GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:24
Tarih:30.11.2021

MHP GRUBU ADINA LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Teşekkür ediyorum. Alkışlayan bütün arkadaşlara teşekkür ediyorum.

MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Tutanaklara geçsin efendim.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin birinci bölümü üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisimizi ve ekran başında bizleri izleyen aziz Türk milletini saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, kalkınmanın temel dinamiklerinden biri olan enerji, büyük ölçüde kendi imkânlarımızla temin edemediğimiz ve ithal etmek zorunda kaldığımız önemli bir girdidir. Türkiye'nin enerji talebi büyüyen ekonomisine paralel olarak gelişim göstermektedir. 2000-2020 yılları arasında yıllık elektrik enerjisi talebi dünyada ortalama yüzde 3 artış gösterirken ülkemizde bu oran yaklaşık yüzde 4,5 olarak gerçekleşmiştir. Doğal olarak da bu yüksek talep artışının güvenli bir biçimde karşılanabilmesi enerji politikamızın temel önceliği olmak durumundadır. Enerji üretiminde kullanılabilecek kaynakların çeşitliliği, üretim ve dağıtım sistemlerine yönelik teknolojilerdeki hızlı gelişmeler, kaynak temininin aynı zamanda, uluslararası ilişkiler ve diplomasinin de konusu olması ve enerji tüketiminin olumsuz çevresel etkileri, enerjiyle ilgili değerlendirmelerin çok boyutlu ve çok eksenli bir yaklaşımla ele alınmasını zorunlu kılmakta, bunları dikkate alan millî bir enerji politikası ortaya koymayı gerektirmektedir.

Küresel ölçekte güç dengesi arayışları enerji politikalarını etkilemekte, yaşanan ekonomik ve politik belirsizlikler, enerji ve doğal kaynaklar üzerindeki paylaşım mücadelelerini artırmaktadır. Enerjinin ekonomik boyutunun yanı sıra, siyasi, diplomatik, çevresel ve insani boyutlarının olması uzun vadeli bir enerji stratejisinin hazırlanmasını gerekli kılmaktadır.

Değerli milletvekilleri, özellikle 2017'den itibaren Türkiye'de enerji alanında millî politikalar devreye alınmış ve bu millî politikaların bugün için yansımaları da bir bir gerçekleşmeye başlamıştır. Bakınız, ben, millî politikaların yansımasına geçmeden önce, özellikle enerjinin ithalatımız içerisindeki payının ne kadar yüksek olduğunu ifade etmek için sizlerle birkaç rakamı paylaşmak istiyorum: 2020 yılında toplam ithalatımız 219 milyar 500 milyon dolar olarak gerçekleşirken bu toplam ithalat içerisinde enerjinin payı 28 milyar 900 milyon dolar olmuştur. 2019 yılında ise -yani pandeminin hemen öncesinde ise- ithalat büyüklüğümüz 210 milyar 300 milyon dolar olarak gerçekleşmiş ve bu büyüklük içerisinde enerjiye ayırdığımız bütçe 41 milyar 700 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir.

İşte, ülkemiz, özellikle bu kara deliği kapatma noktasında son yıllarda atağa kalkmış ve geldiğimiz noktada da atılan adımlar sonuç vermeye başlamıştır. Enerjide yakalanan bu ivmenin arkasında hiç şüphesiz, dışa bağımlılığı bir millî güvenlik sorunu olarak gören Enerji Bakanlığı ve kadroları gelmektedir.

Değerli milletvekilleri, gelinen noktada, millî enerji politikalarımızın bugüne yansımalarıyla ilgili sizlere birkaç örnek vermek istiyorum. Enerji ithalatımızın ana kalemlerini oluşturan 3 büyük unsur var, bunlar: Petrol, doğal gaz ve kömür. Özellikle elektrik üretiminde doğal gaz ve kömürden istifade etmekteyiz ancak millî politikaların devreye girmesiyle birlikte elektrik üretiminde doğal gaz ve kömürün payını aşağı çekip kendi yerli ve millî kaynaklarımızın payını yukarı çıkarmayla ilgili çok önemli adımlar atıldı. Bakın, bugün geldiğimiz noktada, "kendi millî kaynaklarımız" dediğimiz; su, rüzgâr, güneş ve jeotermal kaynaklarının toplam elektrik üretimimizdeki payı yüzde 40'ın üzerine çıkmış durumda. Bu, gerçekten ülkemiz için, ülkemiz açısından çok önemli bir gelişmedir. Elektrikle ilgili, özellikle Mersin Akkuyu'daki nükleer enerji santralinin de devreye girmesiyle birlikte çok önemli bir adımı daha atmış, bir eşiği daha atlamış olacağız.

Değerli milletvekilleri, elektrikle ilgili durum buyken petrol konusunda ülkemizde yaşanan gelişmelerle ilgili de birkaç kelime etmek istiyorum. Özellikle, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının ülkemizin enerjide dışa bağımlığını azaltma noktasındaki azim ve kararlılığı sayesinde "gidilmez" "aranmaz" denilen yerlerde petrol arama çalışmaları yapılmakta ve artık sonuç da alınmaya başlanmakta. Günlük petrol üretimimiz 50 bin varilken bugün geldiğimiz noktada, günlük ham petrol üretimimiz 62 bin varil seviyesine ulaşmıştır. Ayrıca, Türkiye Petrolleri sadece Türkiye'de değil, yurt dışında da ham petrol arama faaliyetlerine devam ediyor.

