| Konu: | Ankara'daki tarıma ve hayvancılığa ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 52 |
| Tarih: | 19.01.2023 |
ZEYNEP YILDIZ (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, ekranları başından bizleri takip eden necip milletimiz; bugün "Ankara'da Tarım ve Hayvancılık" başlığında gündem dışı söz almış bulunmaktayım.
Bence Ankara'mız dünyadaki en özgün başkentlerden biri gerçekten, 25 ilçesinin 25'inde de tarım ve hayvancılık yapılıyor. Yani biz metropol ilçelerimizde, Çankaya'da, Altındağ'da, Keçiören'de, Yenimahalle'de dahi kırsal mahallelerimizde tarımsal faaliyetin güçlü bir şekilde devam ettiğini görüyoruz.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Ankara Polatlı'da tarımı bir millî güvenlik meselesi olarak tanımlamıştı. Bu perspektifle AK PARTİ, tarımı bir millî güvenlik meselesi olarak algılayarak çiftçilere verilen desteklerden Türkiye'nin tarımsal ürün haritasının çıkarılmasına, ata tohumlarını korumaktan kapalı sulama sistemlerinin yaygınlaştırılmasına dönük adımları bütüncül bir şekilde devam ediyor.
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Sen bir hayvan pazarlarını dolaş, öneririm.
ZEYNEP YILDIZ (Devamla) - Ben burada, bana aktarılanlardan ziyade bizzat şahit olduklarımı anlatmak istiyorum. Hepimizin nenelerinin sandıklarında ata tohumları vardır ve "Bu ata tohumlarına nasıl sahip çıkacağız?" meselesi her birimizin aslında üstünde düşündüğü konulardan biridir. Emine Erdoğan Hanımefendi'nin himayelerinde Ata Tohumu Projesi başlamıştı ve Polatlı TİGEM'de ciddi bir ata tohumu envanteri oluşturuldu. Yine, Çamlıdere Osmansin'e yaptığım bir ziyarette şununla karşılaşmıştım: Holstein tarzı yabancı ineklerin, büyükbaş hayvanların orada yaşayamadığını görmüştüm, dediler ki "Bizim kendi yerli ırkımız var, burada bir hayvan ırkı var, sütü belki daha az ama besin değeri çok daha yüksek." Ve öğrendim ki Lalahan'da TAGEM'de, yine, bu ve benzeri yerli ırklara sahip çıkılması, bunların daha da güçlendirilmesi adına ciddi bir gen kaynağı korumasına dönük bir envanter oluşturulmuş ve bilimsel çalışmalar devam ediyor.
Tabii ki vatandaşlarımızın kırsal üretime devam etmesi noktasında sosyal donatıların çok önemli olduğunu biliyoruz. Bu bağlamda, merkeze uzak ilçelerimizin yanı sıra, kırsal üretime destek sunan kırsal mahallelerimizde yani köylerimizde de doğal gazı yaygınlaştırmaya dönük adımlarımız hızla devam ediyor.
Köy yaşam merkezleri ilçelerimizde yaygınlaşıyor; Altındağ Aydıncık'tan, Güdül Boyalı'dan, Gölbaşı Ballıkpınar'dan, Kızılcahamam Çeltikçi'ye kadar pek çok noktada, her yaş grubundan vatandaşımızın kendilerini yetiştirebilecekleri, geliştirebilecekleri köy yaşam merkezlerini görüyoruz.
Tabii ki tarımsal üretimi iklim değişikliğiyle mücadeleden ayrı düşünemeyiz. İklim değişikliğiyle mücadele bağlamında da vahşi sulamayla mücadele etmek adına aslında, sulamaların sayaçlarla kontrol altına alınmasına dönük adımlar da devam ediyor. Bunu, gerçekten iklim değişikliğiyle mücadele ve su kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması adına çok önemsiyorum.
