GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:23
Tarih:21.11.2023

CHP GRUBU ADINA AYÇA TAŞKENT (Sakarya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Kredi Garanti Fonunun kullanılmasının nihai amacı işsizliği önlemek, istihdamı ve üretimi arttırmak, işçi ve işveren ilişkilerini kolaylaştırmaktır. Oysa bugün bu fonun amacından saptırıldığını ve iktidara yakın kişi ve şirketlerin kullanımına açıldığını görüyoruz. Biliyorsunuz, AKP iktidarıyla birçok fon amacı dışında ve ironik biçimde kullanılır hâle geldi. Örneğin, İşsizlik Fonu işveren fonuna dönüştü. Sadece 2022'de işsize ödenen paranın neredeyse 2,5 katı işverene verildi. Temel amacı teminat yetersizliği nedeniyle kredi kullanamayan şirketlere kefil olarak destek veren bir anonim şirket olması.

Peki, bu destekler, bu kefillikler, bu kamu kaynakları kimlere veriliyor? İlk aklıma gelen örnek Demirören Holding. Ziraat Bankası ve Vakıfbankın Sayıştay raporlarına şöyle bir baktığımızda Demirören'in borcunun bir hayli biriktiğini ve kamu bankalarına ödeme yapma zahmetine girmediğini görüyoruz. Bu devasa borç birçok bakanlığın bütçesinden bile fazla, bankalar ise herhangi bir işlem yapma zahmetine bile girmiyorlar. Depremde ölen yurttaşlarımızın kredi borçları için sıraya giren bankalar, söz konusu Demirören olunca malum borcu unutmak istiyorlar anlaşılan. Kredisini ödemeyen çiftçinin traktörünü alan, öğrenim kredisini ödemeyen öğrencinin borcunu her gün zamlandıran, emeklileri, kadınları, çocukları kendine yük gören, 5 bin liralık emekli ikramiyesini verirken bile türlü ayrımlar yapan iktidar ve bankaları, Demirören'in dolar borcunu Türk lirasına çeviriyor, üstüne ödeme kolaylığı olsun diye vade üstüne vade yapıyorlar.

Yazık, bu ülkede asgari ücretle çalışan, çocuğunun beslenme çantasını dolduramayan, açlık sınırının altında yaşayan, soğukta kendine mont alamayan yurttaşına yazık! BAĞ-KUR borcu nedeniyle hastaneye gidemeyen, kredi borcu nedeniyle canına kıyan insanımıza yazık! Yurttaşların kredi kartı borçları 1 trilyona ulaştı, meyve ve sebze adetle satılıyor artık. Emekçiler fabrikalarda açlık sınırının altında çalışıyor, esnaf kredisini ödeyemiyor. İktidarın ve bankaların yandaşlara, 5'li çetelere gösterdiği bu imtiyazı yurttaşa da göstermesini bekliyoruz.

Devleti ailelerinden kalan kişisel mirasları gibi hor kullananlara bir kere de buradan sesleniyoruz: Halkın vergisiyle biriktirdikleriniz kişisel servetiniz değildir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

AYÇA TAŞKENT (Devamla) - Son cümlem efendim.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kaynakları sizin hırslarınızla yakınlarınıza çarçur edilemez.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)