| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 25 .11.2025 |
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sağ olun Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.
Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın, bugün sabah uyandık, bir gazete manşetiyle uyandık. Bu Yeni Şafak gazetesi, biliyorsunuz, sizin pravdanız, resmî yayın organlarından biri. Maalesef, son dönemde 19 Marttan beri bizde her sabah Yeni Şafak okuyarak uyanıyoruz.
Değerli arkadaşlar, buradaki manşete bakın. Kim vermiş bu röportajı Sayın Bakan? Bakın, Başsavcı Akın Gürlek Yeni Şafak'a konuştu; bu, herhâlde tarihimizde ilk kez oluyor. Sayın Bakan, hâlâ iddianame masanın üzerinde, kabul edilmemiş ama savcı hüküm kuruyor. Bakın, siz HSK Başkanlığı da yapıyorsunuz, bununla ilgili bir işlem yapacak mısınız, bilmiyorum. Bu hüküm kuruyor değerli arkadaşlar. Bakın, bu yarın hepinizin başına gelir, bir savcı, ortada bir iddianame kabul edilmemişken insanlara hüküm veriyorsa yargının çürümüşlüğünü gösterir. Bu, sadece Cumhuriyet Halk Partisinin değil, AK PARTİ'nin de sorumluluğudur, MHP'nin de en çok da Sayın Adalet Bakanının sorumluluğudur.
Değerli arkadaşlar, bakın, ben hukukçu değilim ama böyle bir manşet, böyle bir röportaj verilemez ancak savcılar ne zaman röportaj verir? Basit röportaj verir yani iddianame düzenledi, vesaire vesaire. Hukukçu olanların, herkesin vicdanına havale ediyorum bunu, başka bir şey söylemiyorum.
Bir başka mesele Sayın Başkan...
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum, hoş geldiniz bitti...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Hemen bitiriyorum Başkanım.
Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın, bir başka şey: Şimdi, bu resmi tanırsınız siz, bu Tayfun Kahraman ve Vera'nın resmi. Bakın, birazdan, müsaade ederseniz Sayın Bakana da o mektubu iletmek istiyorum. Bu, aynı mektubu Genel Başkanımız Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a iletti. Tayfun Kahraman'ın hüküm giydiği bir mektup, müsaade ederseniz milletvekili arkadaşlarımıza, Sayın Bakana da dağıttıracağım.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bakan konuşsun, dağıtırsınız.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bu, dört yıldan beri cezaevinde. Bakın, Anayasa Mahkemesi kararı var. Sayın Bakan, Anayasa Mahkemesi kararı var, Anayasa Mahkemesi kararını bir mahkeme tanımıyor. Bu, Anayasa Mahkemesine darbe olduğu gibi bizim adalet sistemimize de darbedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
VELİ AĞBABA (Malatya) - Başkanım, bitiriyorum müsaade ederseniz.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba, bayağı bir merhaba oldu, "Hoş geldin." dediniz.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bitiriyorum hemen Başkanım.
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Meramımızı anlatalım.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bu, Anayasa Mahkemesine olduğu gibi hukuk sistemimize darbedir, demokrasimize darbedir; bunu da hukukçu olanların vicdanına havale ediyorum.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Konuşmanızda değinirsiniz...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bir başka şey arkadaşlar, bakın, bir başka şey, bu, Osman Kavala; bu, Selahattin Demirtaş; bu, Figen Yüksekdağ. Bunların Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı olmasına rağmen ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi çok az verir bu kararı, 18'inci madde yargılamanın siyasi amaçla yapıldığını ifade eden bir karardır. Türkiye tazminat ödedi, dava açıldı, bu bizim... Sayın Bakan, bakın, geçtiğimiz günlerde Dışişleri Bakanına söyledim, "Bunlar niye içeride?" dedim. Dedi ki: "Adalet Bakanına sorun." Ya, sen Dışişleri Bakanısın, yurt dışını sana sormuyorlar mı? Sayın Bakan, bakın, bu da sizin sorumluluğunuzda, burada bir cinayet var. Bakın, siyasi görüşüne katılırsınız katılmazsınız ancak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı uygulanmıyorsa burada bir sorun vardır.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum, hayırlı olsun, sağ olun.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Son cümle, bitiriyorum, çok önemli bakın.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Hepsi önemli. Hoş geldiniz, ben...
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bir şey söyleyeceğim, çok önemli.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar, bakın, şu milletvekili haricindeki arkadaşlarımızı, şu alanı bir boşaltalım.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Başkan, otuz saniyede bitiriyorum.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sadece milletvekillerinin olduğu alanda milletvekilleri kalsın.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Başkan, otuz saniyede bitiriyorum.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Lütfen, milletvekillerinin o alanının ferah olması lazım, orayı boşaltalım arkadaşlar, milletvekilimizin haricinde kimseyi istemiyorum orada. Burada boş olan yerler varsa değerli arkadaşlar, sayın milletvekilleri, buraya geçebilirsiniz. Evet, arkadaşlar, milletvekili haricindeki arkadaşlarımıza yardımcı olalım, orayı açalım lütfen.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Başkan, otuz saniyede bitiriyorum.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bitti Sayın Ağbaba, yeter, toplantıya geçeceğim ya.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Vallaha, otuz saniyede bitiriyorum Sayın Başkan.
Bakın, çok değerli Sayın Bakan, buraya gelmişsiniz, hoş geldiniz. Sayın Bakan Yardımcılarınız var, Yargıtay Genel Sekreterimiz, Danıştay Genel Sekreterimiz, yargı mensupları var, bürokratlarımız var, bir kişi eksik, onun özelliği ne? Onun özelliği, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Başkanı burada yok. Yok, biz göremedik, biz göremedik. Niye yok acaba?
ADALET BAKANI YILMAZ TUNÇ - Vekâleten var.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Bakan, bakın, siz geliyorsunuz, çok değerli yargı mensupları var, bürokratlarımız var.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Tamam Sayın Ağbaba, teşekkür ediyorum.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Allah aşkına, Fahrettin Bey'in ne özelliği var da gelmedi? Bakın, siz sabahın erken saatlerinde çıktınız geldiniz; milletvekilleri, bizler geldik.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum Sayın Ağbaba.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Fahrettin Bey yok, niye acaba, özelliği ne?
ORHAN YEGİN (Ankara) - Kurum burada.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba, teşekkür ediyorum.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Bu, bize değil; Komisyona, size hakaret bu.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Fahrettin Altun gelmiyorsa, bu, Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanına hakaret, Sayın Bakana hakaret.
Teşekkür ediyorum.