GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:7
Tarih:20.06.2023

İYİ PARTİ GRUBU ADINA TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; CHP Grup Başkanlığının Türkiye Büyük Millet Meclisine vermiş olduğu Schengen vizesiyle ilgili son dönemde giderek artan sorunlara dair önerge üzerine İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Son yıllarda vatandaşlarımızın sadece Schengen vizesi değil, ABD ve Birleşik Krallık vizeleriyle ilgili de önemli sorunlar yaşadıklarını biliyoruz ve buna dair sürekli şikâyet alıyoruz. Tabii, ister istemez soruyoruz: Güzel ülkemizin vatandaşları başka ülkelerde neden özgürce ve dilediğince dolaşabilme serbestliğine sahip değiller? Öyle ya, güçlü ülkeyseniz, kudretli ülkeyseniz, itibarlı ülkeyseniz, ekonominiz güçlüyse, liderliğiniz güçlüyse, demokrasiniz güçlüyse, hukukunuz muteber ve güvenilirse dünyada da aynı itibarı ve değeri görürsünüz.

Evet, bu araştırma önergesini bugün tartışacağız ancak şimdiden söyleyeyim, vatandaşlarımızın bu vize sorunu yaşamasının temel nedeni dünyanın Türkiye'ye nasıl baktığı ve Türkiye'yi nasıl gördüğüyle alakalıdır. 16 Aralık 2013 tarihinde Avrupa Birliğiyle bir geri kabul anlaşması imzaladınız ve karşılığında Avrupa Birliği dedi ki: "Vize serbestisi diyaloğu başlatıyoruz. Gözünüz aydın, kapıları açtık, gelin, buyurun, dilediğiniz gibi dolaşın." Peki, on yıl sonra ne oldu? Türk vatandaşları Avrupa'dan vize alamaz hâle geldiler, iş adamları mağdur, akademisyenler mağdur, sanatçılar mağdur ama tek adam rejimi mağrur çünkü "dünya lideri" var.

Net olarak ifade edeyim, vize retlerinin artmasının iki temel nedeni var. İlki, Avrupa ülkeleri, Türk vatandaşlarının geri dönmeyeceği konusunda ciddi kaygılara sahipler. "Gelirler ama geri dönmezler." diye endişe ediyorlar. Peki, bu konuda haksızlar mı? Erasmus Programı'yla İtalya'ya giden 17 yaşındaki bir gencimiz geri dönmüyorsa, sadece 2022 yılında 21 bin yurttaşımız hayatlarını tehlikeye atıp Meksika sınırından geçerek Amerika'ya iltica ediyorsa, gri pasaportla yani devlet için yurt dışında görev yapacak olan kişilere verilen özel pasaportla yüzlerce kişi Avrupa'ya iltica ediyorsa, sadece geçen yıl 50 bin Türk vatandaşı Avrupa'ya iltica ediyorsa ve son bir buçuk ay içerisinde 389 depremzede vatandaşımız Avrupa'yı geçiyor, Manş Denizi'ni aşıyor ve Birleşik Krallığa iltica ediyorsa adamlar da buna mukabil "şahsım devleti"ymiş, "dünya lideri"ymiş bakmadan vizeleri reddediyor.

İkinci nedense mülteciler. Güzel ülkem 10 milyondan fazla mültecinin işgali altındaysa, üstelik bunların bir kısmı askerî eğitim almış Afganlılar ise ve siz iktidar olarak bu kişilerin isimlerini...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Evet, bir dakika ilave ediyorum.

Buyurun Sayın Çömez.

TURHAN ÇÖMEZ (Devamla) - ...e-devlet üzerinden bir tuşla değiştirebilme kolaylığı getiriyorsanız Avrupalı da durumu görüp kendine göre önlemini alıyor.

Peki, Türkiye dünya nezdinde hak ettiği itibarı nasıl kazanır ve vatandaşlarımız göğsünü gere gere rahatça tüm dünyada nasıl dolaşır? Önce ekonomik olarak güçlü olacaksınız. Paranız hiç olmazsa Avrupa'nın giriş kapısı Bulgarın levası kadar kıymetli olacak. Bir hukuk devleti olacaksınız. Bu ülkede yaşayan herkes kendini eşit ve birinci sınıf vatandaş olarak görecek ve hukukun teminatı altında olacak. Demokrasinin kurum ve kurallarını işler hâle getireceksiniz ve ülkenizi bir proje çerçevesinde işgal etmiş olan 10 milyondan fazla mülteciyi uluslararası hukuka uygun bir şekilde ülkelerine iade edeceksiniz. İşte, o zaman "şahsım devleti"nin değil, güçlü bir Türk devletinin mensubu olarak tüm yurttaşlarımız dünyayı kolaylıkla ve huzurla dolaşmış olacaklar.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)