| Konu: | Türkiye Büyük Millet Meclisinin 27'nci Dönem yasama çalışmalarına ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 85 |
| Tarih: | 05.04.2023 |
ERTUNÇ ERKAN BALTA (Artvin) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; sizleri ve ekranları başında bizleri izleyen tüm milletimizi saygıyla hürmetle selamlıyorum.
Artvin'in kurtuluş günü vesilesiyle söz talebim olmuştu, o gün gerçekleşmedi. Bugün söz alınca bazı düşüncelerimi ifade etmek istiyorum.
Tabii, ilk söz olarak, dünyanın ve Türkiye'nin bu yüzyıldaki en büyük felaketi olarak tanımlanan felaket sebebiyle bütün milletimize baş sağlığı diliyorum, geçmiş olsun dileklerimi ifade etmek istiyorum. Bu felakette, bu depremde hayatlarını kaybeden tüm kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyorum, yaralılara acil şifalar diliyorum. Bu deprem sebebiyle çeşitli zararlar gören, yakınlarını kaybeden tüm kardeşlerimiz, tüm vatandaşlarımız için Allah'tan acılarını dindirmesini diliyorum.
Gerçekten de çok büyük bir felaket yaşadık. Bazı şeyler çok olunca, sayısı artınca değersizleşiyor. Ben de depremden sonraki yirmi günün herhâlde on üç-on dört günü kadar deprem bölgesinde bulundum. Orada yaşanan o acı hadiselerin belki her biri sadece bir aileyi, bir kişiyi değil, bir toplumu travmaya sokacak derecede ağır hadiselerdi ama sayıca o kadar çoktu ki bu bile sıradan bir hadise hâline veya sıradan bir etkiye dönüşmüş oldu.
Değerli milletvekilleri, ben yaşamış olduğumuz felaketteki bu acıların, elbette ki o gün, özellikle ilk günlerde yaşanan çeşitli çaresizliklerin çok hızlı bir şekilde gerek devletimizin gücü ve müdahalesiyle gerekse milletimizin desteğiyle telafi edilmiş olduğunu görmekten çok mutuyum, memnunum ama orada dolaşırken şunu gördüm: Belki ilk günler itibarıyla, o günler itibarıyla yüz binlerce çadır dağıtıldı ve yüz binlerce çadırda yüz binlerce aileye yaşıyordu; hâlâ daha büyük oranda bu böyle. Bir kampa gidersiniz, üç gün, dört gün belki bir çadırda yaşamak, çadırda kalmak keyif işi olabilir ama ailenin çolukla çocukla, yaşlıyla, hastayla kalıcı konutlar yapılıncaya kadar bir yıl boyunca çadırlarda kalabilmesinin ne kadar güç bir şey olduğunu gördüm ve bir inisiyatif başlatma kararı aldım. Deprem bölgesinde Artvinliler olarak bir Artvin mahallesi kuralım diye bir kampanya başlattım ve bu kampanyamıza çok kısa süre içerisinde Artvin Valiliğinin çatısı altında Türkiye'nin her yerinden hemşehrilerimizin gerçekten de çok büyük katkısı oldu.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Artvin Belediyesi de yaptı ama.
ERTUNÇ ERKAN BALTA (Devamla) - Artvin Belediyesinin de bu kampanyaya katkısını bekliyoruz bütün Artvinlilerin sağladığı katkılar gibi.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Yaptı ama. "Bekliyorum." derken, yaptı Valilik gibi.
ERTUNÇ ERKAN BALTA (Devamla) - Biz 2 milyon, 3 milyon nasıl bulacağız diye endişe ederken bir hafta on gün içerisinde bizim Kahramanmaraş Türkoğlu'nda kurmayı planladığımız Artvin mahallesi için gerekli olan yardımı topladık ve 2'nci hedef olarak da Antakya'da yeni bir Artvin mahallesi kurma kararı aldık. Onun yardım kampanyasına da başladık, o da bugünlerde tamamlanmak üzere.
Ben bu vesileyle, 7 Mart Artvin'imizin kurtuluşunu bütün ilçelerimiz, bütün Artvinli hemşehrilerimiz açısından kutluyorum. Bir taraftan da her yönüyle, her bakımdan çok değerli ve özel olan Artvin insanının; coğrafyasıyla, iklimiyle, kültürüyle bambaşka bir özelliği, çok farklı bir yeri olan Artvin'in yardımseverliği... İnsanların yardımına koşma, onların dertlerine merhem olma noktasında da bu kampanya vesilesiyle gördüm ki Artvin insanı her şeyiyle çok farklı.
Ben tekrar bu vesileyle depremde hayatlarını kaybeden kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyorum; Artvinli hemşehrilerimizin de 7 Mart kurtuluş günlerini kutluyorum.