GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:61
Tarih:03.03.2022

SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU BAŞKANI ZİYA ALTUNYALDIZ (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Nükleer Düzenleme Kurumuyla ilgili kanun teklifimizin geneli ve detayıyla ilgili sizlere kısaca bilgi arz edeceğim.

Genel Kurulumuzda bugün görüşmelerine başladığımız kanun teklifiyle nükleer enerji ve iyonlaştırıcı radyasyona ilişkin faaliyetlerin yürütülmesinde esas alınacak temel ilkeler belirlenmiştir. Bu ilkelerin belirlenmesinde değerli arkadaşlar, ülkemizin de Avrupa Birliğine uyum süreci kapsamında uygulamakta olduğu Avrupa Birliği 2013/59 Euratom İyonlaştırıcı Radyasyonun Neden Olduğu Tehlikelere Karşı Temel Korunma Standartları Direktifi, Nükleer Güvenlik Sözleşmesi, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması ve Nükleer Denemelerin Kapsamlı Yasaklanması Antlaşması gibi uluslararası düzenlemeler kapsamlı bir şekilde irdelenmiş, analiz edilmiş ve dikkate alınmıştır.

Teklifte, ülkemizin taraf olduğu Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı tarafından oluşturulan ve uluslararası terminolojide "güvenlik", "emniyet" ve "nükleer güvence" kavramları özel olarak tanımlanmış ve kapsamları da yine detaylı bir şekilde belirlenmiştir.

Öte yandan değerli arkadaşlar, 1961 yılından bu yana taraf olduğumuz 1960 tarihli Paris Sözleşmesi'ni değiştiren 2004 Protokolü Ocak 2022 itibarıyla ülkemizde ve dünyada yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Yüce Meclisimizde görüşülerek onaylanması uygun bulunan ve kanunlaşarak iç hukuk hükmü hâline gelen 2004 Protokolü'yle önemli ölçüde değişikliğe uğrayan Paris Sözleşmesi, bazı hususlarda, iç hukukta düzenleme yapma konusunda, kendisine taraf olan devletlere birtakım yükümlülükler getirmekte, birtakım hususlarda da takdir yetkisi bırakmaktadır. İşte bu getirilen yükümlülükler ve takdir yetkisi kurumlarımızca detaylı bir şekilde analiz edilmiş ve bugün Genel Kurulumuzda görüşülecek olan kanun teklifine, daha doğrusu görüşülmeye başlanan ve maddelerine geçtiğimiz kanun teklifinde, ayrıca, nükleer hadiselerden kaynaklanan "Nükleer Zararlara İlişkin Hukuki Sorumluluk" bölümüne yer verilerek 2004 Protokolü'yle taraf devletlere getirilen yükümlülüklerin yerine getirilmesi ve iç hukukta takdir yetkisi verilen hususların düzenlenmesi ayrıca detaylı bir şekilde sağlanmıştır.

Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi, nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla, güvenli ve emniyetli bir şekilde üretilmesini sağlamak ve iyonlaştırıcı radyasyona ilişkin faaliyetlerde düzenleyici kontrolü tesis etmek için bu alanda düzenleme yapma, yetkilendirme, denetleme ve yaptırım uygulama yetkilerine sahip kurum olan Nükleer Düzenleme Kurumunun görev, yetki ve sorumluluklarını belirlemektedir.

Değerli arkadaşlar, dünkü konuşmamda da ifade etmiştim. Esasen ülkemizin nükleerle başlayan 1956'daki hikâyesi bugünlere gelmiş ve bugün itibarıyla Nükleer Düzenleme Kurumu, bahsetmiş olduğum özellikle yetkilendirme, düzenleme, sigortalama ve emniyete alma gibi farklı kabiliyetleri ülkemize kazandırma ve bu alanda başta insan kaynakları olmak üzere teknolojik gelişmelerin de ülkemizi bir anlamda sahibi yapma konusunda önemli çalışmalara ipucu olarak, daha doğrusu imkân sağlamış olacaktır.

İlaveten, bu teklif, değerli arkadaşlar, az önce bahsini ettiğim gibi, nükleer enerji alanında hukuki sorumluluğa ve radyoaktif atıklara ilişkin ilke ve kurallar gibi ülkemiz açısından son derece önemli hususları kanun seviyesinde düzenleyen önemli bir düzenleme olarak inşallah, milletimize, ülkemize kazandırılacaktır.

Bu teklifin görüşülmesi açısından değerli arkadaşlar, birkaç hususu da özellikle zikretmek istiyorum. Yetkilendirmeden neyi kastediyoruz? Teklifle, nükleer enerji ve iyonlaştırıcı radyasyona ilişkin faaliyetlerin koruma bildiriminde bulunulmadan veya Kurumdan yetki alınmadan yürütülemeyeceği hükme bağlanmıştır. Bu kapsamda, Kurum tarafından bahse konu faaliyetlerin yürütülmesine yönelik olarak verilecek yetki ve lisans belirlenmiş; bunun yanı sıra, bir yetki türü olarak sayılmayan onay müessesesi ile nükleer tesisler, radyasyon tesisleri ve radyoaktif atıkların kurulacağı sahanın Kurum onayına tabi olacağı gibi hususlar detaylı bir şekilde düzenlenmiştir. Konuşmalarımızda bahsetmiş olduğumuz, özellikle yetkilendirme kapsamını bu şekilde, daha detaylı bir şekilde siz değerli milletvekillerimize izah etmek istedim.

