| Konu: | (10/4413, 10/4430, 10/4431, 10/4432, 10/4433, 10/4434, 10/4435, 10/4436, 10/4437, 10/4438) No.lu Başta Marmara Denizi Olmak Üzere Denizlerimizdeki Müsilaj Sorununun Sebeplerinin Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu Raporu Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 87 |
| Tarih: | 27.04.2022 |
AK PARTİ GRUBU ADINA MUSTAFA CANBEY (Balıkesir) - Saygıdeğer Başkan, Gazi Meclisimizin değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi, aziz milletimizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Müsilaj Sorununu Araştırma Komisyonu Raporu üzerine AK PARTİ Grubumuz adına söz almış bulunuyorum. Komisyon çalışmalarımız sonucu hazırlamış olduğumuz raporumuzda olabildiğince kapsayıcı olmasını gözeterek genel resmi çekmeyi amaçladık. Hâlihazırda bakanlıklar düzeyinde yürüttüğümüz çalışmaları ve bu süreçleri ele alarak detaylı bir değerlendirmeye tabi tuttuk. Akabinde ise bu değerlendirmeler doğrultusunda uygulamaya dair önerileri belirli bir sistematik içerisinde vermeye gayret ettik.
Değerli milletvekilleri, Marmara Denizi için en önemli baskı unsuru kıyı bölgelerde denize verilen atık su giderleridir. Bu atık su debisinin büyük bir çoğunluğunu da kentsel atık sular oluşturmaktadır. Marmara Denizi havzasında 287 adet evsel ve kentsel atık su arıtma tesisi bulunmakta olup bu tesislerle havzada bulunan belediye nüfusunun yaklaşık yüzde 98'ine arıtma hizmeti verilmektedir. Ancak yapılan hesaplamalara göre yalnızca fiziksel arıtma yapıları deşarj edilen atık su oranı, büyük oranda İstanbul kaynaklı olmak üzere maalesef çok yüksek bir orandadır. Bu noktada İstanbul Büyükşehir Belediyesinin geçmiş dönemde projeleri tamamlanmış ve yapım aşamasına getirilmiş bazı ileri arıtma tesislerini komik gerekçelerle iptal edip temel atmama töreni gibi düzenlemesini de dikkatlerinize sunuyorum.
Bu olumsuz tabloyu değiştirmek adına Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız koordinasyonunda çalışmalar hızla sürdürülmektedir. Marmara Denizi özelinde Marmara Deniz Havzası Eylem Planı Kapsamında Deşarj Standartlarında Kısıtlama Genelgesi 22/06/2021 tarihinde yayımlanmıştır. Genelgeyle, Marmara Denizi hidrolojik havzasında yer alan illerde, sanayi ve evsel atık su arıtma tesisleri için kirliliğin göstergesi olan kimyasal oksijen ihtiyacı parametresinde kentsel atık sularda yüzde 20, endüstriyel atık sularda ise yüzde 50'ye varan kısıtlamalar getirilmiştir. Bununla birlikte, genelgeyle değiştirilen şartlara uyum için süreler belirlenerek iş termin planları alınmıştır. Yani özetle, söz konusu genelgede verilen işler ve süreler tamamlandığında fiziksel arıtma oranını çok büyük bir oranda azaltmış ve ileri biyolojik arıtmayı dönüştürmüş olacağız.
Kentsel atık su kaynaklı kirliliğin önlenebilmesi için ileri biyolojik arıtma tesislerinin yapımı ve işletilmesi noktasında mahallî idarelere şüphesiz önemli görevler düşmektedir. Bu noktada, seçim bölgem olması hasebiyle yakinen bildiğim için ifade ediyorum: Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaremiz, azot-fosfor giderim ünitelerinin iyileştirilmesi, sürekli izleme ve takip sistemlerinin kurulması ve proseslerin ileri biyolojik atık su arıtma tesisine dönüştürülmesi ve yenilerinin yapılması hususunda öncü bir rol oynamaktadır. Şu an 14'ü ileri biyolojik olmak üzere 32 adet atık su arıtma tesisiyle 1 milyon 317 bin nüfusa hizmet veren Balıkesir Büyükşehir Belediyemiz, yapımı devam eden ve sona yaklaşan projeler 2024 yılı itibarıyla tamamlandığında 24'ü ileri biyolojik olmak üzere 44 adet atık su arıtma tesisiyle 2 milyon 436 bin kişiye -ki bu bizim nüfusumuzun epey üzerindedir- hizmet verir durumda olacaktır. Bu noktada, yaptığı başarılı çalışmalar nedeniyle Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Yücel Yılmaz'a da teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; su kirliliğinin bir diğer nedeni yayılı kirliliktir yani tarımsal faaliyetlerden kaynaklanmaktadır. Ülkemizdeki bitkisel üretimin yüzde 7,5'i; hayvansal üretimin ise yüzde 4,5'i Marmara Denizi'ne kıyısı olan illerimizde gerçekleştirilmektedir. Tarım ve Orman Bakanlığımız tarımsal kaynaklı kirliliği önlemeye yönelik olarak Tarımsal Kaynaklı Nitrat Kirliliğine Karşı Suların Korunması Yönetmeliği'nin yayınlanması ve nitrat bilgi sisteminin oluşturulması, iyi tarım uygulamaları kodunun yayınlanması ve destekleme ödemeleri, nitrata hassas bölgelerin belirlenmesi ve bölgelere özgü eylem planlarının hazırlanması gibi pek çok tedbiri hayata geçirmiş durumdadır.
Raporumuzda da görüleceği üzere, ülkemizde müsilaj ve diğer deniz kirliliği kaynaklarıyla mücadele, müsilajın görünür hâle gelmesiyle başlamış bir süreç değildir. Atık su arıtma tesislerinin sayısının ve niteliklerinin artırılması çalışmaları, başta Marmara Denizi olmak üzere denizlerimizde yürütülen araştırma ve inceleme çalışmaları, örneğin MARMOD Projesi, sıfır atık projeleri, deniz gözlem ve izleme sistemleri gibi diğer pek çok çalışma, denizlerimizin korunmasına yönelik önemli çevre projeleridir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
MUSTAFA CANBEY (Devamla) - Teşekkür ederim Başkanım.
Yürütülen bu çalışmalara ilişkin detaylı ve güncel bilgiler raporumuzda yer almaktadır.
Değerli milletvekilleri, sözlerime son verirken yeterli atık su arıtma tesisi bulunmayan mahallî idare kalmaması adına, söz konusu tesislerin yapımını hızlandırıcı gerekli düzenlemeleri burada hep birlikte yasalaştırmamızın önemini hatırlatıyor, raporumuzun hayırlara vesile olmasını temenni ediyor, Gazi Meclisimizi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum ve tüm İslam âleminin de Kadir Gecesi'ni tebrik ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)