| Konu: | YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI TEŞKİLATI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 60 |
| Tarih: | 31.01.2013 |
TOLGA ÇANDAR (Muğla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu'nda yapılacak olan değişikliğe bir madde eklenerek bu kurulacak olan üniversitenin bünyesinde bir de güzel sanatlar fakültesi olmasıyla ilgili verdiğim önerge üzerinde konuşmak üzere söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Diyarbakır, bugün insanların kafalarında ne oluşuyor, "Diyarbakır" deyince insanların aklına ne geliyor, gözünün önüne ne geliyor bilmiyorum ancak "Diyarbakır" deyince benim gözümün önüne çağdaş bir kent geliyor. Benim gittiğim yıllarda Diyarbakır'a gittiğim yıllarda, verdiğim konserleri tıklım tıklım dolan, gelen insanların tepkileriyle tam bir çağdaş kent görünümünde olan Türkiye'nin seçkin kentlerinden birisi, gözümün önüne bu geldi. Böyle bir kentte ek bir üniversite açılmasına ilişkin bir kanun üzerinde konuşuyoruz. Ben de bir sanat geçmişi, sanatçı geçmişi olan birisi olarak böyle bir üniversiteye bir güzel sanatlar fakültesinin yakışacağını düşündüğüm için böyle bir önerge verdim.
Diyarbakır çok değerli sanatçılar yetiştirdi. Söz gelimi, aynı zamanda benim çok yakın dostum rahmetli Veysel Öngören, ağabeyi Vasıf Öngören, "Asiye Nasıl Kurtulur"
Efendime söyleyeyim, Cahit Sıtkı Tarancı, Diyarbakır'ın hepimizce bilinen çok önemli isimlerinden, şairimiz.
Esma Ocak, aynı zamanda çok sevgili dostum, rahmetli.
Bedri Ayseli?
Aklıma gelen, şimdi not ettiğim isimler ve soyadını Yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün koyduğu Celal Güzelses? Bunlar Diyarbakır'ın kültür yüzleri.
Kültürler arasındaki ilişkiyi sağlayanlar sanatçılardır. Kültürler arasındaki barışı sağlayan da sanatçılardır. Bilim ve sanat? Kurulacak böyle bir üniversitede güzel sanatlar fakültesi açılması bölgenin kültürel gelişmesi açısından ülkemize sağlayacağı, barışa sağlayacağı katkı açısından da son derece önemli olacaktır. Sonuçta, bu her zamanki tabloyla karşılaşacağımızı zannettiğim için söylüyorum, açılacak olan bu üniversitede kurulacak olan bu güzel sanatlar fakültesiyle de, toprakları gencecik Anadolu çocuklarının kanlarıyla sulanmış olan bu bölgenin kültürünün yeşermesine neden olacaktı, gelişmesine neden olacaktı, çağdaş Türk kültür ve sanatının yaratımına, çağdaş Anadolu kültür ve sanatının yaratımına katkıda bulunacaktı, böyle bir üniversitenin içinde böyle bir fakültenin düşünülmemiş olması enteresan.
Bu arada, yeri gelmişken, Komisyon döneminde birlikte çalıştığımız, Komisyonumuzun Başkanı Sayın Nabi Avcı'ya yeni görevinde başarılar diliyoruz. Umarım nasıl ağır bir görev üstlendiğini fark edecek kadar zaman geçmiştir.
Bölgemden çok sayıda telefon alırım, çok sayıda talep gelir ancak biz bakanlıklara giremeyiz. Cumhuriyet Halk Partisi milletvekilleri, bakanlara ulaşamayız, bakanlıklara giremeyiz, müsteşarlar telefonumuza çıkmaz. Umarım, Millî Eğitim Bakanlığı, sizin döneminizde bunları bize yaşatmaz.
Bölgemizde arkadaşlar dediler ki: "Diyarbakır'dan kasabalara çift yol oldu." Çok tebrik ediyorum, olması gereken de bu. Bölgeler arasında denge tabii ki çok önemli ama bir de gelsinler Muğla'nın yollarının görsünler. Yani siz şanslısınız, demek ki bizden daha mı iyi çalışıyor iktidar milletvekilleri onu bilmiyorum ama gelin, Muğla'nın yollarına, o "tatil cenneti" dediğimiz Muğla'nın yollarına bir bakın. Milas-İzmir arasında yapılan yolların istimlakini üç yıl geçmesine rağmen daha ödeyemediniz. Altı ay oldu, bir yağmurda bozulan yolları -ben inşaat mühendisiyim- çöken yolları görünüz. Diyarbakır çift yollarını yapmış ve aslanlar gibi o yollardan gidiyorsanız, vallahi çok şanslısınız, kıymetini bilin derim.
Şu anda bizi üniversiteler izliyorlar. Biraz önce açık öğretim fakültesi öğrencileri şey yaptı. "Bütünleme sınavlarını neden kaldırıyorsunuz?" diye soruyor -hakikaten- açık öğretim öğrencileri. "YÖK'ün aksi yönde kararı olmasına rağmen buna neden uyulmuyor? Bizim kazanılmış haklarımız neden iade edilmiyor?" Umarım, Sayın Bakan, Bakanlığınız döneminde bunlar da?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
TOLGA ÇANDAR (Devamla) - ?bir çözüme kavuşur.
Peki, teşekkür ediyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Çandar.