| Konu: | YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI TEŞKİLATI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 60 |
| Tarih: | 31.01.2013 |
MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 329 sıra sayılı Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile ilgili söz aldım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Bilindiği üzere, ülkemizde, 103 tane devlet üniversitesi, 65 tane vakıf üniversitesi, 7 tane vakıf meslek yüksekokulu, 13 diğer yükseköğretim kurumu bulunmaktadır. Güneydoğu'da ise sadece 2 tane vakıf üniversitesi vardır; Gaziantep'te Zirve ve Hasan Kalyoncu Üniversiteleri.
Uluslararası rekabete katılmak ve geçmişte kaybedilen yılları telafi etmek için çok sayıda üniversiteye ihtiyaç vardır. Bu nedenle vakıf ve özel üniversitelerin teşvik edilmesi geç kalmış bir gerekliliktir.
Üniversiteler bulundukları şehirlere bilgi, eğitim, insan kaynakları, iş ve sosyal hizmetler konularında ciddi katkı sağlamaktadır. Üniversiteler şehrin ve bölgenin ekonomik ve sosyal kalkınmasına doğrudan katkı sağlamaktadır. Üniversiteler yüksek düzeyde eğitim ve öğretim yaparak seçkin kadrolar yetiştiren bilimsel ve teknolojik araştırmalar yapan ve araştırma sonuçlarını toplum yararına sunarak sosyal ve ekonomik kalkınmaya hizmet eden kuruluşlardır.
Üniversitelerin ülkemizin ihtiyaç duyduğu insan gücünü yetiştiren, araştırma yaparak bilim ve teknoloji üreten, toplumsal gelişmeye önderlik eden, bilimsel yöntemlerle meselelere çözüm üreten ve dünya üniversiteleriyle yarışan eğitim kurumları hâline gelmesi esas alınmıştır.
Diyarbakır'da Dicle Üniversitesi ve kurulması planlanan Selahaddin Eyyubi Üniversitesiyle birlikte, TOBB ETÜ'nün Diyarbakır'a bu yıl açmayı planladığı fakültelerle Diyarbakır artık bir üniversite şehri olma yolunda önemli bir mesafe katedecektir. Selahaddin Eyyubi Üniversitesi İhtiyat, Eğitim, Kültür ve Sağlık Vakfı tarafından kurulmaktadır. Diyarbakır'a yeni üniversitelerin açılması ve Diyarbakır'ın üniversite şehri olması için çaba sarf eden, girişimde bulunan İhtiyat, Eğitim, Kültür ve Sağlık Vakfı yönetimini ve mütevelli heyetini, yine Türkiye Odalar ve Borsalar Eğitim ve Kültür Vakfı yönetimini ve mütevelli heyetini bu girişimlerinden dolayı kutluyor, kendilerine ve tüm emeği geçenlere teşekkür ediyor, bundan sonra kurulacak üniversitelere de örnek teşkil etmesini diliyoruz.
Selahaddin Eyyubi Üniversitesi öncelikle, bölgemize yararlı hizmetler sunacak, çağdaş eğitime katkı sağlayacak, toplumsal yapıda ve sanayide istihdama yönelik nitelikli eleman yetiştirilmesinde önemli bir rol üstlenecektir. Artık, Diyarbakır'da daha büyük üretim kapasitesine sahip, büyük yatırımlara ihtiyaç vardır. Diyarbakır sanayisini ancak teknik bilgi sahibi, uzman kişiler kalkındırabilir. Diyarbakır sanayisinin iş yapma kapasitesini artıracak, yapacağı araştırma ve atılımlarla dünya ile rekabet edebilecek konuma gelme noktasında sanayicimizin önünü açacaktır. Giderek küreselleşen dünyamızda insan hareketliliği kaçınılmaz ve aslında arzu edilen bir durumdur. Bir ayağı ülkesinde, diğer ayağı dünyanın her yerinde olan nitelikli gençler ülkesine ve insanlığa büyük katkı sunacaktır. Gençlerin oluşturduğu bir insan kaynağı nitelik kazandırılabilirse sahip olan ülke için stratejik, ekonomik ve sosyal bakımdan en önemli güç kaynağını oluşturur, aksi durumda işsizliğin ve sosyal problemlerin en büyük kaynağıdır. Ayrıca günümüzde işsizliğin ya da bir başka deyişle mesleksizliğin toplumlar için en önemli ekonomik ve sosyal bir tehdit oluşturduğu gerçeğinden yola çıkılırsa, eğitilmiş gençler etkin ve katma değeri yüksek bir beşerî sermaye olarak değerlendirilebilir.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve Diyarbakır ülkemizin genç nüfusu bakımından en yoğun olan bölgesidir. Buna karşın, sunulan eğitim ve istihdam imkânlarının nitelik ve niceliği bakımından yeterli bir bölge olduğu söylenemez.
Değerli arkadaşlar, bilindiği gibi, Diyarbakır nüfus bakımından Türkiye'nin en büyük ilk 10 vilayeti arasındadır 1 milyon 590 bin nüfusuyla. Şehir merkezi nüfusu 850 bin olup Güneydoğu'nun 2'nci büyük kentidir, nüfus artış hızı ise Türkiye'nin nüfus artış hızının 2 mislidir. Yani Türkiye'nin nüfus artış hızı yüzde 1,3, Diyarbakır'ın nüfus artış hızı ise 2,7'dir. Nüfusun yüzde 53'ü 20 yaşın dibindedir. Böylesine genç bir nüfusa sahip bir kentte üniversitenin önemi çok büyüktür.
