| Konu: | Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 21 |
| Tarih: | 15.11.2023 |
SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Tabii, İstanbul için önemli bir konuyu konuşacağız ama iktidar partisi grubunda şu anda kimse yok; garip bir konuşma olacak.
Evet, değerli milletvekilleri, gündemimiz İstanbul depremine hazırlık. Bu konuda, İstanbul'un depreme hazırlanması için, İstanbul'un dönüşümü için bir Meclis araştırması talebimiz var, bir komisyon kurulması talebimiz var, bu anlamda, iktidar partisindeki arkadaşlardan bu konuda hassasiyet göstermesi talebimiz var. İstanbul depremi bizim gözümüzde, bizim mottomuzda... "İstanbul yıkılırsa Türkiye yıkılır." gerçeğiyle olaya bakıyoruz; onun için de "Türkiye depremi" diyoruz, aslında İstanbul depremi değil, Türkiye depremi. Oluşabilecek bir tabloya göz atmamız gerekiyor: İstanbul depreminde nasıl bir tablo olacak, eğer İstanbul'u depreme hazır hâle getiremezsek nasıl bir tabloyla karşılayacağız; buna göz atmamızda fayda var.
Bir kere, değerli milletvekilleri, İstanbul depremi olduğunda -"İstanbul yıkılırsa Türkiye yıkılır." dediğimiz şey bu- bütün Türkiye'de büyük bir kaos yaşanacak. 48 bin ağır hasarlı binadan bahsediyoruz, aylarca girilemeyecek sokaklardan bahsediyoruz, su hatlarının, su şebekesinin, doğal gaz hatlarının zarar görmesinden bahsediyoruz, oluşabilecek sağlık sorunlarından, yaşanacak büyük kaoslardan bahsediyoruz, sanayi alanlarının yıkılmasından -İstanbul sanayisi Türkiye'nin lokomotifidir- bu anlamda Türkiye'nin büyük bir zarar görmesinden bahsediyoruz, böyle bir tabloda Türkiye'nin büyük bir kaosa girmesinden bahsediyoruz. Bu sorun... Geçen hafta burada bir yasa çıktı, gönül ister ki bu yasa İstanbul'un dönüşümü için, İstanbul'un depreme hazır hâle gelmesi için gerçekten amaca yönelik olsun.
Değerli milletvekilleri, şunu tarihe not olarak düşüyorum: Biz bir sene, iki sene sonra -inşallah deprem olmaz- yine burada İstanbul'u depreme nasıl hazırlarız; bununla ilgili konuşuyor olacağız. Onun için bu yasanın İstanbul'un dönüşümüne yeterli olmayacağının, tatmin edici olmayacağının, tam anlamında karşılık bulmayacağının farkında olmak zorundayız. Birlikte bir siyasi irade ortaya koymalıyız ve İstanbul'un dönüşümünü de bütüncül olarak ele almalıyız. İstanbul'u parça parça, parsel parsel dönüştürmekle İstanbul'u depreme hazır hâle getiremeyiz; bütün İstanbul'u şöyle bir masaya yatırıp bütün İstanbul'a bütüncül bir plan ortaya koymak zorundayız eğer İstanbul'u dönüştürmekten bahsedeceksek ve İstanbul'a özel bir yasa çıkarmak zorundayız, İstanbul depremine, İstanbul'a özel, bu konuya özel bir yasa çıkarmak zorundayız.
Yine, yasa demişken, yargı alanında, bizim bu konuda "Afet mahkemeleri kurulması gerekir." diye de bir önerimiz var. Türkiye'de İstanbul depremiyle ilgili, deprem bölgesiyle ilgili, kentsel dönüşümle ilgili konularda doğrudan yetkili olan bir ihtisas mahkemesine, afet mahkemesine de ihtiyaç olduğu gerçeğinin altını çiziyoruz.
Şimdi, değerli milletvekilleri, İstanbul'un önceliği Kanal İstanbul değildir, İstanbul'un önceliği depreme hazırlıktır. "İstanbul'un en önemli sorunu nedir?" diye soruyorum ben gittiğim her yerde; "trafik" deniliyor, farklı şeyler söyleniyor. Değerli milletvekilleri, İstanbul'un en önemli sorunu can güvenliğidir, yaklaşan deprem gerçeğidir. Onun için biz İstanbul'u depreme hazır hâle getirmek zorundayız. Bakın, burada parti ayrımı da gözetmiyorum, konuyu partilerüstü, siyasetüstü bir konu olarak ele almak zorundayız. Açık ve net söylüyorum, bugüne kadar İstanbul'un depreme hazırlık konusu hep ihmal edilmiştir, kısır siyasi tartışmalara bu konu kurban edilmiştir. Bakın, iki yıl önce, 2021 yılının Eylül ayında bir deprem oldu, oradaki depremde bir kriz masası oluşturuldu. Bakın, kriz masasının en önemli konusu belediye başkanı-vali kavgasıydı; çağrıldık çağrılmadık, koltuk verildi verilmedi... İstanbul'un bu kısır siyasi tartışmalarla kaybedecek vakti yoktur. Burada bir de bir zihniyet sorgulaması yapmak zorundayız. İstanbul'u dönüştürmek istiyorsak İstanbul'un tarihî birikimini, kültürel değerlerini, dokusunu, yeşilini koruyacak bir şehircilik anlayışı, bir planlama ortaya koymak zorundayız, yeni bir medeniyet tasavvurunu ortaya koymak zorundayız. İstanbul bizim, hepimizin. "İstanbul yıkılırsa Türkiye yıkılır." gerçeğini asla ama asla aklımızdan çıkarmamamız gerekiyor. İstanbul depremine bir an önce Türkiye'yi -bakın, sadece İstanbul'u demiyorum- hazır hâle getirmemiz gerekiyor değerli milletvekilleri.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
İSA MESİH ŞAHİN (Devamla) - Özetle değerli milletvekilleri, İstanbul'u depreme hazır hâle getireceksek İstanbul'a daha bütüncül bir şekilde bakmak zorundayız, daha bütüncül bir planlama yapmak zorundayız. Onun için de merkezî yönetim, yerel yönetim, üniversiteler, odalar dâhil olmak üzere herkesin içinde olacağı bir İstanbul masasını, ortaya ortak bir iradeyi koymak zorundayız, İstanbul'a özel bir yasa çıkarmak zorundayız. Bu anlamda, afet mahkemeleri önerimizi tekrarlıyoruz. İstanbul'un küçülmesini de teşvik edici hamleleri ortaya koymak durumundayız. İstanbul sanayisi Türkiye'nin lokomotifidir dedik. "İstanbul yıkılırsa Türkiye yıkılır." gerçeğinden hareketle de İstanbul sanayisini bir an önce İstanbul dışına taşımanın da yollarını aramalıyız.
Evet, değerli milletvekilleri, biz iktidar partisindeki arkadaşlarımızı... Önerimiz reddedilebilir ama siz getirin, biz destek verelim, İstanbul'u her anlamda bütüncül bir şekilde depreme hazır hâle getirelim. Geçen hafta çıkan yasa İstanbul'u dönüştürmek için yeterli değildir, ortak iradeyi hep beraber ortaya koyalım diyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)