GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Devlet Memurları Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:52
Tarih:19.01.2023

MHP GRUBU ADINA İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 394 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin tümü üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Gazi Meclisi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.

Görüştüğümüz kanun teklifiyle kamu kurumlarında ve belediyelerde sözleşmeli personel olarak çalışan 458.615 kişinin memur kadrolarına geçirilmesine ilişkin düzenleme yapılmaktadır. Yapılan düzenlemeyle özet olarak 28 Kasım 2022 tarihi itibarıyla kamu kurumlarında ve mahallî idarelerde sözleşmeli personel olarak çalışmakta olanlardan kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren otuz gün içinde yazılı olarak başvuranların memur kadrolarına geçirilmesi; 4/B sözleşmeli personel statüsünde istihdam edilenlerden aynı kurumda üç yıllık çalışma süresini tamamlayanların süresi içinde talepte bulunmaları hâlinde aynı unvanlı memur kadrolarına atanmaları; kadroya geçen sözleşmeli personelin can güvenliği ve sağlık sebepleri hariç olmak üzere üç yıl süreyle başka bir yere atanamaması ve aynı yerde en az bir yıl daha görev yapması; 28 Kasım 2022 tarihinde askerlik, doğum, evlat edinme, görevlendirme, ücretsiz izin gibi nedenlerle görevlerinde bulunamayanlardan yeniden hizmete alınma şartlarını kaybetmemiş olanlara da kadro düzenlemesinden yararlanma hakkı tanınması ve mahallî idarelerde sözleşmeli personel istihdamının memur kadrolarına ilk defa alınma usulüne tabi tutulması öngörülmektedir.

Ayrıca, 657 sayılı Kanun kapsamında açıktan vekil olarak atanan imam-hatip, müezzin-kayyım, ebe ve hemşirelerin devlet memurluğu için aranan şartları taşımaları ve kanunda belirtilen sürede başvuruda bulunmaları hâlinde ilgili kurumların imam hatip, müezzin, ebe ve hemşire kadrolarına atanması ve bunların dört yıl süreyle başka kamu kurum ve kuruluşlarına naklinin yapılmamasına yönelik düzenleme yapılmaktadır.

Sözleşmeli personel statüsü esasen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda düzenlenen istihdam şekillerinden biridir. Bununla beraber, başta teşkilat kanunları olmak üzere muhtelif kanunlarda sözleşmeli personel çalıştırmaya imkân veren düzenlemeler kapsamında da bu statüde personel çalıştırılmaktadır.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak seçim beyannamelerimizde kamuda sözleşmeli, geçici, taşeron, vekil ve benzeri adlar altında istihdam edilenlerin kadrolu hâle getirilmesini sağlayacak düzenlemelerin yapılmasını öngördük. Bu doğrultuda, Cumhur İttifakı'na mensup milletvekillerince ortak imzayla Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulmuş bulunan kanun teklifini olumlu bulduğumuzu ve desteklediğimizi konuşmamın başında ifade etmek istiyorum.

Hatırlanacağı gibi, 7079 sayılı Kanun'la yasalaşan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle kamu idareleri ve bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlarda çalıştırılmakta olan taşeron işçiler kadroya geçirilmişti. Yine aynı düzenlemeyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4/C maddesine göre geçici personel statüsünde çalışanlar mezkûr kanundaki 4/B statüsüne geçirilmiş, 4/C yani geçici personel statüsü de kaldırılmıştı. Bu defa da kamuda sözleşmeli ve vekil olarak çalışanlar memur kadrolarına geçirilmek suretiyle kamu hizmetinde görev yapan taşeronlarla birlikte sözleşmeli ve geçici personel statüsündekilerin kadrolu hâle gelmesi temin edilmiş olmaktadır.

Anayasa'mızın 128'inci maddesinde devletin kamu iktisadi teşebbüsleri ve diğer kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevlerin memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görüleceği hükme bağlanmış, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ile diğer özlük işlerinin kanunla düzenleneceği hükme bağlanmıştır.

Bilindiği gibi, Türkiye'de personel rejimini düzenleyen ana kanun 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'dur. Bununla birlikte, 2914, 2802 ve 926 sayılı Kanunlarla Anayasa'da ifade edilen diğer kamu görevlileri kapsamında hâkim ve savcılar, akademik personel ve askerî personelin, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle de kamu iktisadi teşebbüslerinde çalışan personelin hukuki ve mali statüsü düzenlenmiştir. Bunların dışında da münferit bazı hükümlerle kamu çalışanlarının özlük haklarına yönelik çeşitli düzenlemeler mevzuatımızda yer almıştır.

