GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:74
Tarih:16.03.2023

HDP GRUBU ADINA KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Sayın Başkan, Değerli Genel Kurul üyeleri; hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, muhabbete bekliyorum.

ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Bu kadar şey bir konuda, üfürükten bir konudan kavga çıkarıyorsunuz, üfürük bir konu; kayda geçsin.

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Hiç de üfürük değil!

ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Üfürükten bir konu, aynen öyle!

HASAN ÇİLEZ (Amasya) - Belediyelere adamları doldurup Saadet Partisine gönderdiniz, onları keşke deprem bölgesine...

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Siz askeri yollamadınız be, askeri tuttunuz, utanmadan konuşuyorsun!

HASAN ÇİLEZ (Amasya) - Belediyelerde de adamları doldurdunuz, Saadet Partisinin, CHP'nin önüne yığdınız miting yapar gibi. O insanları yardıma gönderseydiniz ya deprem bölgelerine.

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Hatay'da üç gün arama kurtarma yapmadınız ya, insanları enkazda ölüme terk ettiniz!

HASAN ÇİLEZ (Amasya) - Nerede yoktuk? Ben enkazın başındayım 25'inci saatte.

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Ben gördüğüme inanırım, senin söylediğine değil; ben oradaydım.

HASAN ÇİLEZ (Amasya) - Yalan söylüyorsun be! Ben enkazın başındayım; beni görmek işine gelmiyor!

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Ya, nerede? Hiç biriniz yoktunuz ya!

KEMAL BÜLBÜL (Devamla) - Lütfen, konu anlaşılmış ve sübuta ermiştir, sükûnet telkin ediyorum.

Kızılay hakkında vermiş olduğumuz önerge üzerinde konuşmak üzere söz almış bulunuyorum. Biliyorsunuz, değerli milletvekilleri, Kızılay 2019'da tüm itirazlara rağmen holdingleşti, yatırım holding bünyesinde kurulan şirketlerin sayısı 13'e ulaştı. Çadır fabrikaları, maden suyu fabrikaları, hastaneler, binlerce gayrimenkul vesaire şirkete devredildi, şirketleşmenin gerçekleşmesi için gereken her şey yapıldı ve bunun dışında, değerli milletvekilleri, 23 Temmuz 2020'de Kızılay hakkında araştırma önergesi verilmiş ve bu araştırma önergesi üzerine, partimiz adına ben konuşmuştum ve yine AKP ve MHP oylarıyla bu araştırma önergesi reddedilmişti.

Şimdi, değerli arkadaşlar, Hilal-i Ahmere kadar yani Osmanlıca, Arapça Kızılaya kadar giden Kızılayın kuruluşunda Türk olduğu kuşkulu bir kişi var, diğerleri de Türk değil ve bunların başında da Marko Paşa geliyor; hani şu "Derdini Marko Paşa'ya anlat." denilen Rum asıllı, Yunan asıllı Marko, aynı zamanda bu bir hekim ve bu deyim buradan geliyor. Yani Kızılay dertdaş olarak, dert dinleyerek, sorunlara sahip çıkarak, mazlumlara, kimsesizlere, yoksullara, deprem ve benzerlerinden etkilenenlere sahip çıkarak yoluna devam ederken Hilal-i Ahmer, bugün mevtiahmere dönüşmüştür, mevtiahmere yani kızıl ölüme dönüşmüştür. Bu dönüşmenin sebebi mevcut iktidarın duyarsızlığıdır, mevcut iktidarın kurumu kendi zıvanasından çıkarmış olmasıdır değerli dostlar. Aynı şekilde AFAD, aynı şekilde Kızılay birer yardım kuruluşu, birer insani kuruluş olmaktan çıkıp güvenlik kuruluşu gibi ve birer resmî devlet kuruluşu ama yardımdan azade bir niteliğe dönüşmüş durumdadır; bunu kabul etmek mümkün değildir. Bu kurumlar siyasi bir yapıya dönüşemezler, kâr amacı güdemezler. Kızılayın kendi bütçesinden birçok vakfa para aktardığı gün ışığına çıkmış ve bu para aktarma işini de kabullenmiş ama bunun bir suç olmadığını söylemişlerdi. "Vergi kaçırmak başkadır, vergiden kaçınmak başkadır." demişti Kızılayı yöneten şahıs ve bu şahıs bugün toplum tarafından şu şekilde karikatürize ediliyor, bakın. Kızılay, yardımlarını organize etmek yerine paraları saymak, paraları bloke etmek noktasında karikatürize ediliyor basın tarafından ve aynı şekilde "Deprem felaketi yaşanırken çadır ve konserve gıda sattık. Onlar konuşur, AK PARTİ yapar..." Evet, AK PARTİ, son zamanlarda öyle şeyler yapmakla daha da galatımeşhur oldu maalesef, ne yazık, ne ayıp ki bu şekilde bu yapı devam ediyor.

Değerli dostlar, bu yapının başka neleri var bakınız? Şimdi, Kızılay yöneticilerine 27 bin ile 38 bin arasında ödeme yapılıyor. En yüksek maaşın Kızılay Sağlık AŞ Genel Müdürüne verildiği, 38.600 TL olduğu söyleniyor. Erdal Dursun 37 bin TL alıyor, Zeynep Meltem Özeker 37.397 TL alıyor ve bu liste böylece uzayıp gidiyor. Bu listenin hakikate tekabül eden yanının yargıya tekabül etmesi, yargıya ulaşması ve bir yargı konusu olması gerekiyor. Ancak bunun öncelikle Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından araştırılması gerekiyor. Bu araştırmaya kamuoyu dâhil... Kamuoyu bütün çıplaklığıyla çadırların satıldığını, konservelerin satıldığını, benzeri durumda Kızılayın bir kâr kuruluşuna, bir holdinge dönüştürüldüğüne hep beraber tanık olmuş durumdadır değerli dostlar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

KEMAL BÜLBÜL (Devamla) - Sayın Başkan, teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.

Bu nedenle, araştırma önergemizin desteklenmesini rica ediyoruz.

İnsanlık tarihinde ve Hristiyanlık tarihinde bir metafor, bir mitoloji var. Havari Yahuda İskariot, İsa Mesih Ruhullah'a ihanet edip 30 dirhem karşılığında bunu Roma İmparatoru askerlerine bildirdiğinde utancından sığınacak yer bulamıyor, kaçıp erguvan ağacının altına sığınıyor ve kendini erguvan ağacına asıyor. İskariot kendini asmadan önce erguvan ağacının beyaz olduğu iddia ediliyor ve erguvan ağacı utancından kızarıyor. Şimdi, Kızılayın "kızıl ay"ı Kızılay Başkanının ve AKP yetkililerinin, Hükûmet yetkililerinin yaptığı bu utanılacak durumlardan dolayı daha da kızardı, kıpkırmızı oldu ve utancından artık bu kırmızılık da ayyuka çıkmış durumda.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.