Değerli arkadaşlar, Osmanlı döneminde beş yüz yıl boyunca İstanbul, Edirne ve Bursa'dan sonra iktisadi anlamda 4'üncü büyük vilayetken Diyarbakır, bugün, cumhuriyetle birlikte, bugüne kadar izlenen politikalar, geri bırakılmışlık, geri kalmışlık ve cumhuriyet hükûmetlerinin izlediği politikalar dolayısıyla maalesef hak etmediği bir noktadadır. Yine, sosyoekonomik gelişmişlik bakımından cumhuriyetin kurulduğu ilk yıllarda Diyarbakır 3'üncü sıradayken, İstanbul ve Bursa'dan sonra 3'üncü sırada yer alırken 2000'li yıllarda 66'ncı sıraya kadar gerilemiştir. Ama bugün 2002 yılında, AK PARTİ'nin iktidara gelmesiyle birlikte bu ihmal edilmişlik, geri bırakılmışlık, geri kalmışlık Diyarbakır'ın kaderi olmaktan çıkmıştır.
Bugün, hepimizin bildiği gibi GAP Eylem Planı hem Türkiye için çok? GAP projesi, Türkiye'nin en büyük entegre projesidir ve bölgenin de kalkınmasını sağlayacak, sorunlarını çözecek en önemli projedir. 2007 yılına kadar GAP'ın enerji ayağı yüzde 97 oranında bitirilmişken, asıl bölge ekonomisini ilgilendirecek olan sulama ayağı yüzde 12'ler seviyesindeydi. 2007 yılında uygulanan GAP Eylem Planı'yla birlikte bugün beş yıl içinde çok önemli mesafeler katedilmiş ve üç yıl sonra da GAP Eylem Planı bitirilerek sadece Diyarbakır'da, Diyarbakır'ın toplam arazisinin yüzde 37'si sulanır duruma gelecektir. Yine GAP'ın sulama projesinin yüzde 33'ü sadece Diyarbakır'dadır ve Diyarbakır'da 1 milyon hektarın üzerinde bir arazi sulanarak 500 bin insana istihdam sağlayacaktır.
Diyarbakır, bölgenin ve Türkiye'nin, hatta Orta Doğu'nun en önemli tekstil merkezi, gıda merkezi, tarım ve tarıma dayalı sanayi merkezi olmaya adaydır. Yine bunun hazırlığıyla ilgili Diyarbakır'da ulaşım yolları, ticaret yollarının yapımıyla ilgili Hükûmetimizin çok önemli çabaları vardır. Diyarbakır çevre yolu, Diyarbakır içinde yapılacak olan 13 tane alt geçit, Diyarbakır-Batman, Diyarbakır-Mardin, Diyarbakır-Silvan, Diyarbakır-Bingöl, Diyarbakır-Elâzığ ve Diyarbakır-Siverek yollarının tamamı çift yol hâline getirilmiş ve geçen yıl bunların tamamı sıcak karışım yapılmak üzere ihalesi yapılmıştır. Bu saydığım hizmetlerin yani Kara Yollarının bu yaptığı hizmetlerinin toplam rakamı 1 katrilyon -eski rakamla 1 katrilyon- gibi çok yüksek bir rakamdır.
Yine, Diyarbakır'ın Havaalanı Projesi ihale edilmiş, 200 trilyonun üzerinde bir rakamla ihale edilmiş, apronu yapılmış, 3 katlı, İstanbul ve Ankara'dan sonra Türkiye'nin en büyük ve en önemli terminal binası Diyarbakır'da yapılmaktadır.
Yine Diyarbakır'ın sağlık merkezi hâline getirilmesiyle ilgili çok büyük bir sağlık kampüsü yapılmakta. Bununla ilgili araştırma hastanesi bitti, diş hastanesi bitmek üzere ve diğer 7 tane hastane de bu kampüs içinde yapılmaktadır.
Yine Diyarbakır'ın kentsel dönüşümüyle, Suriçi'nin tarihî ve kültürel değerlerinin korunmasıyla, restorasyonuyla ilgili, surlarının onarımıyla ilgili çok büyük ödenekler harcanıp bu tarihî değerler ayağa kaldırılmaktadır.
Bütün bu çalışmalar yapılırken üniversitelere ve eğitim kurumlarına çok büyük ihtiyaç duyulmaktadır. Bu amaçla, bu söz konusu vakfın kurduğu bu üniversiteye çok büyük önem biçiyoruz. Geçmişte, Osmanlı döneminden bugüne kadar çok önemli eğitim, iktisadi, bilim ve kültür merkezi olan Diyarbakır eski günlerine bu sayede kavuşacak.
Yine Dicle Üniversitesi, az önce bahsedildiği gibi, benzer üniversitelerden çok az öğrenci kapasitesine sahipken 2005'ten bugüne 12 binden 24 bine çıkarılmıştır, kapasitesi yüzde 100 artırılmıştır.
Yine Selahaddin Eyyubi Üniversitesinin ismi "Selahaddin Eyyubi" ama biz eğer bunu kabul etmezsek, burada onaylamazsak bu ismi de kimse koyamaz, bu üniversiteyi de kimse açamaz.
Az önce Altan Bey'in bahsettiği, yirmi yıl önce kurulan vakıf, söz konusu vakıf bu vakıf değil. Bu, üç yıl önce kurulan bir vakıftır. Başka bir vakıftan bahsediyor, karıştırdı zannedersem. Bu vakıf tamamen üç yıl önce kuruldu, hiçbir iş yapmadı, hiçbir arsası da yok...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET GALİP ENSARİOĞLU (Devamla) - ?sadece üniversite kurmak amacıyla açıldı.
Üniversitenin hayırlı uğurlu olması dileğiyle herkese saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Ensarioğlu.