Yine, benzer şekilde, kapalı sulama sistemlerinin yaygınlaştırılmasına dönük olarak ciddi anlamda devlet destekleri de veriliyor. Yine, Kalecik Alibeyli'de hâlihazırdaki kanalın kapalı sisteme dönüştürülmesi ve pompaj sulamayla çiftçimizin sulu tarıma geçebilmesine dönük önemli adımlar atıyoruz ve bu noktada, güneş enerjisi sistemini de yaygınlaştırarak çiftçinin pompaj maliyetinden kurtulmasını da sağlayacağız.
Yine, Ankara pazarlarında dolaştığınızda, yeşilliklerin pek çoğunun Çubuk, Akkuzulu, Güldarpı, Gökçedere'den geldiğini görürsünüz. Bu noktada, Akkuzulu barajının da planlaması devam ediyor ve sulu tarımı da güçlendirmek adına, inşallah, yine, bazı adımlar atılmış olacak.
2003 yılından bu yana 33 sulama tesisi Ankara'mızda tamamlandı, 44 adet sulama tesisi projesi ve planlaması devam ediyor. 2023 yılı yatırım bütçesinde Kahramankazan Akıncı Ovası sulama tesisini yenileme projesi ve Hirfanlı Kacarlı, Çıkınağıl pompaj sulama sistemleri de yatırım bütçesine dâhil edilmiş vaziyette.
Bitkisel ve hayvansal üretimde 2021 yılında 698,5 milyon lira olan nakdî destek 2022 yılı itibarıyla 1 milyar 135 milyona yükseltildi. Yine, çiftçilerimizin bu noktada talepleri gözetilerek bu destekler mart ayında değil ekim dönemi içerisinde, 2022 yılı bitmeden çiftçimizin hesabına aktarılmıştır. Yine, çiftçimizin girdi maliyetlerini düşürmek adına yonca, fiğ, silaj mısır ekimlerine ciddi destekler veriliyor ve biz gittiğimiz köylerde de bunun somut geri dönüşlerini görüyoruz. Sadece geçtiğimiz yıl içerisinde çiftçimize 755 ton buğday tohumu, 414.196 yerli sebze ve meyve fidesi, 300 bin kavun, 100 ton yağlık ayçiçeği, 203 ton nohut, 1 milyar 83 milyon adet ıspanak ve daha nicesi ayni olarak destekte bulunuldu. Ankara nohutta başı çekiyor. Ülkemizdeki toplam soğan üretiminin yüzde 35'i Ankara'dan sağlanıyor. Yine, ilçelerimizde tohum eleme tesislerini yaygınlaştırarak daha verimli mahsuller üretilmesine dönük adımları atıyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
ZEYNEP YILDIZ (Devamla) - 646.394 büyükbaş, yine, 2 milyon 200 bine yakın küçükbaş varlığıyla ülkemiz hayvan varlığının yüzde 4'ü Ankara'da bulunuyor; merinos ve tiftik keçisinde başı yine Ankara çekiyor. Dolayısıyla Ankara'ya başkent olmasının yanı sıra tarımın da başkenti diyoruz ve gerçekten, Cumhurbaşkanımızın ortaya koymuş olduğu perspektifle tarımsal üretime ciddi anlamda katkı sunuyoruz, ülkemizin yarınlarını hep birlikte inşa ediyoruz. Tarım konusunda "Hani, ne yapılıyor?" diye soranlara anlatacak çok hikâyemiz var, beş dakika buna tabii ki yeterli değil, ancak ve ancak sadece Ankara'da yapılanları anlatmak bile belki birkaç gün sürebilir. Hakikaten bu perspektifle çiftçimizin her zaman yanında durun Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a, Tarım ve Orman Bakanımız Vahit Kirişci'ye ve daha önceki Bakanlarımızın hepsine, Bakanlık bürokratlarına, en çok da çiftçilerimize canıgönülden şükranlarımı sunuyorum.
Hepinizi saygılarımla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)