Değerli milletvekilleri, yine, enerjide önemli bir ithalat kalemi olan ve neredeyse yüzde 99 oranında dışa bağımlı olduğumuz doğal gazla ilgili bugün geldiğimiz nokta ise gerçekten tarihî bir noktadır.

Bakınız, doğal gazla ilgili verileri sizlerle paylaşmadan önce şunu ifade etmek istiyorum: Tarih bugün gerçekten Türk milleti için önümüze altın değerinde yeni bir gelişmeyle karşımıza çıkmış durumda. Bir asır önce, Musul ve Kerkük'te kaybettiğimiz o toprak parçası ve altındaki zenginlikleri, tam bir asır sonra, dün kara parçasında kaybettiğimiz o zenginliği bir asır, tam bir asır sonra, bugün denizin derinliklerinde karşımızda görüyoruz. Bakınız, değerli milletvekilleri, doğal gaz ihtiyacımız pandemi öncesi yani 2019 yılında yaklaşık 46 milyar metreküp seviyesindeydi ve bu doğal gaz ihtiyacımızın yüzde 99'u ithaldi. Bunun için Türkiye Cumhuriyet devletinin ayırdığı bütçe ise yaklaşık 12-13 milyar dolar seviyesinde. Her yıl verdiğimiz cari açıkta neredeyse artan bir değişken olan doğal gazda 2017 sonrası ortaya koyulan vizyonla bugün yepyeni bir alana girdik.

Süremin bu son dakikalarında özellikle Karadeniz'de faaliyet gösteren Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı çalışanlarına buradan, Türkiye Büyük Millet Meclisinden selam göndermek istiyorum. Onlar Türk milletinin geleceği için Karadeniz'in açıklarında Türk Bayrağı'nı dalgalandırarak Türk milletinin rızkının mücadelesini veriyor, Allah onların hepsinden razı olsun. (MHP sıralarından alkışlar) Bakın, bir milletvekilinin "hurda" dediği, "hurda" dediği o sondaj gemisinin bugün Türkiye'ye kattığı katkıyı buradan paylaşmak istiyorum. Evet, bir milletvekili Fatih sondaj gemisiyle ilgili "hurda" demişti. O "hurda" dediğiniz gemiyle biz Karadeniz'de tam 11 sondaj çalışması yaptık. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar) O "hurda" dediğiniz gemi... Cumhur İttifakı'nın ortaya koyduğu millî enerjiyle Karadeniz'de Türk devleti artık kendi filosuyla doğal gaz arama çalışmalarına başladı. Peki, bu çalışmalardan az evvel önce ne yapıyorduk? Bakın, Şile'de uluslararası bir doğal gaz arama firmasına bir doğal gaz kuyusu açtırmak için bir günlüğüne 1,5 milyon dolar para veriyorduk. O Şile'deki kuyuyu açmak için o firmaya Türkiye Cumhuriyeti devleti tam 350 milyon dolar para ödedi. Ve 2017'den sonra bu Cumhur İttifakı'nın ortaya koyduğu bu millî heyecan, bu millî güç sayesinde biz artık dedik ki bu iş böyle olmayacak. Peki, ne yapacağız? Kendi gemilerimizi alıp kendi filomuzu kurup derin denizlerde doğal gaz aramalarını artık biz yapacağız dedik. O gün bir milat oldu... (CHP sıralarından gürültüler)

Laf atmayın, durun, dinleyin ya. Laf atmayın ya, bir dinleyin, bir şey anlatıyoruz ya.

METİN NURULLAH SAZAK (Eskişehir) - Dinle, dinle, sonra cevap verirsin.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Devamla) - Devletimizle ilgili, milletimizle ilgili bir şey anlatıyoruz. Burada verdiğimiz rakamlar da doğru rakamlar, benden sonra tutanakları alır...

TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Vatandaş görüyor doğruyu, yanlışı, merak etmeyin ya.

METİN NURULLAH SAZAK (Eskişehir) - Dinle, dinle, lazım olur.

BAŞKAN - Sayın Kaşıkçı, siz Genel Kurula hitaben devam edin.

ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Onu diyenin zihniyeti "hurda".

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Ya, sizin rahatsız olmanız normal zaten, bulunan doğal gazdan rahatsız olmanız normal.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Devamla) - Bakın, değerli arkadaşlar, bu Türk milletinin geleceğiyle ilgili çok önemli bir ayrıntıyı burada sizlerle paylaşıyorum. Dün 350 milyon dolar para verip yabancı uluslararası bir firmaya yaptırdığımız bu sondaj faaliyetini bugün sizin o "hurda" dediğiniz gemilere 35 milyon dolara yaptırıyoruz, onda 1 fiyatına yaptırıyoruz. Bu büyük bir atılım değil mi, bu büyük bir kazanç değil mi? (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Devamla) - Sayın Başkanım, sözlerime son vereceğim. Mavi vatanın derinliklerinde Türk milletinin geleceği saklı, Türk milletinin ekmeği saklı, rızkı saklı. "Mavi vatanda yayılmacı politikalar izliyoruz." diyenlerin inadına mavi vatanın derinliklerindeki Türk milletinin geleceğini sonucu ne olursa olsun oradan çıkartacağız ve milletimizin hizmetine sunacağız. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Gazi Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.