KOMİSYON KONUŞMASI

NURİ OKUTAN (Isparta) - Efendim, biz, geneli üzerinde konuşurken ifade ettik, bir kez daha vurgulamak isterim. Esasen, bu yasa tasarısı yeni bir şey getirmiyor, mevcut rejim var, herhangi bir ihlalle ilgili, gerek adli suçlarla ilgili gerekse disiplin suçlarıyla ilgili, ihlalle ilgili bir şey olursa gerekli mekanizmalar var, yeni bir şey getirmiyor. Ama ikinci yanılgı şu: Sanki bütün Avrupa ülkelerinde sivil gözetim mekanizmaları varmış gibi bir yaklaşım da doğru değil, böyle bir şey yok. Bu sayılan komisyonların çoğu disiplin mekanizmasının içindedir. Yani, bizde ayrı bir disiplin mekanizması var, idare mahkemesine gidiliyor mesela, orada böyle bir şey yok. O güvenlik, kolluk güçleriyle ilgili bir kısım hususlarda mahkemeye bile gitmiyorsunuz, burası karar veriyor, bu komisyon karar veriyor, dolayısıyla bu komisyonun kararları mahkemeye de götürülemiyor. Yani, orada her ülkede öyle bir sivil gözetim mekanizması işliyor diye bir şey yok. Hadi gidelim, Belçika'da polis uygulamalarına bir bakalım, mültecilerle ilgili işlenen suçlara bir bakalım nasıl yapıyorlar, konuşturmazlar bile. Yani, dolayısıyla, işin bu tarafını da iyi götürmek lazım. Yani, kaş yapacağız derken göz çıkartmayalım. O zaman güvenlik hizmetlerinin etkin bir şekilde ve verimli bir şekilde yürütülmesiyle ilgili dengeyi doğru kurmak icap eder. Yani, gereksiz birtakım tartışmaların içerisine girerken bu sefer güvenlik güçlerinin etkin çalışmasının önüne geçilebilir.

Burada önergemizde de şu var: Madem bu bir yasak savma babında çıkarılıyor -bizim değerlendirmemiz öyle- mecrasından da sapmış durumda, o zaman, genelde de konuştuğum gibi, illerde ve ilçelerde İçişleri Bakanlığı mülki idare amirleri güvenlikten birinci derecede sorumlu insanlardır. Bizim İçişleri Bakanlığı Teşkilat Kanunu'na göre de 5442 sayılı İl İdaresi Kanununa İller İdaresi Genel Müdürlüğü takip eder. Valiler de kaymakamlar da yetkisini oradan alır. O bakımdan, eğer böyle resmî nitelikli bir komisyon olacaksa bu komisyonun içerisine İller İdaresi Genel Müdürlüğünün dâhil edilmesi icap eder. Yani, bu valileri, kaymakamları Emniyet ve Jandarma sınıfından mı sayacağız?

BAŞKAN - Değil.

NURİ OKUTAN (Isparta) - Öyleyse orada bir başka husus var. Bu güvenlik hizmetlerinin aynı zamanda teknik tarafı da vardır yani dışarıdan, sokaktan geçen birisinin gelip burada nasıl yapılmış falan diye değerlendirmesi çoğu vakit doğru sonuçlar doğurmaz. Yani, dolayısıyla bir teknik yönü de vardır güvenlik hizmetlerinin. O bakımdan, bu konuyla öyle ya da böyle ilgili, ilişkili bir meslek grubundan da, tecrübeye, birikime sahip meslek grubundan da insanların olması icap eder. Bu da tam İller İdaresi Genel Müdürlüğünü işaret ediyor bize. Hem sivildir hem de mesleğe de çok uzak değildir. Ayrıca 5442 sayılı Kanun'un, İller İdaresi Kanunu'nun da yürütücüsü ve gözeticisi olma itibarıyla genel müdürün burada yer alması icap eder.

Ceza İşleri Genel Müdürü -burada başsavcılık yapmış milletvekillerimiz de var- adli görevleriyle ilgili bir işlem varsa, hatası varsa onların zaten ayrı bir rejimi var, derhâl işlem yapılabilir. O bakımdan, biz İller İradesi Genel Müdürünün de bu komisyonun içerisinde olmasını öneriyoruz.