GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ELEKTRİK PİYASASI KANUNU VE TÜRKİYE RADYO-TELEVİZYON KURUMU GELİRLERİ KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ
Yasama Yılı:3
Birleşim:75
Tarih:07.03.2013

ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 426 sıra sayılı Tasarı'nın 22'nci maddesinin tasarı metninden çıkartılması için vermiş olduğumuz önerge hakkında söz aldım. Bu vesileyle bir kez daha yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Neden buna ihtiyaç duyduğumuzu sadece Hükûmetten gelen orijinal tasarıdaki hâlini ve Komisyonda değiştirilmiş hâlini karşılaştırarak sizlerin vicdanlarına havale ediyorum.

Hükûmetten gelen orijinal tasarıda bu hizmet alımıyla ilgili 22'nci maddeyi sizlerle paylaşmak istiyorum bir kez daha: "Elektrik enerjisi üretim, iletim ve dağıtım faaliyeti gösteren tüzel kişiler, gerekli hallerde üretim, iletim ve dağıtım tesislerinin işletilmesi ve bakım-onarım işlerini hizmet alımı yoluyla yaptırabilirler. Hangi faaliyetlerin hizmet alımı yoluyla yaptırılabileceği Kurul tarafından belirlenir." diyordu. Komisyonda Hükûmetten gelen değişiklik talebi ve Komisyon üyelerinin, iktidar partisinin Komisyon üyelerinin önergesiyle bu madde "Lisans sahibi tüzel kişiler, lisansları kapsamındaki faaliyetlerle ilgili olarak hizmet alımı yapabilirler." denildi. Dolayısıyla Hükûmetin biraz daha insaflı olarak bazı faaliyetlerle sınırlandırmış olduğu taşeronluk sistemini şu anda görüştüğümüz tasarı metninde her alana yaydık. Dolayısıyla çaycılığı da, oradaki temizlik işini de diğer sektörlerde yaşanan dramların benzeri bir örnekle bu sektöre getirmiş oluyoruz.

Devam ediyorum: "Ancak bu durum ilgili lisans sahibi tüzel kişinin lisanstan kaynaklanan yükümlülüklerinin devri anlamına gelmez." Ne anlama geliyor? Hiçbir anlam ifade etmez. Yani "Lisans dışında her şeyi hizmet alımı yoluyla yaptırabilirsiniz." diyen ucu açık bir madde hâline geldi.

Değerli milletvekilleri, hepiniz çok iyi biliyorsunuz, hepinizin seçim bölgesinde şu anda işleyen taşeron sistemi bir facia. Bir yıllık sürenin sonunda şirket değişiyor. Dolayısıyla, kıdem tazminatı olarak ödeyeceği parayı garantiye alma adına kişiden 2 bin, 3 bin, 8 bin, 9 bin, 10 bin TL'lik senet alınıyor. Size belgelerini gösterebilirim, gecenin bu vaktinde ortamı germek istemiyorum. Ama bu parayı, senedi alan firma çalışan taşeron işçinin hesabına yatırdığı asgari ücreti işçiye çektiriyor, istediği kadar miktarı ertesi gün geri teslim etmezse ya işine son veriyor ya da senedi önüne dayıyor, haczi götürüyor, elinden parasını alıyor.

Değerli milletvekilleri, buna hiçbirinizin vicdanı razı olamaz. Gelin, hiç olmazsa, bu sektöre bu dramı yaşatmayalım. Bu madde önümüzdeki dönemde hepimizi vebal altında bırakacak önemli olayların yaşanacağı bir maddedir. Onun için bu maddenin tasarı metninden çıkması gerekiyor. Aksi takdirde dramlara siz de ortak olmuş olacaksınız, vebale hepimiz ortak olmuş olacağız. Biz, bu maddenin çıkartılmasının çok yerinde olacağına inanıyoruz çünkü bu taşeron sistemi bugünkü hâliyle her geçen gün daha da büyük sorunları yaşatmaya devam ediyor, bu sektörde bari bu sorunların yaşanmaması lazım. Hiç olmazsa çalışan insanlar alın terinin karşılığı emeğini?

Yüklenici adı altında taşeronun taşeronu var -bir de alt yükleniciler- onların yaşattıkları artık apayrı bir dram. Malzemeyi alıyor, işçiyi çalıştırıyor; bir bakıyorsunuz hesap zamanı gelmiş, ortalıkta firma yok, kaçmış, kaybolmuş, peşine düşün ki bulasınız. Arıyorsunuz ilgili yeri, diyor ki: "Biz ana sözleşmeyi yaptığımız ana yükleniciye parayı ödedik. Onun çalıştırdığı alt taşeronlarla bağlantımız yok. Bizi ilgilendirmez." Olan memleketin evladına oluyor, olan memleketin esnafına oluyor. Bu sektörde de bunları yaşayacağız.

Özellikle bu maddenin tüm vicdanlarda tartılarak oylanmasını talep ediyorum. Hepinize saygılar sunuyor, önergemize desteğinizi istiyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)