KOMİSYON KONUŞMASI

MURAT BAKAN (İzmir) - Sayın Başkan, sayın Komisyon üyesi milletvekili arkadaşlarım, Sayın Bakanım, bürokratlarımız; hoş geldiniz.

Bugün konuştuğumuz konuya girmeden önce aslında içinde yaşadığımız, içinde bulunduğumuz durumda çok sayıda kolluk kuvvetimiz şehit oluyor her gün. Dolayısıyla, onları saygı ve rahmetle anarak konuşmama başlamak istiyorum. Jandarmamız, polisimiz, Sahil Güvenlik Komutanlığı bu göç dolayısıyla çok ciddi çalışmalar yapıyor. Hepsini anarak başlamak istiyorum.

Burada bu konuyu konuşurken bu iş, kolluk kuvvetlerinin özlük haklarından, kolluk kuvvetlerinin çalışma koşullarından bağımsız değil. Bizim bu konunu çıkarırken bir muradımız var, nedir? Kolluk kuvvetlerinin yaptığı, insan hak ve özgürlükleriyle ihlalleri izleyebilmek, bununla ilgili arşiv kayıtlarını tutabilmek ama bunu yaparken bir yandan da kolluk kuvvetlerinin içinde bulunduğu çalışma koşullarını, onların özlük haklarını, fazla mesai yaparak çalıştıkları koşulları, maaş ve diğer konularını, tüm bunları da konuşmak gerekir. Onların sağlıklı ortamda çalışması, bu insan hakları ve özgürlükleri noktasında ihlallerin azalmasına sebep olacaktır. Bu Komisyonun bence ihtisas komisyonu olarak görevlerinden biri de bu olmalı diye düşünüyorum. Millî Savunma Komisyonu bu noktada bir çalışma yapıyor, Türk Silahlı Kuvvetlerinin mensuplarının özlük haklarıyla ilgili. Bizim de İçişleri Komisyonu, ihtisas komisyonu olarak bu tip bir çalışma yapıp Bakanlığımıza sunup uzlaşı içinde buradan kolluk kuvvetlerinin özlük haklarıyla ilgili, çalışma koşullarıyla ilgili konuları çıkarmamız gerekir diye düşünüyorum.

Biz bu Komisyon kurulduktan sonra Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak Sayın İçişleri Komisyon Başkanımızı ziyaret ettik ve orada şunu söyledik: Bu ülkede şu an ciddi bir kutuplaşma, kamplaşma var. Biz buraya, Parlamentoya, bu ülkeye, bu vatana hizmet etmek için geldik. Dolayısıyla, biz bu uzlaşmayı kendi Komisyonumuzdan başlayarak sağlayabiliriz. Her konuyu birlikte konuşup müzakere etmeli ve Komisyondan oy birliğiyle geçirebilmeliyiz. Biz bu anlayışla bu Komisyonda yer alıyoruz. Burada da biz bu anlayışla yer alıyoruz. Dolayısıyla, burada bulunan bütün Komisyon üyelerinin müştereken ortaya koyacağı bir iradeyle çıkacak kanun tasarılarının en uygun şekliyle, Mecliste de çok fazla önerge verilmesine lüzum kalmadan çıkarılabiliyor olması lazım. Bu işin de olgunlaşacağı yer burası.

Komisyonun oluşumu en önemli konu. Sadece bu kurumla ilgili değil, bundan önceki konularda da Mecliste en çok konuştuğumuz İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ve diğer kurumlarda da idarenin mutlak bir sürece dâhil olma, yürütmenin tüm üyeleri belirleme anlayışı olduğunu görüyoruz. Bu anlayış, bizim murat ettiğimiz amaca hizmet etmiyor. Eğer biz burada gerçekten bir netice alacaksak, bu kurumun kurulmasıyla, sadece bu Avrupa Birliğiyle ilgili işte, bu vize muafiyetini sağlamak için değil ya da Avrupa Birliğinin bize sunduğu kriterleri yapmak için değil, bizzat kendi yurttaşımızın insan hak ve özgürlüklerini koruma noktasında bir şey yapacaksak burada Kolluk Kuvvetlerini Gözetleme Kurulunun da hem idarenin hem yürütmenin dışında sivil kurumların da bu işin içine girdiği bir yapıyla oluşturulması gerekir. Eğer bunu yapabilirsek gerçekten doğru bir iş yapmış oluruz. İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunda da aynı şey geçerli. Netice itibarıyla bizim burada yaptığımız çalışmayı biz hem kendimiz için yapıyoruz hem de tüm dünya bizi izliyor. Freedom House gibi, Uluslararası Af Örgütü gibi kurumlar bizim burada yaptığımız çalışmaları izliyor, Avrupa Birliği bizim burada yaptığımız çalışmaları izliyor. Dolayısıyla, buradan çıkacak sonucun gerçekten hedeflediğimiz sonuca uygun şekilde olması gerekir diye düşünüyorum.

Şimdilik benim paylaşacaklarım bunlar Sayın Başkanım.