GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YABANCILAR VE ULUSLARARASI KORUMA KANUNU (S.S.:310)
Yasama Yılı:3
Birleşim:81
Tarih:21.03.2013

AHMET TEVFİK UZUN (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu Tasarısı'nın ikinci bölümünde şahsım adına söz almış bulunuyorum, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Türkiye, son yıllarda, yalnızca göçmen üreten bir ülke olmaktan çıkmış, gerek ekonomik sebeplerden gerekse çalışmak ve yaşamak için ülkemize gelen yabancıların ve komşu ülkeler ve geniş bölge coğrafyasında devam eden savaş ve zulüm olaylarından dolayı ülkemize sığınan mülteci durumundaki kişilerin sayısı ciddi oranda artış göstermiştir. Diğer yandan, özellikle Türkiye-Yunanistan sınır hattında, gerek ekonomik sebeplerden gerekse savaş ve zulüm koşullarından dolayı ülkelerini terk ederek Avrupa Birliği ülkelerine ulaşmak üzere ülkemizi transit geçmeye çalışan göçmenler ve mülteciler de ülkemizin yönetmesi gereken düzensiz göç dinamiklerinin önemli bir unsurudur.

Dünyamızda giderek artış gösteren göç hareketlerinin getirdiği zorlukların üstesinden gelinebilmesi için, sağlam bir mevzuat altyapısı ve etkin işleyen kurumsal bir yapıya sahip olunması gerekmektedir. Ülkemizin bu coğrafyada sahip olduğu özel konumu nedeniyle göç konusu, kapsamlı ve karmaşık bir yapıdadır. Göç ve iltica alanındaki mevcut mevzuatımızın çağın gerçeklerine daha iyi uyum sağlayabilmesi için bu kapsamlı kanun tasarısı hazırlanmıştır.

Yasal göç alanında etkin ve sistematik bir yapı getirilecek, vize, ikamet ve çalışma izni gibi işlemlerde bürokrasi ve kayıt dışılık azaltılacak, güçlü bir göç yönetim anlayışı hâkim kılınacaktır.

Bu kanun tasarısı ile ikamet izni çeşitleri; kısa dönem ikamet izni, aile ikamet izni, öğrenci ikamet izni, uzun dönem ikamet izni, insani ikamet izni, insan ticareti mağduru ikamet izni şeklinde sınıflandırılmış, her biri için özel şartlar ve yükümlülükler getirilerek bu izinlerden doğan haklar açıkça belirtilmiştir.

Çalışma izinleri ikamet izni yerine geçecektir. Böylece, yabancının birden çok kuruma başvurması gerekmeyecek, Türkiye içindeki bürokratik işlemler önemli ölçüde azaltılacaktır. İlk ikamet izinleri ülke dışından verilecektir. Böylece, yabancıların Türkiye'de kalış amaçları önceden belirlenecek, gerekli belgelerin Türkiye'ye girmeden alınması sağlanacaktır. Başvuruların reddi yurt dışından yapılacağı için, yabancının Türkiye'den sınır dışı edilmesi külfeti ortadan kalkacaktır.

Aile içi şiddet gören ve Türk vatandaşı eşi ölen yabancılar ve çocuklarının ikamet izni haklarıyla ilgili pozitif ayrıcalıklar getirilecektir.

Avrupa Birliği müktesebatına uygun olarak, Türkiye'deki yabancı öğrencilere çalışma hakkı tanınabilecektir. Öğrencilere, Türkiye'deki öğrenimlerini tamamladıktan sonra, bir yıllık ikamet izni alabilme hakkı tanınarak Türkiye'nin nitelikli iş gücü için çekim merkezi olması sağlanacaktır.

Yabancı yatırımcılara uzun dönem ikamet izni verilerek yabancı sermaye yatırımları teşvik edilecektir.

Yabancı insan ticareti mağdurlarına yaşadıklar travmadan kurtulabilmeleri için ikamet izni düzenlenecektir. Yabancılar ile toplumun hoşgörü içinde yaşaması için tamamen gönüllülük esasına dayalı uyum süreçleri belirlenecektir.

Ulusal sorun olmaktan çıkıp uluslararası bir sorun hâline gelen yasa dışı göçle mücadelenin hukuki altyapısı güçlendirilecek ve bu alandaki mücadele etkin hâle getirilecektir. İlk ikamet ve çalışma izinleri konsolosluklarca verileceğinden ülkemizin yasa dışı göçle mücadelesi yurt dışından başlatılmış olacaktır.

Yabancılara sınır dışı işlemlerinde güvenceler ve etkin itiraz usulleri getirilecektir. Yabancılar hakkında alınacak sınır dışı ve idari gözetim kararları için hukuki zemin oluşturulacaktır. Bunun sonucunda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin bu alandaki hükümleriyle tam uyum sağlanacak, ülkemiz aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin verebileceği ihlal kararlarının önüne geçilecektir.

Ülkemizin göç ve uluslararası koruma mevzuatı ile idari sistemi, uluslararası insan hakları normlarına ve Avrupa Birliği müktesebatına uyumlu hâle getirilecek, göç alanında ihtiyaç duyduğumuz hukuki, idari ve fiziki altyapıya kavuşmamız sağlanacaktır. Böylece, güçlü, yönetilebilir, ülke menfaatlerini gözeten ve uluslararası ilişkilerde Türkiye'nin konumunu güçlendiren bir göç sistemi kurulmuş olacaktır.

Bu kanun tasarısının hayırlı olmasını diliyor, hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)