GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Aile ve Gençlik Fonu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:22
Tarih:16.11.2023

ALİYE COŞAR (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

AKP'nin kamuoyuna yansıttığı hâliyle kanun teklifi "Yeni evlenen gençlere maddi yardım yapılacak." şeklinde sunulmuştur. Görüşmekte olduğumuz kanun teklifi bu yılın nisan ayında ilk defa gündeme getirilmişti, üzerinden neredeyse sekiz ay geçmiştir. Teklifte açıkça yer almasa da yeni evlenen genç çiftlere yardım edileceği vadedilmesine rağmen bu vaat gerçeklikten uzaktır. Bu teklifle gençlere umut mu veriyorsunuz? Gençler işsiz, iyi eğitimli gençler yurt dışına gidiyor çünkü AKP'nin yönettiği bir ülkede gelecek umudundan vazgeçmiş durumdalar çünkü gençler AKP döneminde adalet ve liyakat yerine mülakat olduğunu görüyorlar. Yüz binlerce gencimiz ne eğitimde ne de istihdamda yer almaktadır. "Ev genci" diye nitelediğimiz bu gençlerimizde OECD ülkeleri arasında lider durumdayız. TÜİK'e göre 2020 yılı sonu itibarıyla toplam nüfusumuzda 15-24 yaş grubundaki genç nüfus 12 milyon 893 bin 750 kişi, bu oranın yüzde 28,3'ü ne iş gücünde ne de eğitimde yer almadı.

Gençler temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, yoksullukla, toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle, gelir dağılımındaki adaletsizlikle boğuşuyor, sosyal dışlanma ve barınma sorunu yaşıyor. Bu kanun teklifi dar kapsamlı tutulmuş, gençlerin kaygı ve ihtiyaçlarına yanıt vermiyor. Gençlerin önce birey olarak toplumda var olması, kendi ayakları üzerinde durması gereklidir. Evlenecek gençlerimizin de gelecek kaygıları bu teklif gibi sosyal yardımlarla değil, etkin politikalarla giderilmelidir.

TÜİK 2020 verilerine göre Türkiye'de 15 ve daha yukarı yaştaki iş gücüne katılım oranı yüzde 51,4 iken bu oran erkeklerde yüzde 70,3; kadınlarda ise sadece yüzde 32,8'dir. OECD ülkelerinde kadınların iş gücüne katılım ortalaması yüzde 51'dir. Rekabet hâlinde olduğumuz ülkelere kıyasla kadının ekonomik özgürlüğü noktasında çok çok gerideyiz. Ayrıca, aile içinde kadına karşı şiddetin de önlenmesini amaçlayan ve cinsiyet eşitliğinin sağlanmasını öngören İstanbul Sözleşmesi'ni hukuksuz bir şekilde feshettiniz.

Teklifin 3'üncü maddesinde oluşturulan Aile ve Gençlik Fonunun finansmanından bahsediliyor. Türk Petrol Kanunu kapsamında tahsil edilen devlet hissesinin ve Maden Kanunu kapsamında tahsil edilen devlet hakkının yüzde 20'si Fona aktarılıyor. Bu yüzde 20 oranını sıfıra kadar indirmeye veya 2 katına kadar artırmaya Cumhurbaşkanı yetkili kılınıyor. Bu kadar artış ciddiyet değil keyfiyettir. Bu keyfiyeti emeklilere verilen ikramiyelerde de görüyoruz. Emekli çiftçiler ÇKS belgeleri nedeniyle emekliye verilen 5 bin Türk lirası ikramiyeyi alamayacak. Bu adaletsizlik de giderilmelidir.

Bir başka husus da AKP'nin geçmiş fon yaratma tecrübeleridir. Varlık Fonuyla yaşanan bu uygulama göstermiştir ki oluşturulan fonlar amacına hizmet etmemektedir. Yaratılacak bu Fonla gençler ve aileler mi finanse edilecek, yoksa tarikat ve cemaatlere yakın dernek ve vakıflara yeni bir fon mu oluşturulacaktır? Kamu kaynakları yolsuzluk, israf, verimsizlik, siyasi çıkarlar veya yanlış planlama nedeniyle yanlış harcanıyor. Bu durum ekonomik büyümeyi yavaşlatmakta, gelir dağılımını bozmakta, yoksulluğu artırmakta, sosyal adaleti zedelemektedir; bu da aile kurumunu derinden sarsmakta, boşanmaları arttıran etkenlerden olmaktadır.

Teklif sahibi milletvekilinin Komisyonda konuşmasında çok defa aile ve gençlerin Anayasa'daki yerine atfen Anayasa 41'inci ve 58'inci maddelere atıflarda bulunduğu tutanaklarda görülmektedir. Anayasa'nın referans gösterilmesinde ne yazık ki siyasallaşan yargıdan aynı özeni görmüyoruz. Aksine, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin kararıyla Anayasa'nın ve Anayasa Mahkemesinin yok sayılmasına şahit oluyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın lütfen.

ALİYE COŞAR (Devamla) - Millet iradesiyle seçilmiş, depremde büyük acılar yaşamış Hataylıların oylarıyla seçilen Can Atalay kararını beğenmediği için Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında hukuk dışı ancak siyasi bir karar veren Yargıtay 3. Ceza Dairesinin yargı darbesini kimse görmezden gelmesin. Yargı bağımsızlığı ve yargıya güvenin düştüğü bir ortamda Yargıtayın Anayasa'yı yok saymasına ses çıkarmayanlar tarihe geçecekler.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)