GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü'ne ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:1
Birleşim:16
Tarih:14.07.2023

NAZIM MAVİŞ (Sinop) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünün yıl dönümündeyiz. Sözlerimin hemen başında 251 şehidimizi rahmetle anıyorum, gazilerimize aileleriyle beraber sağlıklı ve uzun ömürler diliyorum.

Değerli milletvekilleri, maalesef, demokrasimiz sürekli darbelerle kesintiye uğradı; 27 Mayıs darbesiyle, bu ülkenin seçilmiş Başbakanı idam edildi; 12 Mart 1971'de, seçilmiş hükûmet istifaya zorlandı; 12 Eylül 1980'de "Bir sağdan, bir soldan." denilerek vatan çocukları zulme uğradı, partiler kapatıldı, siyasetçiler tutuklandı, gencecik hayatlar söndürüldü; 28 Şubatta, seçilmiş Hükûmetin Başbakanı Necmettin Erbakan Hocamızın Millî Güvenlik Kurulu toplantısında boncuk boncuk akan terleri hâlâ hafızalarımızda; 27 Nisanda muhtırayla hükûmeti istifa ettireceklerini düşündüler ama bu sefer Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki Hükûmet şapkasını alıp gitmedi, darbecilere boyun eğmedi ve 15 Temmuz'da da bu sefer hain FETÖ'cü darbecilerin kalkışmasıyla karşı karşıya kaldık. 15 Temmuzda millî egemenliğimize, ülkemizin bağımsızlığına, milletimizin birlik ve bütünlüğüne karşı girişilen saldırıyı milletimizle birlikte püskürttük. "Kim var?" denildiğinde arkasına bakmadan "Ben varım." diyen 251 şehidimiz, gazilerimiz ve milyonlarca vatandaşımızla Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde bu sefer darbeye ve darbecilere geçit vermedik. Bütün bu darbeler tarihinden sonra, şimdi, bizler, millî egemenliğin temsilcileri olarak kimden gelirse gelsin her türlü darbe girişimine karşı "ama"sız, "fakat"sız, tek ölçümüz demokrasi olarak karşı çıkabilmeyi başarabilmeliyiz. "60 darbesi benim, 80 darbesi senin. Oh ne güzel oldu, 28 Şubat da gericilere karşı yapıldı." demek, "Gericileri temizledi." demek bu milletin bize verdiği vekâlete ihanet etmektir. Sandıktan sonuç alamayınca demokrasi dışı güçlerden ya da dışarıdan iktidar arayan bir zihniyet sahibi hâlâ varsa onlara bir kere daha 15 Temmuz gecesini hatırlatmak isterim. 15 Temmuz direnişini küçük düşürecek, hafifletecek, hatta "kontrollü darbe" diyerek itibarsızlaştıracak her tutum FETÖ'cü darbecilerin amaçlarına hizmet etmektir. Artık bu ülkenin çocukları, bu ülkenin siyasetçileri, söz konusu olan demokrasi olunca tıpkı Birinci Mecliste olduğu gibi tüm farklılıklarına rağmen birleşebilmelidir.

Değerli milletvekilleri, 15 Temmuz gecesi Türkiye Büyük Millet Meclisi tarihî bir rol üstlendi. Tıpkı İstiklal Harbi'nin Gazi Meclisi gibi, Polatlı'dan top sesleri Ankara'ya gelirken emperyalizme direnen ve milletiyle birlikte Kurtuluş Savaşı'nı yöneten Birinci Meclis gibi, o gece bombalara rağmen, helikopterlerden sıkılan kurşunlara rağmen Meclisimiz halkımızın emanetine sahip çıktı; millî iradenin merkezi, egemenliğin tecelligâhı olduğunu bir kere daha kahramanca gösterdi. O gece ben de birçok milletvekili arkadaşımızla bu Türkiye Büyük Millet Meclisinin çatısı altındaydım; o gecenin Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ı ve o gece koşarak buraya gelen her siyasi partiden milletvekillerini bir kere daha demokrasiye sahip çıktıkları için Gazi Mecliste saygıyla selamlıyorum. 15 Temmuz gecesi bu Meclis 2'nci kez Gazi Meclis oldu.

Değerli milletvekilleri, milletimiz sadece darbeyi püskürtmekle kalmadı; yirmi yedi gün boyunca meydanlarda nöbet tuttu, Meclisin önünde, Külliye'de, stratejik noktalarda sabahlara kadar nöbet tutan halkımızın karşısında saygıyla eğiliyorum. Aşağılanan, hor görülen, hatta oyu değersiz görülen "Bir çobanın oyu ile bir profesörün oyu bir mi?" diyerek oyu aşağılanan Anadolu'nun yiğit insanları dünyaya ders verecek şekilde demokrasisine sahip çıktı. Bu büyük direnişin önünde tüm dünyanın ders çıkarması lazım, bizim de temsil yetkisini aldığımız bu milletle gurur duymamız gerekiyor. Âdeta araştırmalara, yüksek lisans ve doktora tezlerine konu olacak, tüm dünyanın gıptayla anacağı demokrasi nöbetleri demokrasi tarihimiz açısından gurur vericidir.

Değerli milletvekilleri, Türkiye'nin darbeler tarihinde ilk defa bir lider dimdik, şapkasını alıp gitmeden, düdük çalınca hizaya geçmeden darbelere karşı direndi; kendisini öldürmeye gelen müfrezeye ve her türlü tehdide rağmen milletiyle birlikte meydanlara koştu; taşın arkasına saklanarak kahramanlık yapmaya kalkmadı ancak bazıları, İspanya Kralı Carlos'a...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun tamamlayın.

NAZIM MAVİŞ (Devamla) - ...Tiananmen Meydanı'ndaki direnişçilere, hatta -affedersiniz- sarhoş Boris Yeltsin'in tankların üzerine çıkışına verdiği kıymeti milletiyle beraber darbeye direnmiş Recep Tayyip Erdoğan'a göstermedi. Sırf muhafazakâr kimliği nedeniyle devrimci ve direnişçi liderliğini görmek istemedi, birileri başkalarının demokrasi mücadelesini alkışlarken, başkalarına kıymet verirken, kompleksleri nedeniyle başkalarına verdikleri kıymeti Recep Tayyip Erdoğan'dan esirgerken bu millet yirmi iki yıldır Recep Tayyip Erdoğan'a sandıklarda hem meşruiyetini hem vizesini verdi, bundan sonra da her türlü saldırıya rağmen vermeye devam edecek inşallah.

Biz, 15 Temmuzda tüm terör örgütlerine ders verdik, tüm dünyaya bir ders verdik. Darbelere karşı nasıl mücadele edileceğini milletimizle beraber tüm dünyaya gösterdik. Darbeye karşı direnmeyi değil seyretmeyi seçen bazı siyasetçilere de cesaret dersi verdik, demokrasi dersi verdik, demokrasiye sahip çıkma dersi verdik, vermeye de devam edeceğiz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

NAZIM MAVİŞ (Devamla) - Buradan bir kere daha 15 Temmuzun yıl dönümünde şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimizin karşısında saygıyla eğiliyor, Gazi Meclisimizi 15 Temmuz gecesi demokrasiye sahip çıktığı için bir kere daha alkışlıyor, hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)