| Konu: | 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 1'inci Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 30 |
| Tarih: | 06.12.2022 |
HDP GRUBU ADINA ERDAL AYDEMİR (Bingöl) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; tabii, konu Adalet Bakanlığı ve Kamu Denetçiliği bütçeleri olunca hukuk insanlığına zerreyimiskal şüphem olmayan Sayın Adalet Bakanımıza ve yine hukukçu kimliğiyle tüm Türkiye'de tanınan Sayın Şeref Malkoç'a özellikle Ceza İnfaz Kanunu'nda bazı hususları belirtme zarureti hasıl olduğu için de hatırlatma gereğini hissediyorum; hissetmiyorum, düşünüyorum. Özellikle, Adalet Bakanının meri, yürürlükte olan yasaların uygulanması için başsorumluluğunu yine kendisine hatırlatıyorum.
Sayın milletvekilleri, bir kişi yerel mahkemelerde yargılandıktan sonra verilen karar eğer yüksek mahkeme tarafından da onanmışsa bundan sonraki aşama cezaevinde geçirmiş olduğu süreçtir. Cezaevinde kaldığı süreç de Ceza İnfaz Yasası tarafından tanımlanmıştır.
Sayın Bakan ve Sayın Başdenetçi, yaklaşık yirmi dört yıldan beridir İmralı Cezaevinde çok ağır tecrit koşulları altında tutulan Sayın Öcalan'a yönelik özellikle Ceza İnfaz Kanunu'nda belirtilen bazı maddeleri okuyup uygulanması için sizden talepte bulunma zarureti hasıl oldu.
Özellikle madde 59 "Avukatlarla görüşme hakkı..." Ceza İnfaz Yasası'nın 59'uncu maddesi her mahpusun, her hükümlünün cezaevinde bulunduğu süre içerisinde avukatlarıyla görüşme hakkını düzenlemektedir.
Yine, Ceza İnfaz Yasası'nın 62'nci maddesi süreli veya süresiz yayınlardan yararlanma hakkını düzenlemektedir. Hükümlü ve mahpus süreli ve süresiz yayınlar eğer mahkeme kararı tarafından yasaklanmamışsa her hâlükârda bunlardan yararlanma hakkına sahiptir.
Yine, Ceza İnfaz Yasası madde 66 "Hükümlünün telefon ile haberleşme hakkı." Bu da çok açık, sarih bir şekilde tanımlanmış; bu hakkın da Sayın Abdullah Öcalan'a tanınması gerekmektedir.
Yine, Ceza İnfaz Yasası 67'nci madde "Hükümlünün radyo, televizyon yayınları ile internet olanaklarından yararlanma hakkı." Eğer bulunduğu ceza infaz kurumunda merkezî bir sisteme bağlı olan radyo ve televizyon varsa bunlardan da harfiyen yararlanmak durumundadır.
Ayrıca, Ceza İnfaz Yasası 68'inci madde "Hükümlünün mektup, faks ve telgrafları alma ve gönderme hakkı." Bu hakkı da çok açık ve sarih, artık açıklamaya izah kalmayacak şekilde yasa koyucu belirtmiş.
En önemli haklardan biri de yine Ceza İnfaz Kanunu'nda 83'üncü maddede tanımlanmış; kişinin, üçüncü dereceye kadar yakınları ve kendisinin adreslerini ve kimliklerini belirtmiş olduğu 3 kişiyle istediği zaman görüşebilme hakkı düzenlenmektedir.
Çok acıdır ki Sayın Bakanım -hukuka olan inancınıza zerreyimiskal şüphem yok- Sayın Başdenetçi, bu konuların takipçisi olup bu yasal ihlallerin bir an önce son bulması için huzurunuzda, Meclis huzurunda sizlerden bir kere daha talepte bulunma zarureti hasıl oldu ve talepte bulunuyoruz.
Tabii, uluslararası alanda ülkemizin yetkisini kabul etmiş olduğu Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi olarak tanımlanan CPT'nin de buradan bir çağrımız var: CPT de İmralı Cezaevindeki koşulları incelemesi ve konuyla ilgili raporları mantıklı bir şekilde, hukuki gerekçelere dayanmadan kamuoyuyla paylaşması zaruretinin olduğunu, bunun bir hak olduğunu, bunun da uluslararası mevzuatta kendisine yüklenen bu yükümlülüğünü...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERDAL AYDEMİR (Devamla) - Başkanım, bir dakika.
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
ERDAL AYDEMİR (Devamla) - CPT'nin de İmralı Cezaeviyle ilgili bu yükümlülüğünü yerine getirmesini talep ediyor ve hatırlatıyoruz.
Ayrıca, Sayın Bakanım burada, birinci derecede de kendisi Ceza İnfaz Yasası'nın uygulanmasından sorumlu... Şu anda cezaevinde bulunan yüzlerce mahpus ve hükümlü şartlı tahliye koşulları gerçekleşmiş olmasına rağmen cezaevinde tutulmakta, sudan sebepler gerekçe gösterilerek tahliyeleri engellenmektedir. Bunlardan birisi de otuz yıl altı aydır Silivri 1 no.lu Cezaevinde tutulan Çetin Arkaş'tır. Bakın Sayın Meclis, Sayın Bakan, otuz yıl altı ay. Şartlı tahliyenin yerine getirilmemesi sebepleri de gerçekten sudan sebeplerdir, 2007 yılında Adalet Bakanlığına yazmış olduğu dilekçelerde "Sayın Öcalan" ibaresinin kullanılmasıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERDAL AYDEMİR (Devamla) - Bu kadar gülünç bir gerekçe olamaz.
Tüm Meclisi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)