Türkiye'de kamu personel istihdamının şekline bakıldığında 1926 tarihli ve 788 sayılı Memurin Kanunu'nda yer alan memur ve müstahdem tanımıyla başlayan ve günümüze ulaşan süreçte kadrolu ve sözleşmeli olmak üzere temelde iki istihdam biçiminin olduğu söylenebilecektir. 657 sayılı Kanun'un istihdam şekillerini düzenleyen 4'üncü maddesinin (B) fıkrasında sözleşmeli personel, özel bir meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç gösteren geçici işlerde, Cumhurbaşkanınca belirlenen esas ve usuller çerçevesinde, tahsis edilen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı olarak sözleşmeyle çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan personel olarak tanımlanmıştır. Buna göre, memur ve diğer kamu görevlileri asli ve sürekli kamu hizmetlerine ilişkin kadrolarda, sözleşmeli personel ise geçici ve kısmi işlere dair sözleşmeli personel pozisyonlarında çalıştırılmaktadır. Ancak zaman içerisinde işlerin değişen niteliğiyle asli ve sürekli kamu hizmetlerinde de sözleşmeli personel çalıştırılması gibi nedenlerle sözleşmeli personel statüsüne ilişkin kalıcı bir düzenleme ihtiyacı gerekli olmuştur.

Değerli milletvekilleri, bu doğrultuda hazırlanmış bulunan kanun teklifinin 1'inci maddesiyle, Diyanet İşleri Başkanlığında 657 sayılı Kanun'un 86'ncı maddesi kapsamında açıktan vekil imam-hatip ve vekil müezzin kayyım olarak görev yapmakta olanların Başkanlıktaki imam-hatip ve müezzin kayyım kadrolarına atanması ve bu şekilde atananların dört yıl süreyle başka kamu kurum ve kuruluşlarına naklinin yapılmaması düzenlenmektedir. Ayrıca, bunlara, geçerliliği devam eden Kamu Personeli Seçme Sınavı'nda ve yapılacak mülakat ile uygulamalı sınavda başarılı olma şartı da getirilmektedir.

2'nci maddeyle, sözleşmeli personel statüsüne ilişkin kalıcı düzenlemeler yapılmaktadır. Buna göre, proje bazlı işler, özel bir meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç duyulan hâller, bir yıldan az süreli veya mevsimlik hizmetler, yabancı uyruklu personel istihdam edilmesini gerektiren hizmetlerde çalıştırılanlar ile özelleştirme uygulamaları sebebiyle iş akitleri sona erenlerin kamuda istihdamı gibi bazı özel durumlar hariç olmak üzere, kamuda üç yıl sözleşmeli olarak görev yapan personelden aynı kurumda üç yılı tamamlayanların bu sürenin sonunda memur kadrolarına atanması öngörülmektedir. Kadroya geçen personelin üç yıl süreyle başka bir yere atanamaması ve aynı yerde en az bir yıl daha görev yapması, sözleşmeli personel pozisyonlarında geçirilen hizmet sürelerinin kazanılmış hak aylık derece ve kademelerinin tespitinde değerlendirilmesi, ayrıca, yurt dışı teşkilatlarında sözleşmeli personel çalıştırılabilmesi hususu düzenlenmektedir. Burada sözleşmeli personelin geçmiş hizmetlerinin memuriyet derece ve kademesi bakımından değerlendirilmesinde 4/C statüsünde geçen sürelerin de dikkate alınması, ayrıca, hizmet aksamasına yol açmayacak şekilde sözleşmeli personelin yer değiştirmesine ilişkin zorunlu hâller arasına eş durumunun da eklenmesi yerinde olacaktır. Diğer yandan, maddeyle sözleşmeli personele uygulanacak disiplin hükümleri bakımından 657 sayılı Kanun'a atıf yapılmakta, bu düzenlemelerle sözleşmeli personel uygulaması üç yılın sonunda memur statüsüne dönüşen bir süreklilik kazanmaktadır.