Denetimden neyi kastediyoruz değerli arkadaşlar? Denetimle de Kurum tarafından yürütülecek denetim ve yerinde inceleme faaliyetlerinin çerçevesi çizilmiştir. Kurum denetçilerinin ve Kurum tarafından denetime eşlik etme veya yerinde inceleme yapmak üzere görevlendirilen veya hizmete alınan kişilerin yetki ve sorumlulukları belirlenmiş, lisans verilen nükleer tesislerin ve radyoaktif atık tesislerinin sahalarında yapılacak yapıların denetiminin Kurum tarafından gerçekleştirileceği düzenlenmiş ve hükme bağlanmıştır. Teklif, ayrıca, Nükleer Güvenlik Sözleşmesi'nin 9'uncu maddesinde düzenlenen nükleer tesisin güvenliği için asıl sorumluluğun yetkilendirilen kişide olması hasebiyle, bahse konu muafiyetin kanun teklifi marifetiyle sağlanmasını önemsemiş ve bu hususu da ayrıca düzenlemiştir.

Özellikle genele ilişkin görüşmelerde konuşmacı arkadaşlarımızın gündeme getirdiği radyoaktif atıklarla ilgili de sizlere kısaca bilgi arz etmek istiyorum. Değerli arkadaşlar, teklifle radyoaktif atıklara ve kullanılmış yakıtlara ilişkin hükümler ihdas edilmiştir malumunuz. Türkiye Cumhuriyeti egemenlik alanı dışında yürütülen bir faaliyet sırasında ortaya çıkmış olan radyoaktif atıkların Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisine sokulması yasaklanmış yani bunlar yasaklanmış faaliyet kapsamına alınmış, ortaya çıkan kullanılmış yakıtların veya bertarafı hariç radyoaktif atıkların yönetiminde tüm sorumluluğun faaliyet için yetkilendirilen kişiye ait olduğu hüküm altına alınmıştır. Türkiye Cumhuriyeti egemenlik alanında yapılan faaliyetler neticesinde ortaya çıkan radyoaktif atıkların bertarafında ise Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu yani TENMAK yetkili kılınmıştır.

Bir de zaman zaman, arkadaşlarımız şu anda nükleer alanlarla ilgili ya da kurulacak tesislerle ilgili hukuki sorumlulukların nasıl düzenlendiği ve çerçevesinin ne olduğuna dair hususları dile getirmiştir. Buna ilişkin de kısaca bir bilgi arz etmek istiyorum değerli arkadaşlar. Teklifle, tarafı olduğumuz nükleer enerji sahasında hukuki mesuliyete dair sözleşmeye yani Paris Sözleşmesi'ne 2004 Protokolü'yle gelen değişikliklere paralel olarak nükleer enerji alanında hukuki sorumluluk rejimine ilişkin düzenlemelere de yer verilmiştir. Nükleer santral işletenin nükleer tesisinde ya da nükleer maddelerin taşınması esnasında meydana gelen bir nükleer hadiseden kaynaklanan zararlardan kendisinin, personelinin ve tesisle ilgili teknoloji, mal ve hizmet sağlayanların herhangi bir kusurunun olup olmadığına bakılmaksızın -buranın özellikle altını çizmek istiyorum- ortaya çıkan husustan yani nükleer sahada ortaya çıkan husustan mal ve hizmet sağlayıcının, personelin herhangi bir kusurunun olup olmadığına bakılmaksızın ve münhasıran sorumlu olacağı esas miktar ve zaman bakımından belirli sınırlar dâhilinde tutularak bu alan çok net bir şekilde düzenlemeye tabi tutulmuştur.

Sorumluluğun sigorta veya diğer mali güvencelerle teminat altına alınması zorunlu bir şekilde düzenlenmiş ve bu husus şüpheye ve yoruma mahal bırakmayacak kadar açıklığa kavuşturulmuştur. Kanun hükümleri kaleme alınırken, ayrıca, ülkemiz iç hukukundaki bir kanun hükmünde olan Paris Sözleşmesi'nin ve 2004 Protokolü'nün kurduğu hukuki sorumluluk rejimindeki norm ve ilkelere bütünüyle sadık kalınmış, Paris Sözleşmesi'nin iç hukukta düzenleme bakımından takdir yetkisi bıraktığı hususlar ise ayrıca düzenlenmiştir.

Değerli arkadaşlar, bütün bu kapsamda ifade ettiğim gibi, ülkemizde nükleer enerji ve Nükleer Düzenleme Kurumu alanında yapılmış olan bu düzenlemeyi bir taraftan nükleer alanın barışçıl amaçlarla düzenlenmesi, diğer taraftan da özellikle son dönemde Avrupa Birliği Komisyonunun da "yeşil enerji" olarak kabul ettiği nükleer enerjinin ülkemize güvenli ve sürdürülebilir bir şekilde kazandırılması amacıyla, ayrıca emisyonla mücadelede bize sağlayacağı önemli avantajlar nedeniyle huzurlarınıza getirdik.

Teşekkür ediyorum, saygılarımı sunuyorum.