Konu: | 6/2/2023 Tarihinde Meydana Gelen Depremlerin Yol Açtığı Ekonomik Kayıpların Telafisi için Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi İhdası ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 1 |
Birleşim: | 15 |
Tarih: | 13.07.2023 |
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Memur maaşı, emekli maaşı, motorlu taşıtlar vergisi gibi konulara bir de cezaevini eklemeseniz bu torba yasa eminiz ki eksik kalırdı çünkü size göre cezaevleri, hükümlü ve tutuklularla ilgili kanunlar Plan ve Bütçe Komisyonunun işi.
Peki, madem öyle düşünüyordunuz da bu konuyla ilgili yapılan düzenlemeler ve son olarak 2020'de dördüncü yargı paketinde Covid nedeniyle izinli sayılmalarına ilişkin yapılan düzenleme neden Adalet Komisyonu üyesi olarak bizlere, benim de bulunduğum Adalet Komisyonuna geldi, neden geldi? Yani bunun cevabını önceki dönem Adalet Bakanı, Sayın Grup Başkan Vekilimiz Abdulhamit Bey'den ve Sayın Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş'tan merak ediyorum arkadaşlar; neden geldi?
Bir milletvekili arkadaşımız "Neden Adalet Komisyonuna bu yasa düzenlemesi gelmedi?" diye bir soru sordu ve ona verilen cevapta Mehmet Muş Başkanımız "Bize geldi ve işleme koyduk." dedi. Böyle şey olabilir mi? İlk 15 maddede böyle bir düzenleme yok. 15 artı yürürlük, yürütme maddesini, 2 maddeyi eklediğimiz zaman 17 madde. 14 yeni madde ekleniyor ve bir bakıyorsunuz, 7 Temmuz 2023 Cuma günü saat 22.32'de İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar ve Ankara Milletvekili Orhan Yegin önergelerinde "Görüşülmekte olan (2/1264) esas numaralı Kanun Teklifi'ne aşağıdaki maddenin eklenmesini ve diğer maddelerin buna göre teselsül ettirilmesini arz ve teklif ederiz." diyor.
Bakınız, arkadaşlar, maddenin teselsüllerine bakınız. Bu geçici maddede 8 tane koşullu salıverilme dâhil infazla ilgili açıklamalar var. Bir baktım bu meslektaşlarımıza yani milletvekili arkadaşlara, Yaşar Kırkpınar hukukçu mu diye baktım, Orhan Yegin hukukçu mu diye baktım; hayır, hukukçu değiller. Saygı duyuyorum mesleklerine. Adalet Komisyonunda bulunan hukukçu arkadaşlara... Bu konuda asıl komisyon olması gereken, 2020'de Adalet Komisyonundan çıkan bu kanun düzenlemesini niye Plan ve Bütçe Komisyonuna saat 22.32'de getiriyorsunuz? Nereden, ne kaçırıyorsunuz? Böyle şey olabilir mi? Biz, o görüşmelerde bunun kısmi af olacağını, bunun Anayasa'nın 87'nci maddesine göre af niteliğinde olabileceğini ve Anayasa'nın 10'uncu maddesine göre eşitliğe aykırı olduğunu, bazı suçların ayrıştırıldığını ve ayrımcılık yapıldığını ileri sürmüştük. Bu konuda Anayasa Mahkemesine gitmiştik ve bu konudaki tartışmaları Adalet Komisyonundaki AK PARTİ'li, MHP'li, İYİ PARTİ'li ve HDP'li arkadaşlarla gece on ikiye kadar iki gün boyunca tartışmıştık. Neyi, nereden kaçırıyorsunuz? Adalet Komisyonu gibi bu konuda görev yapacak bir komisyona daha önce gelen bir maddeyi niçin Plan ve Bütçe Komisyonuna gece yarısı taşıyorsunuz? Böyle şey olmaz, böyle bir yasama faaliyeti olamaz, böyle bir nitelikli, kaliteli yasama faaliyeti olamaz arkadaşlar. Neden yapıyorsunuz biliyor musunuz, neden yapıyorsunuz? Bu Adalet Komisyonuna geldiği zaman ne yapacağız biz? İtirazlarımızı hukukçu arkadaşlar olarak net yapacağız, orada da arkadaşlarımız yapmış Komisyonda. Şunu diyeceğiz: Bu, 87'nci maddeyi içeren bir af teklifi gibi gelebilir. Bundan da sıkıntı duymuyoruz. Türkiye'de, Türkiye'nin 2'nci yüzyılında toplumsal mutabakat için, toplumsal barış için, toplumda bulunan adalet çığlıkları için, gelin, hep beraber 87'nci madde gereği bir af konusunda ya da infaz indirimi konusunda beraber tartışalım. Bunun yeri Plan ve Bütçe Komisyonu değil, Adalet Komisyonu. Niye getirmiyorsunuz? Getirilen maddelere, getirilen düzenlemelere bakıyoruz yani uyuşturucudan, cinsel saldırıyla ilgili suçlardan farklılık birçok madde var. Yani cezaevinde bulunan muhaliflere, cezaevinde bulunan ve "tweet" atıp da ceza alan, cezaevinde bulunan ifade özgürlüğünü kullanan muhaliflere bu izinlilikle ilgili Covid-19'u uygulamayacaksınız ve diğerlerine uygulayacaksınız, burada bile eşitsizlik var. Bu nedenle, bu yapılan Anayasa'nın 7'nci maddesinde bulunan yasamaya ve Anayasa'nın 11'inci maddesi olan Anayasa'ya bağlılık maddesine açıkça aykırıdır arkadaşlar. Bu nedenle, bu düzenlemenin buraya getirilmesinden dolayı yasama yetkisinin aşıldığını düşünüyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Devamla) - Bir başka konu değerli arkadaşlar, AKP'nin Mayıs 2019'da getirdiği bir Yargı Reformu Stratejisi Belgesi vardı, daha sonra ise Mart 2021'de açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı vardı. Bunlar ne oldu arkadaşlar? Ne oldu? Bunlar o zaman geldiğinde biz "Sürekli geleceğe yönelik niyet açıklamasıdır bunlar. Bunlar demokrasi ve özgürlüklerle ilgili, hukuk devletinin inşasıyla ilgili açıklamalar değildir." demiştik. Ne oldu? İçi boş reform söylemleriyle, demokrasi ve özgürlüklerin olmadığı, anayasal hak ve özgürlüklerin kullanılmadığı bir Türkiye'de vatandaşlar, muhalifler cezaevlerine dolduruldu. Cezaevine giren muhalifler de bu tür infaz indirimlerinden yararlanamadı Anayasa 10 gereği. Ayrımcılık yapıldı, hasta tutuklular, hasta hükümlüler cezaevlerinde çürümeye terk edildi. İşte, Türkiye'de demokrasi ve özgürlükler olmazsa, Türkiye'de hukuk devleti olmazsa Türkiye'de ekonomide, vergide, sağlıkta hiçbir zaman adalet olamaz.
Hepinize teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)