GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:20
Tarih:17.11.2021

KEMAL BÜLBÜL (Antalya) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Öncelikle, hafta sonu Kandıra Hapishanesinde, rehin tutuldukları yerde ziyaret ettiğim önceki dönem Eş Genel Başkanımız Sevgili Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak, Aysel Tuğluk, Nurhayat Altun, Edibe Şahin arkadaşlarımızın sevgi ve saygılarını Türkiye halklarına, demokrasi mücadelecilerine ve kadınlara iletmeyi bir borç biliyorum. (HDP sıralarından alkışlar)

İkinci olarak, bugün toprağa verilen ve demokrasi, eşitlik, özgürlük, adalet mücadelesinde, halkların kardeşliği, eşitliği mücadelesinde sanatıyla bir efsane olan Ahmet Kaya'yı sevgi ve saygıyla anmayı da bir borç biliyorum.

Evet, önceki gün 15 Kasım idi ve 15 Kasım 1937 Evladıkerbelâ'nın darda sır oluşunun yıl dönümüydü. Seyit Rıza'yı ve birlikte idam edilen 7 insanımızı sevgi saygı ve aşkla anıyorum. Pir Seyit Rıza, halkının "Rızo"su; mirasın ve uğruna mücadele ettiğin değerler -eşitlik, özgürlük, adalet- bizim için hâlâ ulaşılması, mücadele edilmesi gereken özlemlerdir ve bu uğurda mücadele ettiğimizi belirtmek isterim. Pir Seyit Rıza'nın ve 7 arkadaşının mezar yeri hâlâ belli değildir. Bu bir mahkeme değildir, bu bir suç örgütüdür. Seyit Rıza ve arkadaşları idam edilirken hukuk işletilmemiş, katliam yapılmıştır.

Bir başka şey değerli arkadaşlar: "Akşam" diye bir gazete var ve bu gazetede yazan bir... Yani nasıl tarif etsek, nasıl ifade etsek bilmiyorum. Ne demiş bu "Hüseyin Besli" diye yazı yazan kişi? Alevi ve Kürtlere yönelik açık bir nefret suçu işlemiş ve nefret suçunda diyor ki: "Alevi ve Kürt olanlar çifte kavrulmuş yalancıdır. Kürt Aleviler makbul değildir." diyor ve yazısına devam ediyor.

Şimdi, be hey çifte yezit! Be hey çifte iblis! Be hey çifte inkârcı! Be hey çifte faşist! Be hey çifte ırkçı! Türkiye'de var olduğu günden bu yana, Baba İshak'tan bu yana eşitliğe, özgürlüğe, adalete, varlığa, birliğe, dirliğe hizmet etmiş Hünkâr Hacı Bektaş'tan Seyit Rıza'ya, Baba Tahir'den Şeyh Bedrettin'e, Torlak Kemal'den Alişer'e kadar, Bese Ana'dan Adile Ana'ya kadar, hakka, hakikate, adalete, eşitliğe, özgürlüğe hizmet eden, bu inanca ve bu inanç mensuplarına bu kadar ucuz dil uzatanlara aslında hakkın ve hakikatin âşıklarının birinin diliyle cevap vermek gerekiyor. Bunlar var ya aha bunlar, bunlar Zülfikar'dan anlar; Kerbelâ'dan beri bu böyledir. Bunlar var ya aha bunlar, bu iblisiekberler Zülfikar'dan anlar. Böyle ikide bir inancımıza, kültürümüze, tarihimize, dilimize, kutsal değerlerimize hakaret edenler, bu gücü bir zamanlar "Cemevi cümbüş evi." diyenlerden alıyorlar; bu gücü bir zamanlar her türlü pervasızlığı yapıp da Madımak katilini affedenlerden ve bu zihniyeti sürdürenlerden alıyorlar.

Biz daha önce de bu kürsüden defalarca söyledik. Biz Aleviler olarak bütün Türkiye halklarıyla -Kürtler, Türkler, Ermeniler, Araplar, Süryaniler, Çerkezler- et ve tırnak gibi değil, kan ve can gibiyiz; Türkiye halklarının kanı ve canıyız; Türkiye halkları bizim kanımız ve canımızdır; Türkmen'den Kürt'e, Arap'tan Ermeni'ye adını sayamadığım kadar halklarla. Biz Türkiye'nin çimentosu değiliz; biz Türkiye'nin hakikati, adaleti, merhameti ve eşitliğin, özgürlüğün mücadelesini yürüten, varlığı, birliği ihdas eden ortak aklıyız. Bu ortak akla hakaret eden herkes insanlığa, eşitliğe, hakka, hakikate karşı suç işlemiştir ve bu suçu, bu adı geçen kişi, bu gazetede işlemiştir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurunuz Sayın Bülbül.

KEMAL BÜLBÜL (Devamla) - Teşekkür ediyorum.

Ve bir kere daha bu suça karşı Daimi Baba'nın nefesiyle cevap vermek istiyorum:

"Kainatın aynasıyım,

Mademki ben bir insanım.

Hakk'ın varlık deryasıyım,

Mademki ben bir insanım

İnsan hakta hak insanda,

Arıyorsan bak insanda.

Çok marifet var insanda,

Mademki ben bir insanım.

Bunca temenni dilekler,

Vız gelir çarkıfelekler.

Bana eğilsin melekler,

Mademki ben bir insanım.

Tevrat'ı yazabilirim,

İncil'i dizebilirim,

Kur'an'ı sezebilirim,

Mademki ben bir insanım.

İlim bende, kelam bende,

On sekiz bin âlem bende,

Yazar levhi kalem bende,

Mademki ben bir insanım.

Daimi'yim, harap benim,

Ayaklarda türap benim.

Aşk ehline şarap benim,

Mademki ben bir insanım."

Biz insanız, muhatabımız insandır, iblislerle muhatap olmayız.

Aşk ile... (HDP sıralarından alkışlar)