GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Aile ve Gençlik Fonu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:22
Tarih:16.11.2023

TÜRKAN ELÇİ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; beni ancak o anlar dediğim Rakel Dink Hanımefendi'yi anarak konuşmama başlamak istiyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

Aile ve gençlik üzerine bir kanun teklifi hazırlanmış olması elbette memnun edicidir, ben de kanun teklifinin ismini okumaya başladığımda ilk olarak aynı memnuniyeti duydum, ta ki son kelimesini görünceye kadar; bu tedirginliğime biraz sonra ayrıntılarıyla değineceğim.

Konu aile ve gençlik olunca benim de aklıma bu ülkede yaşayan herkes gibi öncelikle öğrenci yurtlarında yaşanan facialar, yurt bulamadığı için puanının yettiği üniversiteye gitmektense memleketinde kalmak zorunda kalanlar, babası asgari ücretle çalıştığı için üniversite eğitiminin yanı sıra işçi olmak zorunda kalanlar, çocuklarının acılarını sadece evlerinde seyredebilen, onlara maddi hiçbir destek sunmayan anneler geldi doğal olarak. Kanunu hazırlayanların aklında benim bu saydıklarım var mıydı, ona pek emin değilim, metin o kadar kısa ki incelediğimde de cevap bulamadım. Ben de sorularıma cevap bulabilmek için 9 Kasım tarihli Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunun tutanağını inceledim doğal olarak. Tutanağın henüz 4'üncü sayfasında Sayın Vedat Bilgin toplumsal dayanışmanın gerekliliğinden bahsederken aynen şunları söylüyor: "Bu ihtiyaç bilhassa daha çok ekonomide dalgalanmaların yaşandığı, ekonomik sorunların arttığı, gelir dağılımında daha alt gelir gruplarının bu şartlardan daha olumsuz etkilendiği ortamlarda bu dayanışmayı güçlendirecek, destekleyecek yapılara, örgütlere daha fazla ihtiyaç var." Tamamıyla dile getirdiği cümleler bunlar.

Şimdi, ben sormak istiyorum: Aile ve gençlik için yapabildiğimizden daha iyisini yapmak için mi yoksa hiçbir şey yapamadığımız ve mevcut ekonomik şartlar nedeniyle yapamayacağımız için mi bu kanun teklifini görüşüyoruz şu anda? Kanun teklifinde adı geçen bakanlıkların misyon ve vizyonları ile kanun teklifiyle kurulması öngörülen Fonun kurulma amaçları birbirleriyle örtüşüyor. Bu bakanlıklar kendilerine tahsis edilen bütçeleri etkin ve verimli kullanmadıkları için bizim böyle bir fona ihtiyaç duymuş olacağımız söylenebilir mi? Bunu biraz düşünmek lazım. Sadece soruyorum: Çünkü fonların kamu mali yönetimine verdiği zararları bütçenin âdeta anayasası olarak nitelendirilen 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nda ayrıntılı olarak düzenlenen bütçe ilkelerinin fonlar vasıtasıyla nasıl işlevsiz kılındığını, sağladığı harcama kolaylıkları nedeniyle yürütme organları tarafından tercih edildiğini bence herkes biliyor. Biz bugün fonlar konusunda kötü deneyimler hiç yaşamamış gibi yeni bir fon kurulmasını görüşüyoruz. Bütçe hakkının bir gereği de bütçenin uygulanmasından sonraki süreçteki etkililiğinin değerlendirilmesidir.

Teklifin 5'inci maddesinde Fonun Sayıştay denetimine tabi olacağı ve mali verilerin kamuoyuyla paylaşılacağı belirtiliyor fakat biz bu işlerin öyle yürümediğini Varlık Fonundaki tecrübelerimizden de ne yazık ki biliyoruz.

Yine, kanun teklifinin 4'üncü maddesinde, belirsiz ve ucu açık bir şekilde, kanun yapma tekniklerine aykırı olarak yazılan 1'inci maddeye de atıf yapılmış.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Elçi.

TÜRKAN ELÇİ (Devamla) - 4'üncü maddede kanunun amacına uygun olarak Yönetim Kurulu tarafından onaylanan projeler için Fondan ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına kaynak aktarılacağı, projelerin ekonomik ve teknik açıdan yapılabilirliği ile Fon tarafından aktarılan tutarların mevzuata uygun, etkili, ekonomik ve verimli kullanımına ilişkin sorumluluğun ilgili kurum ve kuruluşlara ait olacağı belirtiliyor. Burada ben şunu sormak istiyorum: "İlgili kurum ve kuruluşlar"la kastedilen, Yönetim Kurulunda adı geçen bakanlıklarla ilgili kurum ve kuruluşlar mıdır? Eğer öyleyse ya da değilse bunun açık bir şekilde kanun metninde yer alması gerekmez mi? Ayrıca, bu kurum ve kuruluşlar, kaynakları ekonomik ve verimli bir şekilde kullanılmadığında denetim mekanizmaları nasıl ilerleyecek? Bu aykırı kullanımın yaptırımı ne olacak? Vatandaşlar ve hukukçular bize bunu sorduklarında biz onlara nasıl bir cevap vereceğiz?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Elçi.

TÜRKAN ELÇİ (Devamla) - Toparlayacak olursam, büyük tabloda fonun kaynakları kamu gelirlerinden oluşuyor ama ilgili kanun teklifinin kabul edilmesi durumunda Fonun denetimini biz yasama organı olarak diğer kamu giderleri üzerinde sahip olduğumuz yetkiyi kullanarak maalesef yapamayacağız.

Arkadaşlar, merak ettiğim ayrı bir mesele de Meclisin çok yoğun olduğu bütçe sürecine denk getirilen bu kanun teklifinden sivil toplum örgütleri haberdar edildi mi? Yangından mal kaçırılıyor gibi bir telaşla yapılıyor ne yazık ki bu. Kurulması planlanan Fondan haberdar mı kamuoyu, yoksa "Evlenecek çiftlere devlet para veriyor." şeklinde popülist politikalara da devam mı ediliyor? Kamu gelirlerinin ve kamu giderlerinin denetlenmesi, yasama organının münhasıran devredilmez yetkileri arasında değil midir? Bizim, halka karşı sorumluluğumuz var, halkın mali durumlarını ilgilendirecek her konuda, onların keyfî durum ve tutumlara maruz kalmalarını önlemek konusunda sorumluluğumuz var. Biz onlara nasıl cevap vereceğiz? (CHP sıralarından alkışlar)