Teklifin 3'üncü maddesiyle, kısmi zamanlı çalışanlar ile yüksek öğretim kurumlarının araştırma geliştirme projelerinde proje süreleriyle sınırlı olarak çalışanlar hariç olmak üzere 657 sayılı Kanun'un 4'üncü maddesinin (B) fıkrası ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin ek 6'ncı ve ek 26'ncı maddeleriyle mahallî idarelerde görev yapan sözleşmeli personelin memur kadrolarına atanması temin edilmektedir. Maddede mahallî idarelerdeki memur kadrolarına geçirilen mevcut sözleşmeli personelin sadece mahallî idareler arasında naklen atanabilmesi öngörülmektedir. Ayrıca, Aile Hekimliği Kanunu kapsamında Sağlık Bakanlığıyla imzalanan sözleşmeye dayalı olarak 28/11/2022 tarihinde çalışmakta olanlar görev yaptıkları aile sağlığı merkezinin bulunduğu taşra teşkilatında pozisyon unvanıyla aynı unvanlı memur kadrolarına, aynı unvanlı memur kadrosu olmaması hâlinde ise Sağlık Bakanlığının kadro cetvellerinde yer alan kadro unvanlarıyla sınırlı olmak suretiyle Cumhurbaşkanınca belirlenen memur kadrolarına atanmaları sağlanmaktadır. 6172 sayılı Sulama Birlikleri Kanunu'nun geçici 1'inci maddesinin (3)'üncü fıkrası çerçevesinde 28 Kasım 2022 tarihi itibarıyla çalışmakta olan ve 657 sayılı Kanun'un hizmete alınmaya ilişkin genel şartlarını taşıyanların da Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü bölge müdürlüklerinde pozisyon unvanlarıyla, aynı unvanlı memur kadrosu olmaması hâlinde ise anılan Genel Müdürlüğün kadro cetvellerinde yer alan unvanlarla sınırlı olmak suretiyle Cumhurbaşkanınca belirlenen memur kadrolarına atanmaları öngörülmektedir.

Kanun teklifinin 4'üncü maddesiyle 657 sayılı Kanun'da yapılan değişikliklere uyum sağlanması amacıyla ilgili mevzuatta düzenleme yapılması için altı aylık süre verilmekte, bu süre içinde mevcut mevzuatın yeni düzenlemeye aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam edileceği belirtilmektedir.

Yapılan bir diğer değişiklikle de Kültür ve Turizm Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarında 657 sayılı Kanun'un 4'üncü maddesinin (B) fıkrası kapsamında görev yapan solist sanatçı ve sanatçılar ile sahne üstü ve gerisindeki personelin aynı kanunun sanatçıların istihdamını özel olarak düzenleyen ek geçici 12'nci, 14'üncü ve 16'ncı maddeleri kapsamında sözleşmeli personel olarak istihdam edilmeleri temin edilmektedir.

6'ncı madde mahallî idarelerde sözleşmeli personel istihdamının memur kadrolarına ilk defa alınma usulüne tabi tutulmasını öngörmektedir. Ayrıca, mahallî idarelerde çalışan ve üç yıllık çalışma süresini tamamlayan sözleşmeli personelin memur kadrolarına atanmaları ve bunların bir yıl süreyle daha diğer kamu kurum ve kuruluşlarına naklinin yapılmaması hüküm altına alınmaktadır. Bu şekilde, mahallî idarelerde hizmete giriş şartları memurlarla aynı olan sözleşmeli personelden dört yıllık çalışma süresini tamamlayanların diğer kamu kurum ve kuruluşlarına nakline imkân sağlanmaktadır.

Teklifin 7'nci maddesi, Sağlık Bakanlığında, 657 sayılı Kanun'un 86'ncı maddesi kapsamında açıktan vekil ebe ve vekil hemşire olarak görev yapmakta olanların memur kadrolarına atanması öngörülmektedir.

Tüm bu düzenlemelerle, bir yandan kamu idarelerinde istihdam edilen sözleşmeli personel ile açıktan vekil olarak atanan personelin memur kadrolarına geçirilmesine, çalışma barışının korunmasına ve kurumsal hizmet kalitesinin artırılmasına katkı sağlanmakta; diğer yandan, sözleşmeli personel bakımından, unvan değişikliği ve görevde yükselmenin önündeki engeller kaldırılarak öğrenim durumlarına göre en üst derecelere yükselebilme imkânı sağlanmaktadır.

Değerli milletvekilleri, bilindiği gibi kamu çalışanlarının çalışma şartlarında, mali ve sosyal haklarında önemli iyileştirmeler yakın zamanda yapılmış, reform niteliğinde tarihî adımlar atılmıştır. Memur ve emeklilerimizin beklentilerinin birçoğu Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin uygulandığı dönemde Cumhur İttifakı birlikteliğinde karşılanmıştır. Asgari ücretin ve ücret gelirlerinin asgari ücret kadar olan kısmının vergi dışı bırakılması tarihî nitelikte bir gelişme olmuştur. 2022 yılında 2 defa olmak üzere asgari ücrette net toplam yüzde 95 oranında artış yapılmış, 2023 yılı için de yüzde 54,6 artışla asgari ücret 8.506 liraya yükseltilmiştir. Ayrıca, yıl içerisindeki enflasyon gelişmesine bağlı olarak ilave artış yapılabileceğine dair kararlılık da vurgulanmıştır.

