GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ELEKTRİK PİYASASI KANUNU VE TÜRKİYE RADYO-TELEVİZYON KURUMU GELİRLERİ KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ
Yasama Yılı:3
Birleşim:77
Tarih:13.03.2013

MEHMET HİLAL KAPLAN (Kocaeli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Heyetinizi ve tutuklu tüm milletvekillerini saygıyla selamlıyorum.

Geçici 2'nci madde üzerine verdiğimiz önerge üzerine söz almış bulunmaktayım.

Değerli milletvekilleri, son yıllarda iklim değişikliğinin sonuçlarının hissediliyor olması nedeniyle enerji, ekonomi ve çevre beraber değerlendirilmeye başlandı. Dünyada küresel ısınma ve iklim değişikliklerinin ana nedeninin enerji üretiminden kaynaklanan sera gazları olduğunu biliyoruz. Hatta, bu sera gazlarının enerji kaynaklı -yüzde 75 oranında- olduğu biliniyor olmasına rağmen, bu kanun tasarısı ne yazık ki Çevre Bakanlığının ya da Çevre Komisyonunun yetkilileri tarafından görüşülmedi.

Değerli milletvekilleri, yaşadığımız dünyada nüfusun hızla arttığı, doğal kaynakların hızla azaldığı bir ortamda çevrenin korunması ve sürdürülebilirliği hepimizin önceliği olmalıdır ancak üzülerek ifade etmek istiyorum ki bu tasarıda -doğrudan, demin de bahsettiğim, çevreyi direk ilgilendiren bir konu olması nedeniyle- çevreyle ilgili herhangi bir konudan bahsedilmiyor. Tasarıda sadece -Sayın Bakanım, dikkatinizi de çekmek istiyorum- çevre mevzuatına uyumun sağlanması için 2018 yılına kadar hatta gerekiyorsa Bakanlar Kurulu kararıyla üç yıl daha uzatarak 2021 yılına kadar alınması gereken çevre tedbirlerinden muaf tutulmasına karar veriliyor, doğrusu anlamış değilim. Dünyanın hızla ısındığı, açlık ve kuraklığın önümüzdeki tehlike olarak gözlemlendiği bu süreçte, enerjiden de bu kadar kirliliğin olduğu bir süreçte Türkiye'nin hiçbir önlem almamasını doğrusu yadırgadım.

Bakın, bu konuda gelişmiş ülkeler ne yapıyor: 2020 yılına kadar mevcut sera gazlarının yüzde 50'si kadarının indirimine giderken, 2020 yılına kadar hiçbir tedbir almaması gözle görülür, kabul edilir bir şey değil. Kaldı ki Sayın Bakanım, bir şey daha var bu arada: 2020 yılına kadar telafisi olmayan bir çevre dönüşümünün olumsuzlukları yaşandığında bunun sorumlusu kim? Elbette ki sizsiniz. Kusura bakmayın, bu yasada gerekli önlemleri çevre açısından almamakla birinci derecede sorumlusunuz. Yaşanabilecek bir dünya, yaşanabilecek bir çevre hepimizin önceliği olmalıdır. Ekonomik kalkınma adına ülkeyi ve dünyayı felakete götürmenin hiçbirimize yararı yoktur.

Değerli milletvekilleri, Adalet ve Kalkınma Partisi yetkilileri kürsüye çıktığında hepsinin çok onurlanarak ifade ettikleri bir şey var ve biraz önce Sayın Grup Başkan Vekili de aynı şeyi söyledi: "Çok iyi özelleştiriyoruz." Özelleştirmeyle hep övündünüz. İktidara geldiğinizden bu yana satılmadık yer, özelleştirilmedik bir yer kalmadı. Bu alanda da bir özelleştirme yaptınız, yüzde 20'lerden yüzde 70'lere kadar getirdiniz. Fakat bu özelleştirmenin kamu yararına ya da halk yararına olduğunu Sayın Bakanım, anlamış değilim. Örnekleyeceğim, Kocaeli'de SEDAŞ'ın özelleştirilmesiyle beraber, bu bölgedeki SEDAŞ'ın? Biliyorsunuz Çayırova ilçesinde TOKİ konutlarında yapılan usulsüzlüğü burada dile getirmiş olmama rağmen bu konuda herhangi bir gayret ve bir çalışma yürütülmedi. Aynı SEDAŞ, Kocaeli halkına çektirdiği sıkıntı yetmiyormuş gibi, 400 bin adet sayacı hiç kimseye haber vermeden, sahiplerine sormadan sayacı değiştiriyor ve bunların bedelini vatandaştan alıyor.

Sayın Bakanım, biraz da bu yetkililerin böyle davranmasının tek sorumlusu sizsiniz. Sizin yaptığınız açıklamada, 2014 yılından sonra yapılacak olan sayaç değişimlerinin ücretlerinin halk tarafından alınmayıp, ilgili şirketler tarafından verileceğini söylediniz. Neden böyle bir şey ihtiyacı hissetiniz? Eğer siz, gerçekten, özelleştirmeyi halk yararına yapıyorsanız ve bu sayaçların halk tarafından değil de ilgili şirketler tarafından alınmasını istiyorsanız neden bu açıklamayı yaptınız, 2012 tarihinden itibaren geçerli kılmıyorsunuz? Bu kalan bir yıl içerisinde yani 2013 yılı içerisinde siz de bu ilgili şirketlere diyorsunuz ki: "Ben size bir yıl süre veriyorum, siz bu arada sayaçları değiştirin, 2014 yılından sonra nasıl olsa ücretsiz olacaktır." Bir taraftan -örnekleme çok uygun olmayacak ama- "tavşana kaç, tazıya tut" diyeceksiniz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET HİLAL KAPLAN (Devamla) - Eğer söyleminizde samimi iseniz, gelin, bugün bir önerge verin, 2014 değil, bugünkü tarihten itibaren sayaçların ücretsiz olması konusunda, kişilerden ücret alınmaması, halktan ücret alınmaması konusunda önerge verin, biz de destekleyelim.

Hepinize saygılar sunuyorum. Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)