ALTAN TAN (Diyarbakır) - Şimdi, değerli arkadaşlar, burada da bir genelleme var. Yani, ben de Sayın Başkan gibi belediyecilik yaptım çok genç yaşlarda. Şimdi, bu kanun maddesinin yarısının mantığını anlamak mümkün, hani bu santrallerle ilgili teknik konularla ilgili düzenlemeleri belediyelerin veya yapı denetim kurumlarının yapması da mümkün değil, anlaması da mümkün değil. Yani, imalat olarak da hacim olarak da kullanılacak malzeme olarak da tamamen ayrı bir şey, bu tamam. Fakat her türlü imarı alıp da işte Türkiye Atom Enerjisi Kurumuna verirseniz orada bir sıkıntı var. Mesela, belediyeler tamamen devre dışı kalıyor; Çevre ve Şehircilik Bakanlığının da görüşü alınıyor. Peki, görüş aldınız ve yapmadınız, bir müeyyide var mı? Benim demek istediğim şu: Kendi teknik konunuzla ilgili olan konularda tamam, yani bunların her türlü projelendirmesi de, takibi de çünkü çok özel imalatlardır bunlar. Zaten belediyelerin de, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının da böyle bir kurumu ve bürokratı yok, yok zaten yani. Ama bir, mesela, bunun, yerleşkenin yerleşim planı. Hani mutlaka bu kadar büyük yerler genellikle bir kampüs şeklinde veya bir site şeklinde değişik isimler veriliyor bunlara, bunun yolları, parkları, bahçesi, sosyal tesisleri, spor yerleri, dinlencesi vesaire vesaire bir sürü şeyi oluyor. Bir, bence belediyelerin görüşünün alınması lazım ama Çevre ve Şehircilik Bakanlığının da bu konularla ilgili onayının alınması lazım hani yerleşkenin vaziyet planıyla ilgili, çevreyle ilişkileriyle ilgili işte doğayla, ekolojiyle vesaire vesaire. Onun ötesinde teknik kısmı ayırabilirsiniz yani o zaten onların işi değil, üçüncü seferdir söylüyorum, bunda bir sorun yok. Dolayısıyla çok genelleme olmuş bana göre. Benim önerim ve teklifim şu: Belediyelerin görüşünün alınması lazım ama bu genel projenin, vaziyet planının ve çevreyle ilişkili olan kısmının Çevre ve Şehircilik Bakanlığının iznine tabi olması lazım, görüşüne değil. Görüşünü aldınız, yapmadınız hiçbir müeyyide yok.

Üçüncü kısımda da, diğer teknik kısım zaten kurumun kendi işidir, ona söylenecek bir söz yok.

Peki, teşekkür ederim.