Reformist bir adımla tüm memur ve emeklilere genel anlamda 600 puanlık ek gösterge artışı yapılmış; öğretmen, polis, müdür, şube müdürü, sağlık personeli, kamu avukatı, uzman erbaş, fakülte sekreteri, gelir uzmanı, din görevlisi gibi kamu çalışanlarının 3600 ek gösterge beklentisi karşılanmış; yapılan düzenleme 2023 yılıyla birlikte yürürlüğe girmiş; çalışan ve emeklilerimizin maaşlarına yansımıştır. Askerî personel, polis, çarşı ve mahalle bekçilerinden ek göstergeleri 3600'ün altında olanların emekli aylıklarında 1.200 lira artış yapılmıştır.

Muhtar ödeneği ve güvenlik korucularının aylık ücretleri asgari ücret düzeyine çıkarılmıştır. Mülki idare, güvenlik, eğitim çalışanları ile hekimler başta olmak üzere sağlık çalışanlarının çalışma şartlarında ve mali haklarında iyileştirmeler yapılmış, infaz koruma memurları ile sağlık çalışanları için yıpranma payı getirilmiştir. 4/B sözleşmeli personel statüsü için engelli çalıştırma mecburiyeti getirilerek 12 bin yeni engelli istihdamı sağlanmıştır.

2023 yılı ilk altı aylık dönemi için kamu çalışanları ve emeklilerimizin maaşlarında toplu sözleşmeyle kararlaştırılanın üzerinde yüzde 30 oranında artış yapılmış, en düşük emekli aylığı yüzde 57 oranındaki artışla 5.500 liraya çıkarılmıştır. Çalışanlara işverenlerce yapılan doğal gaz, elektrik ve yemek ödemeleri vergiden istisna tutulmuştur. EYT sorununun yaş şartı aranmaksızın kökten çözümüne ilişkin siyasi irade ortaya konulmuş, yasal düzenleme de çok yakında Meclisimiz tarafından gerçekleştirilecektir.

Bunlarla birlikte, şehit yetimlerimizin tamamına istihdam hakkı verilmesini, uzman erbaşların kadroya geçirilmesini, uzman jandarmalarımızın okullarında geçen sürenin fiilî hizmetten sayılmasını, terörle mücadelede yaralanıp da malul sayılmayan gazilerimizin mağduriyetlerinin giderilmesini, şeref aylığının hak sahipleri bakımından eşitlenmesini, taşeron ve geçici işçilerin kadroya alınmasını, yardımcı hizmetler sınıfında çalışanların genel idari hizmetler sınıfına geçirilmesini de gerekli görüyoruz.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak işçimizin, memurumuzun, çalışanımızın ve emeklimizin sorunlarını çözmek, beklentilerini karşılamak için samimiyetle gayret gösteriyoruz. Bugüne kadar, çalışan ve emeklilerimizin haklı taleplerine nasıl kol kanat gerip çözümüne katkı sağladıysak bundan sonra da her daim yanlarında olacak, onların hayatını kolaylaştıracak düzenlemelerin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Cumhur İttifakı birlikteliğinde ülkemizin kalkınması, milletimizin huzur ve refahı için yılmadan çalışmaya, milletimizin talep ve beklentilerini bir bir yerine getirmeye kararlıyız. Bu kapsamda, önümüzdeki günlerde vatandaşlarımızın lehine önemli kazanımlar sağlayacak kanuni düzenlemeler de inşallah, sırasıyla hayata geçirilecektir.

Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi ve Cumhur İttifakı'yla istikrar devam edecek, Türkiye yükseldikçe yükselecek ve lider ülke olacaktır.

İnanıyoruz ki bu kanun teklifinin yasalaşmasıyla kamuda statü ve istihdam karmaşasının giderilmesine, ücret adaletinin sağlanmasına ve çalışanlara eşit fırsatlar sunulmasına katkı sağlanacaktır.

Bu düşüncelerle, kanun teklifinin ülkemize, milletimize ve çalışanlarımıza hayırlı olmasını diliyor, sizleri saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)