GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ORMAN KÖYLÜLERİNİN KALKINMALARININ DESTEKLENMESİ VE HAZİNE ADINA ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN YERLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İLE HAZİNEYE AİT TARIM ARAZİLERİNİN SATIŞI HAKKINDA KANUN İLE ORMAN KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN (S.S: 428)
Yasama Yılı:3
Birleşim:73
Tarih:05.03.2013

SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 428 sıra sayılı Kanun Teklifi'yle ilgili verdiğimiz önerge hakkında söz almış bulunuyorum, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime başlamadan önce, bugün akşamüstü Adana ilimizin Ceyhan ilçesinin Azizli köyünde 3 dönümlük arazi yüzünden 5 vatandaşımız hayatını kaybetti, 7 vatandaşımız da yaralı. Hayatını kaybedenlerden 1 tanesi Adalet ve Kalkınma Partisinin İl Genel Meclis üyesi -benim de çok yakından tanıdığım, Allah rahmet eylesin- ve oğlu. Yine, Azizli köyünün -orman köyüdür- çok yakından tanıdığım eski muhtarı ve oğlu ve 1 işçi hayatını kaybetmiştir, 7 tane de yaralımız vardır. Ben, hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.

Değerli milletvekilleri, buradaki acı olayın, tamamı 3 dönümlük bir arazi üzerindeki anlaşmazlık yüzünden silahların konuşması neticesinde olması, gerçekten, Türkiye'nin içinde bulunduğu durum açısından ibretlik bir olaydır, bunu dikkatlerinize sunmak istiyorum.

Değerli milletvekilleri, 2/B konusunda anlaşamadığımız en önemli noktalardan bir tanesi şu yani Hükûmet ve Adalet ve Kalkınma Partisi bu arazilere şöyle bakıyor: Bu araziler arsa, devlet de satıcı ve devlet, bu arazileri alıcılarına satmak gibi bir zorlamayla karşı karşıya bırakıyor vatandaşı.

Değerli milletvekilleri, bu yerlerdeki vatandaşlarımız, bu yerleri yüz yıllardır kullanıyor, yüz yıldır kullanıyor. Şimdi -yanımda vardı, almamışım birden çıkınca- vatandaşın elinde Osmanlı tapusu var, 1918 yılında bu yerlerle ilgili yazılan mektuplar var yani bu yerleri, siz, bu vatandaşa? Bugün, hani "Rayiç bedelleri çok düşük tuttuk." diyorsunuz ya yani düşük tutma falan değil. Bunlar burayı sıfırdan alan insanlar olsa kabul ediyorum Sayın Bakan, değerli milletvekilleri ama bunlar, bu yerleri uzun süredir kullanan vatandaşlarımız.

Bugün, bakın, Meclise, buraya 2 bine yakın vatandaş 2/B mağduru olarak geldi. Bunlar bu kadar ucuzdu da? Hatta, bayanlar vardı, yaşlı teyzeler vardı içlerinde. Şunu iddiayla söylüyorum, diyorlar ki: "Bizim köyümüzde Adalet ve Kalkınma Partisine yüzde 70 oy çıktı." Yani bu insanlar, otuz saattir, dünden beri otobüslerle buraya yolculuk yapma gereğini niye hissediyorlar ucuz alabilecekleri bir şeyse? Nasıl alacaklar? Alamıyorlar, sıkıntı orada. Sordum gelen teyzelerden bir kısmına, -yaşlı yaşlı teyzeler, amcalar var- dedim ki: "Ya, nedir sizin sıkıntınız?" "8 dönüm yerim var, 90 bin lira, 80 bin lira rayiç bedel belirlenmiş. Bunun yüzde 50'sinden burayı almaya kalktığım zaman 40 bin lira, 50 bin liraya gelecek; 8 dönümü 300 bin lira, 400 bin lira. Bizim bir kuruş ödeyecek paramız yok. Zaten bankalara borçlanmışız, tefecilerin eline düşmüşüz. Buralardan elde ettiğimiz ayda 2-3 bin lira civarında bir gelir." diyorlar. Bu vatandaşlarımızın suçu nedir değerli milletvekilleri?

Şimdi, bunlar her türlü görevlerini yapmışlar. Kendileri almamış, dedelerinden kalmış, dedelerinin dedelerinden kalan yerler var. Bu sıkıntıların içerisinde yaşayan bu vatandaşlarımız, çok zor şartlar altında buraları ekerek, biçerek buralardan çocuklarının okul imkânlarını sağlamaya çalışıyorlar ve hayatlarını idame ettirmeye çalışırken bu yerleri alamayacaklar. Bu yerleri almadıkları zaman, alamadıkları zaman? Biraz önce sordum. Bakın, Türkiye'nin her tarafıyla görüşüyorum, siz de görüşüyorsunuzdur, müracaat etmelerine rağmen bu yerleri alamayacaklar. Alamadıkları zaman? Daha önceki konuşmamda söylediğim gibi, "Toprak bizim oralarda namustur. Biz devlete olan bütün görevlerimizi yapıyoruz; `askere' dediğiniz zaman biz gidiyoruz, `vergi verilecek' dediğiniz zaman biz veriyoruz. Bütün işleri biz yapmamıza rağmen Sayın Başbakan ve sayın bakanlar bizim bir derdimizi dinlemiyor." diyorlar. Biraz önce söylediler, Antalya'da, Orman ve Su İşleri Bakanı bu gariban vatandaşı azarlamasını biliyor. Ama buradan açık yüreklilikle söylüyorum, Türkiye'nin kanunlarına, asgari şartlarına bu kadar uyan vatandaşları dinlemeyeceksiniz ama ne yazık ki bebek katiliyle, teröristbaşıyla, eroin kaçakçısıyla konuşma yapacaksınız ve pazarlık yapacaksınız, bunu bu millet affetmez sayın milletvekilleri. Bu millet görevlerini yaparken, askere giderken, devletin bütün dediklerini uygularken yapmayacaksınız ama teröristbaşıyla pazarlığı, ona imkân sağlamayı içinize sindireceksiniz; bu, kabul edilebilir bir olay ve yaklaşım değildir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SEYFETTİN YILMAZ (Devamla) - Emin olun, yüzde 50 çoğunluğunuza güvenmeyin, bu millet size gereken dersi verecektir.

Saygılarımla. (MHP sıralarından alkışlar)