| Konu: | On İkinci Kalkınma Planının (2024-2028) Sunulduğuna Dair Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 15 |
| Tarih: | 31.10.2023 |
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Tabii, On İkinci Kalkınma Planı hazırlığının ülkemize, milletimize, devletimize hayırlar getirmesini temenni ediyorum.
Önde Sayın Gül, burada Sayın Bozdağ; iki eski Adalet Bakanı arasında adalet vurgulu bir konuşma yapacağım.
Evet, cumhuriyetimizin 100'üncü yılını tekrar kutluyor, cumhuriyetimizi yaşatacak ve yüceltecek olan gençlerimize buradan selam gönderiyorum, gençlerin selamını da iktidar partisindeki arkadaşlara iletmek istiyorum.
Arkadaşlar, konu malum; konu, gençlerin umutla beklediği, sizin şu seçim öncesinde verdiğiniz meşhur sözünüz yani mülakatların kaldırılması. Kalkınma Planı'nda biz net bir ifade göremedik. Beklerdik aslında, çok somut bir şekilde, amasız fakatsız bir şekilde "Mülakatlar kaldırılacak." sözünü beklerdik ama bu netlikte bir ifadeyi göremedik. Ne gördük? "Sözlü sınavların atamaya konu olan görevin niteliğinin gerekli kıldığı hâllerle sınırlı olarak yapılması sağlanacak." diye gidiyor. Şimdi, burada şunu sormak istiyorum: Görevin niteliğinin gerekli kıldığı hâller nelerdir? Mesela, öğretmenlerimiz için böyle bir şey geçerli midir? Çünkü en çok onlar konuşuluyor son günlerde. Özellikle Sayın Millî Eğitim Bakanımızın belirsiz, net olmayan açıklamaları öğretmen adaylarımızda ciddi bir hayal kırıklığı yaşatmıştır. Oysa, selefi olan önceki Bakan seçim öncesinde ne demişti? "Mülakatlar kaldırılacak, tek kriter KPSS olacak." demişti. Onun referansı neresiydi? Sayın Cumhurbaşkanının vermiş olduğu sözdü "Mülakatlar kaldırılacak." sözüydü.
Mesele şu arkadaşlar: Mesele sizin verdiğiniz sözü tutmanız. Derdimiz adalet; derdimiz gençlerimiz; derdimiz ülkemizin geleceği; derdimiz umutsuzluğa, gelecek karamsarlığına kapılan gençlerimizin yeniden umudunu yeşertmek; derdimiz oğlunu, kızını zor şartlar altında okutan ama bugün onlar için torpil aramak zorunda kalan annelerin, babaların yüreğine su serpmektir.
Evet, Sayın Gül, ben bütün AK PARTİ'li Grup Başkan Vekili arkadaşlarımıza bu selamı iletiyorum, size de özellikle iletmek istiyorum. Gençlerin bu anlamda bütün AK PARTİ'ye selamı var, bunu özellikle paylaşmak istiyorum.
Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcım, yorgunsunuz, hastalık da vardı dün, ama mevzu gençlerimiz, onun için onların selamını size de özellikle iletmek istiyorum. Bu konu önemli, gençlerimizin duası sizi de iyi eder, bizi de iyi eder, bütün Türkiye'yi ihya eder diyorum.
Evet, arkadaşlar, bizim verdiğimiz bütün önergelere iktidarın gelenek hâline gelmiş uygulamaları ölçüsünde genelde ret oyu veriyorsunuz. Ancak bizim bu verdiğimiz önerge sizin sözünüz arkadaşlar, sizin sözünüzle ilgili bir önerge veriyoruz, onun için bunu bir daha gözden geçirin diyorum. Mademki 2053 hedefi koyuyoruz, o zaman liyakatli bir sistemi inşa etmek zorundayız. Eğer biz liyakatli bir sistemi inşa edemezsek 2053, 2071 hedefleri değil, daha geriye gitmek zorunda kalırız; geriye değil, bizim ileriye, hep ileriye doğru gitmemiz gerekiyor. Onun için kaldıralım şu mülakat sistemini, kıralım prangaları, açalım şu gençlerin önünü; gençler kazansın diyoruz, Türkiye kazansın diyoruz.
Önerimiz şudur: Burada, kalkınma planında bulunan ilgili maddenin kaldırılması; kamuya personel alımında, meslek içi yükselmelerde ve nitelikli görevlere alımlarda mevcut mülakat sisteminin kaldırılması ve bunun yerine objektif kriterlere dayalı sınavların getirilmesidir. Önerimiz bu; önerimizi sizin vicdanlarınıza, kamuoyunun da takdirine sunuyoruz arkadaşlar.
Tek bir derdimiz var: Liyakat sistemi esas alınsın; torpili olan, amiyane tabirle dayısı olan değil, hak eden kazansın, Türkiye kazansın diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)