaşoğlu, muhtemelen size kadar uzanır bu sayfalar ama gençlerimizin feryadı da buradan Hakkâri'ye, Hakkâri'den Edirne'ye kadar bütün Türkiye'ye uzanıyor. "Mülakat değil liyakat." diyor Utku kardeşimiz. Yine "Mülakat adaletin, liyakatin katilidir." diyor Nazlı kardeşimiz. "Mülakatlar amasız fakatsız kaldırılmalıdır." diyor Serkan kardeşimiz. "Umarım, bugün bitmeden güzel haberi Sayın Cumhurbaşkanımızdan duyarız." demiş bir kardeşimiz, Öğretmenler Günü'nü kastediyor, Sümbül kardeşimiz. Geçiyorum, teşekkür mesajlarını geçiyorum. Evet, bir kardeşimiz ne demiş? "Umutlarımızla, duygularımızla oynuyorlar. 'Mülakat kalkacak.' dendi, 'Ekim sonu takvim açıklanacak.' dendi..." Burası çok acı "Seçim propagandasının figüranları hâline geldik öğretmenler olarak." diyor. "AK PARTİ'ye asla oy yok." Bu başka bir konu. "Bu saatten sonra ne yapsa oy alamazlar bizden." diyor. Evet, devam ediyorum, bir kardeşimiz "Mülakatsız atanarak şubatta okullarımızda olmak istiyoruz söz verildiği gibi." diyor. Mücahit kardeşimiz ne diyor biliyor musunuz arkadaşlar? "Bakan bizim atama konumuzu canlı yayında 'sevimsizleşen konu' diye niteledi." Ne demek sevimsizleşen konu? Gençlerimizin sizin verdiğiniz sözü tutmanızı istemesi sevimsizleşen bir konu mudur bunu da kamuoyunun takdirine bırakıyorum. "Bu ülkede gençlere verilen sözler maalesef ki tutulmuyor. Nerede mülakat müjdesi?" demiş Tenzile kardeşimiz. "Öğretmen atamaları iki yılda bir atamaya dönmüş, haberimiz yok. Aynı durumu seçimden dolayı yine yapacaklar, durum bundan ibaret." diyor bir başka kardeşimiz. "Bitsin artık şu çile, hakkımızı istiyoruz. Mülakat istemiyoruz, duyun sesimizi." diyor; size diyor arkadaşlar Duygu kardeşimiz. "Askıya aldığımız hayatımızı yaşamak istiyoruz." diyor bir başka kardeşimiz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Şahin, lütfen tamamlayın.

İSA MESİH ŞAHİN (Devamla) - "Bugün aldığımız yüksek puanlara bile sevinemiyoruz. 'Mülakat eşittir torpil'e hayır." diyor bir kardeşimiz. "Hevesimiz kursağımızda kaldı." diyor Kader kardeşimiz. "Artık bitirin şu işkenceyi." diyor Ebru kardeşimiz. "Verilen sözler tutulsun." diyor Mehtap kardeşimiz. "Artık heves, heyecan hiçbir şey kalmadı." diyor bir başka kardeşimiz. "Artık yorulduk, tükendik." diyor bir genç kardeşimiz. Bir kardeşimiz de diyor ki "Cumhurbaşkanım, sizin sözünüz bizim için senettir." Evet, arkadaşlar, Cumhurbaşkanımızın sözünün senet olduğuna inanmak istiyoruz, gençlerimize verilen bu sözün tutulacağına inanmak istiyoruz, hâlâ iyi niyetimizi koruyoruz; onun için, ben buradan az sonra Sayın Akbaşoğlu'na da gençlerimizin bu duygularını samimi bir şekilde vermek istiyorum. Tek bir isteğimiz var, adaletsiz bu torpil düzeni kaldırılsın, hak edenin kazandığı liyakatli bir sistem inşa edilsin diyoruz, iktidar verdiği sözü tutsun diyoruz.

Bu duygularla Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)