GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İstanbul Milletvekili Numan Kurtulmuş'un 281 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 282 sıra sayılı 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin tümü üzerinde AK PARTİ Grubu adına yaptığı konuşması sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması
Yasama Yılı:5
Birleşim:39
Tarih:17.12.2021

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Sayın Kurtulmuş, ben şunu söyledim: "Türkiye'nin tarihsel olarak yönü Batı olmuştur. Şimdi, Erdoğan Türkiye'nin önüne Çin modelini koyuyor bu kadar yıldan sonra. "Bunu kabul etmiyoruz." dedim, bunu eleştiriyorum; siz diyorsunuz ki: "Türkiye'nin yönü ne Batı'dır ne Doğu'dur."

Sayın Kurtulmuş, Sayın AK PARTİ Grubu, 17 Aralık 2004 tarihinde Sayın Erdoğan Brüksel'de müzakere takvimi aldığı zaman, Avrupa Birliğiyle 2005 yılında müzakereler başladığı zaman Türkiye Avrupa Birliği tam üyeliği yolunda gitmiyor muydu? Siz bunu ret mi ediyorsunuz? Demek ki şunu anladım: AK PARTİ Grubunun Avrupa Birliğine tam üyelik gibi bir derdi yok; bunu itiraf ettiğiniz için teşekkür ediyorum.

İkincisi: Cumhuriyet bir modernleşme projesidir, bir modernleşme projesidir. Bu modernleşme, köklerini 19'uncu yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu'nun modernleşmesinden alır. II. Mahmut, Abdülmecit, Abdülaziz, II. Abdülhamit; bunların hepsi yenilikçi padişahlardır, Batı'nın eğitim kurumlarını almışlardır, Batı'nın teknolojisini almışlardır. Örnek verdim: Mehmet Akif, Türk gençliğini idealize ettiği Asım'ın kişiliğinde Asım'ı Berlin'e fen bilimleri öğrenmeye gönderir. Batı'nın fen bilimlerini, bilimini, teknolojisini almaya niye karşı çıkıyorsunuz, niye karşı çıkıyorsunuz?

Ayrıca, size bir şeyi tavsiye edeceğim: 1856 Paris Antlaşması'nı bir okuyun; Rusya ile Kırım Savaşı'nı kazanan Osmanlı İmparatorluğu, İngiltere ve Fransa arasında imzalanmıştır. "Madde 2: Osmanlı İmparatorluğu Avrupa devletler topluluğunun bir üyesi olacak, toprak bütünlüğü ve bağımsızlığı Avrupa devletler topluluğunun ortak garantisi altında olacaktır."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Tamamlıyorum Sayın Başkan.

Yani Osmanlı İmparatorluğu dahi, 1856 yılında, Türkiye'nin Avrupa devletler topluluğunun bir üyesi olduğunu kabul etmiş ama sizi anlıyorum; Sayın Erdoğan bir dönem -Başbakanken söyledi, Cumhurbaşkanıyken söyledi; bir süredir söylemiyor- şunları söyledi: "İnsanımıza iki yüzyıldır bir istikamet dayatılıyor." İki yüzyıl öncesi, 1808, tam da II. Mahmut'un iktidara, padişahlığa geldiği yıldır; yenileşme hareketleri o zaman başlar. Siz, bunun öncesindeki o geri kaldığımız dönemi hedefliyorsunuz, yenilikçi padişahlara bile tahammülünüz yok.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkan, bitiriyorum.

BAŞKAN - Ne kaldı?

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Meclis Başkan Vekilleri de sizin gibi yapsa mutlu oluruz.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Bütçe konuşmasında hiç ek süre istemedim, ona mahsuben ek süre verirseniz memnun olurum.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Muhasebeci olunca mahsuplaşmayı biliyor.

BAŞKAN - Peki, son.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (Devamla) - Pardon, burada saniyeyi göremedim, o nedenle kusura bakmayın.

Çok teşekkür ederim Sayın Başkan.

Çin'le ilgili bir şey de eksik kaldı, onu da tamamlayayım. Bakın, ucuz emek istiyorsunuz; bu doların buralara çıkması tesadüf değil, arzu edilmiş bir şeydir. Türkiye'de emek ucuzlasın... 4.250 liralık asgari ücret de emeği yukarı taşımıyor, Türkiye'de emek maliyeti hâlâ ucuz. Problem nerede biliyor musunuz? Teknoloji yoğun ürün üretemiyoruz; işte, eğitime, teknolojiye, bilime yatırım yapsaydık Türkiye asgari ücreti tartışıyor olmaktan çıkacaktı.

Teşekkür ediyorum.

Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)