Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 12 |
Tarih: | 25.10.2023 |
CHP GRUBU ADINA NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İYİ Parti Grubunun yetiştirme yurtlarındaki çocukların sorunlarının araştırılmasıyla ilgili vermiş olduğu önerge üzerine grubum adını söz almış bulunuyorum. En baştan söyleyeyim, araştırma önergesini destekliyoruz "kabul" oyu vereceğiz ve bütün grupların da "kabul" oyu vermesi gerektiğini belirtmek istiyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
Evet, Cumhuriyetimizin 100'üncü yılındayız ve Büyük Atatürk'ün dediği gibi "Cumhuriyet, bilhassa kimsesizlerin kimsesidir." İşte, o kimsesizler devlet yurtlarında fiziki gelişimleri, ruhsal gelişimleri tehlikedeyse, aileleri tarafından istismar edilmişlerse, terk edilmişlerse koruma altına alınıyor ve reşit olana kadar da burada yaşamlarını sürdürüyorlar. Ama bu çocukların, bu gençlerin, biraz önce de bahsedildiği gibi, sorunları var; fiziki koşulların yetersizliği gibi, personellerin yeterli donanıma sahip olmaması gibi ki benim de daha önceki dönemlerde bazı yaşanmış olaylar üzerine gittiğim yurtlarda karşılaştığım bazı durumlar var, işte çocukların bizden boya kalemi, resim defteri istemesi gibi daha sonra günlerce aklımdan çıkmayan bazı durumlara şahitlik ettik. Oysaki, hem imzaladığımız uluslararası sözleşmeler hem de vicdanımız her konuda, mevzuatından uygulamasına kadar, çocukların üstün yararını gözetecek şekilde hareket etmemiz gerektiğini ortaya koyuyor.
Değerli arkadaşlar, bu çocukların sevgiye ihtiyacı var. O nedenle de bütün uygulamalarda, personelde bu hususa çok dikkat etmek gerekiyor ki bu eksiklik nedeniyle her türlü istismara açık oluyorlar. Örneğin, gelen ihbarlardan bir tanesini söyleyeyim: 15 yaşından sonra bu çocuklara izinli olarak dışarı çıkmaları konusunda izin veriliyor ve maalesef orada da birtakım olumsuzluklarla da karşılaşıyorlar ki hatırlarsınız, yaklaşık olarak bir ay önce Bursa'da, 17 yaşındaki Yasemin inşaattan düşerek, daha doğrusu düşürülerek öldürülmüştü ve yurtta kalıyordu, yurttan izinli çıkmıştı, günlerce haber alınamamıştı. Oysaki bizim 15 yaşındaki çocuğumuz dışarı çıktığında ne yapıyoruz, kontrol ediyoruz; nerede, kiminle, ne zaman gelecek... İşte, bu yurtlarda kalan çocukların da aynı sevgiye, aynı şefkate, aynı ilgiye ihtiyacı var.
Diğer bir önemli mesele şu: Yine, geçen aylarda, basına da yansıdı ki sık sık da duyuyoruz, duymamıza da gerek yok, bu bizzat devlet okullarında da yapılıyor, bu yurtlarda kalan çocuklar da birtakım "dernek" adı altında bazı tarikatlarla ilişkili olan kurumlara teslim ediliyorlar ve buralarda "eğitim" adı altında aslında istismara maruz bırakılıyorlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Devamla) - Değerli arkadaşlar, kendi çocuğunuzu -gerçekten insaf diyorum- en iyi okullarda okutuyorsunuz -biz de dâhil- en iyi eğitimi veriyoruz, en güzel projelerde yer alması için destekliyoruz. Bu çocuklar devlete emanet, bu çocuklar bize emanet. Neden bunları tarikatların eline terk ederek bir arka bahçe oluşturmaya çalışıyorsunuz? Neden bizzat devlet eliyle yeni FETÖ'ler yaratmaya çalışıyorsunuz? Bütün bu sorunları araştırıp gerçekten cumhuriyetin 100'üncü yılında kimsesizlerin kimsesi olmak için bu önergeyi destekliyoruz.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)