| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 24 .11.2025 |
YÜKSEL ARSLAN (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın Bakanım, bütün konuşulanlardan anlaşılıyor ki plansız tarım başımızdaki en büyük belalardan biri. Yıllık ihtiyaç temel ürünlerde bellidir, üretim alanları kayıt altındadır. Mesela, patateste yıllık ihtiyaç 4,6 milyon ton, geçen yıl üretim 6,5 milyon ton; patates üreticisi perişan oldu. Burada millî servet kaybımız var, arazilerimizi boşa kullanmanın maliyeti var.
Merak ediyorum: İhtiyaca göre planlı yatırım yapmak için kime söz verdik? Her sene tekrar tarlaya dökülen domates, soğan, patates hikâyelerinden bıktık artık. Tarımsal üretim neresine dokunsak elimizde kalıyor. Bunun altında AB'ye ya da Dünya Ticaret Örgütüne verilen gizli sözler mi var? AB'ye giriş fasılları açıldı, tam on yedi yıldır tarımla ilgili tek fasıl açıldı ve tamamlandı: 12'nci Fasıl Gıda Güvenliği, Veterinerlik Hizmetleri ve Bitki Sertifikasyonu. Sonuç ortada: Gıda güvenliği yerlerde, sütçü perişan, yem ithalatı olmasa hayvanlarımızı besleyemeyecek durumdayız. Ne acıdır ki 12'nci Fasıl'ı açıp kapatmak için kime hizmet etmiş olduğunu gördük.
11'inci Fasıl Kırsal Kalkınma ve Tarım Destekleri, 13'üncü Fasıl Balıkçılık. Niçin bu fasıllar hâlâ açılmıyor peki? Kıbrıs Rum Kesimi ve Yunanistan vetosundan dolayı mı? On yedi yıldır unutuldu, gitti bu fasıllar. Peki, 12'nci Fasıl için niye acele ettik, kime yaradı? Ben söyleyeyim kime yaradığını: Türk tarımı gayrimillî politikaların tutsağı oldu; ithalat lobileri, yurt dışı kaynaklı tüccarlar mutlu olurken Türk çiftçisi mağdur edildi.
Sayın Bakan, gıda zehirlenmeleri gündemden hiç düşmüyor. Her şehir belediyesinin bünyesinde kurulu olan gıda kontrol laboratuvarları kanunla kapatıldı, sadece tarım il müdürlüklerinin kontrol laboratuvarları yetkilendirildi. Gıda tüketimi katlanarak artıyor; nüfus eski nüfus değil; gıda kontrol laboratuvarları gerek kapasite gerekse eleman olarak yeterli değil, Tarım Bakanlığının iş yükü çok fazla oldu. Bu şehirde gıda üretimi yapan on binlerce iş yerini sadece Bakanlık imkânlarıyla sürekli denetlemek asla mümkün değil ancak büyük şehirler başta olmak üzere, nüfusu yoğun olan illerimizde belediyelerin de eskiden olduğu gibi gıda kontrol laboratuvarları mutlaka yeniden kurulmalı diye düşünüyorum. Belediyeler, üniversiteler, gıda mühendisliği bölümleri ve Bakanlığın iş birliği sağlandığı takdirde hızlı bir şekilde sonuç alınacaktır. Daha fazla canın yanmaması için bu adım mutlaka atılmalıdır.
Yine, hallerin kapısına vergi toplamak için memur yollanırken yurt içinde tüketilen sebze, meyveler için basit önlemler alınıyor. Gıdalardaki nitrit ve nitrat gibi zararlı kimyasalları üç saniyede tespit eden cihazlar var. Bu cihazlar Bakanlığınız tarafından denetim için kullanılmıyor. Bu konuda küçük bütçelerle büyük adımlar atılabilir.
Sayın Bakanım, ormanların yüzde 60'ına, tarım arazilerinin yüzde 57'sine, meraların yüzde 55'ine maden ruhsatı verilmiş. Osmanlı'da "Mera kadimden beri meradır, hususiyeti değiştirilemez." diye kanun var. Meraya el sürdürmüyor, milletin malı olarak görüyor, cumhuriyet merayı korumak için her şeyi yapmış ama sizin iktidarınızda mera diye bir şey kalmadı, köylü hayvan otlatacak yer bulamıyor, satamadığınız yeri kırk dokuz yıllığına kiraya veriyorsunuz, sonra "Köylü neden göç ediyor?" diye sebebini arıyoruz. Köylerde tarım arazileri, köy içi alanlar, meralar TOKİ eliyle satılıyor. Köyün yerini bilmeyen kişiler internet üzerinden yüksek bedellerle bu arazileri alıyor. Bu araziler illaki satılacaksa uygun fiyatla köylülerin alması için bir düzenleme yapılmalıdır. Ayaş Gökler'de 350 dönüm mera kırk dokuz yıllığına kiralanacaktı, tepkilere kulak verip bu kiralamaya engel olduğunuz için çok teşekkür ederim ancak Ayaş, Beypazarı, Polatlı'da aynı durumda çok sayıda köy var. Tepkiye hiç gerek kalmadan bu kiralamaların da iptal edilmesinin kamu yararına olacağını düşünüyorum.
Sayın Bakan, orman yangınından sonra haklı olarak uçak filosu ve tedbir meseleleri tartışılıyor. İlave tedbirler alacağınızı söylüyorsunuz. Artık kış aylarındayız, lütfen çalışmanızı şimdiden yapın, daha fazla canımız yanmasın, buna müsaade etmeyin. İklimsel etkilerle bu yangınların artacağı ifade ediliyor. Yapılan eksik yatırımlarla...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Teşekkür ediyoruz Sayın Arslan.
YÜKSEL ARSLAN (Ankara) - Sayın Bakanım, bir de ben sizden yaşça büyüğüm. Bürokraside siyaseten kendinizden güçlü insanları getirmeyin; her zaman olduğu gibi bugün de bazı genel müdürler yüzünden sıkıntı yaşarsınız.
Hayırlı akşamlar diliyorum.