İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Sayın Başkanım, çok değerli milletvekillerimiz, Sayın Bakanımız, Bakan Yardımcımız, değerli bürokratlarımız ve basın mensupları; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın bütçesinin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.

Tabii, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde, AK PARTİ iktidara geldiğinden beri daima bizim önceliğimiz üretim olmuştur, daha fazla üretmek, daha fazla ihracat yapmak ve neticede de hem üretim miktarımız hem de ihracatımız 36 milyar dolardan bugün 264 milyar dolarlara çıkmıştır.

Tabii, burada, AK PARTİ iktidarlarında özellikle organize sanayilerine çok büyük önem verilmiş, 192'den 371'e çıkmış. Uşak ilimizde de daha önce 2 organize sanayi varken bu sayı bugün aşağı yukarı 4'e çıkmış ve Uşak Organize Sanayisinde istihdam edilen kişi sayısı 20 bini geçmiştir.

Tabii, burada Uşak Türkiye'nin geri dönüşümünün yüzde 70'ini yapmaktadır ve tekstil ağırlıklı bir organize sanayidir. Son dönemlerde, tabii, tekstil organize sanayilerde birtakım sıkıntılar olduğunu görüyoruz. Tabii, burada asgari ücrette diğer ülkelere göre daha yüksek olmamız hasebiyle birtakım zorluklar çekerken aynı zamanda batı illerindeki, doğu illerindeki, 6'ncı bölgedeki ve deprem bölgesindeki özellikle Maraş gibi illerde de buralarda teşvik verilmesi tabii, rekabeti azaltmaktadır. AK PARTİ iktidarında, özellikle de daha önceki bakanlarımız döneminde ve siz Sayın Bakanımızın döneminde biz şunu keşfettik: Artık Türkiye, üreten, kendine güvenen ve geleceğinden umut eden bir ülke hâline geldi. Bugün, sadece KOSGEB vasıtasıyla herkes... Ben diyelim ki bir işletme sahibiyim, kurabilirim diye yola çıktığım zaman buna devletimiz destek veriyor. Burada kişiler arasında hiçbir ayırım yapmadan, şartları taşıdığı hâlde bu destekleri veriyor. Bundan size Uşak'tan bir örnek vereceğim ben. Aşağı yukarı 2018 yılında 5 mühendis Uşak'ta KOSGEB vasıtasıyla kredi alarak bir işletme kurdular ve bu işletme aşağı yukarı yedi-sekiz yıl içinde... Bunlar evlere daha çok akıllı hizmetler veriyorlar ve dolayısıyla da evlerin uzaktan ısıtılması, soğutulması, kilitlemesi, aydınlatılması, panjurların kapanması gibi çok farklı hizmetler veriyorlar. Bugün, bu şirket tam sekiz yılda arkadaşlar, aşağı yukarı 71 ilde bayisi olan ve aşağı yukarı büyük bir kısmı da mühendislerden olan ve 100 kişi çalıştıran bir firma hâline geldi. Bu neyi göstermektedir? Bu, devletimizin "Ben işletme kuracağım, ben çalışacağım, ben üreteceğim." diyenin ne kadar yanında olduğunu göstermektedir. Tabii, aynı şekilde, son dönemlerde TÜBİTAK da benzer şekilde AR-GE'ye çok büyük önem vererek hem üniversitelerimizde hem de aynı zamanda işletmelerde AR-GE çalışmalarına büyük destek vermiş, bu çalışmalar neticesinde savunma sanayimizde büyük bir değişim ve dönüşüm gelişmiştir. Ben inanıyorum ki geçen yıl savunma sanayimizin ihracatı 5 milyar dolardı, bugün 8,4 milyara çıktı, bu önümüzdeki dönemde daha da artacaktır ve ben aynı şekilde bu yakaladığımız savunma sanayisindeki ivmenin tıbbi aletlerde de benzer şekilde gelişmesini, diğer alanlarda da benzer şekilde gelişmesini istiyorum. Tabii ki biz emek yoğun sektörlerde çalışıyoruz ve bu emek yoğun sektörlerden çıkarak daha çok teknolojinin ağırlıklı olduğu ürünlere geçmemiz lazım. Burada da Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız gerçekten de çok büyük önderlik yapmakta.

Diğer taraftan, tabii ki savunma sanayisinde yaptığımız ilerleme neticesinde bizim sadece ihracatımız değil, aynı zamanda özgüvenimiz arttığı gibi, aynı zamanda bölge ülkelerine de onların hakkını hukukunu savunma anlamında da bir garantörlük yapma durumuna gelmiş olmamız bugün bizler için çok sevindiricidir.

Diğer taraftan, tabii, bu savunma sanayisindeki gelişmeleri keşke yıllar önce biz yapmış olsaydık, keşke yıllar önce bu girişimler engelleneceğine önü açılsaydı ve teşvik edilseydi bugün kendi uçağımızı, kendi arabamızı kendimiz yapabilirdik ama maalesef bunlara geçmiş dönemde yeterince sahip çıkılamadı ama o günler artık geride kaldı. İlerleyen dönemlerde Türkiye bir üretim üssü olacaktır diye ben ümit ediyorum ve dolayısıyla da bugün yaşadığımız tekstildeki sorunları sektörel değişime tabi tutarak inşallah bu sorunları da aşacağız diye ben düşünüyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın 2026 bütçesinin hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.