| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 21 .11.2025 |
ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakanım, ben sağlıkçı değilim, çok anlamam da, bizim Mühip Hoca gibi, Kayıhan Pala gibi, Aylin Hoca gibi bilmem, ben bildiğimi Ömer Fethi Gürer gibi bilirim, o ne kadar sağlıkçıysa ben de o kadar sağlıkçıyımdır ama deprem bölgesinin milletvekiliyim. Dolayısıyla, şikâyetler var, isyanlar var, bazı talepler var hekim arkadaşlardan gelen onları aktarmak istedim size.
Siz geçtiğimiz yıl Bakan olduğunuzda, ilk buraya geldiğinizde yenidoğan çetesi vardı ve onunla muhatap olmak durumunda kaldınız. Orada ihmaliniz vardır, yoktur; eksiğiniz vardır, yoktur bilemem; sonrasında yaşananlarda belki bir miktar siyasete uzak olmanızdan kaynaklı birtakım eksiklikler vardır, onu bilemem ama bu yılki bütçenizde gördüğüm kadarıyla Komisyonundaki en sakin görüşmeler sizin bütçenizde yaşanıyor. Bu bence bir kredidir ki siz de sunuşunuzda şunu söylediniz, dediniz ki: "Bu hedefe milletin iradesini temsil eden siz değerli milletvekillerimizin desteğiyle birlikte ulaşabiliriz. Sizler vatandaşlarımızın sesini Gazi Meclisimize taşıyan, milletimizin iradesini temsil eden kıymetli vekillerimizsiniz. Sizleri dinlemeye, anlamaya ve birlikte çalışmaya hazır olduğumu açık yüreklilikle ifade etmek istiyorum." dediniz. O yüzden ben eleştiri dozumu biraz indirerek konuşmak istiyorum. Bakın, sizden önceki Sayın Bakanı aradığımız zaman ulaşabiliyordum ben bir milletvekili olarak. Maalesef sizde böyle bir sıkıntı yaşıyoruz, bunu bir eleştiri olarak alın lütfen. Ben yoksa Fahrettin Koca'yı akşam niye arayayım, sizi niye arayayım? Yani arkadaşım değilsiniz, bir hukukumuz yok, bir geçmişimiz yok. Arıyorsam bir vatandaşın sorunu, acil bir şey için bir bakan aranır zaten, başka türlü aranmaz. Özel kaleminize zaman zaman notlar bırakıyoruz ama bunu lütfen bir eleştiri olarak alıp cebinize koyarsanız çok mutlu olurum. Geçmişten, ben 96 yılından beri bu Parlamentodayım. 96 yılından sonraki süreçlerde Osman Durmuş vardı, Allah rahmet eylesin, MHP'li Sağlık Bakanıydı, bir kan meselesi yakasına yapıştı kaldı, onunla anıldı. Siz de muhtemelen bu yenidoğanla anılacaksınız ama bunu aşabilmek için sizin de bir şeyler yapmanız gerekiyor. Nedir? En azından parlamenterlere dönün; lütfen, rica ediyoruz çünkü yılda bir defa buraya geliyorsunuz, geldiğinizde de bu sorunla karşılaşmayız.
Sayın Bakanım deprem bölgesi Kahramanmaraş'ta yıllarca defalarca söyledik "Yahu, bu Necip Fazıl Şehir Hastanesini buraya yapmayın. Burası bataklık, fay hattı var, deprem olursa burada yıkım olur." demiştik ama o dönem AK PARTİ'li bir yerel siyasetçinin arazileri olduğu için kamulaştırmada orada büyük kazançlar elde edildi ve oraya yapıldı ve depremde en çok etkilenen yerde Necip Fazıl Şehir Hastanesi oldu. Sonrasında tekrar uyardık, maalesef yeni birimler yapıldı çevresine. Bu bir yanlış oldu, buna dikkat etmek gerekir diye düşünüyorum.
Doktor açığımız çok fazla. Bakın, Türkoğlu Devlet Hastanesinde anestezi uzmanı yok, ortopedi uzmanı yok, röntgen teknisyeni dahi yok. Elbistan Devlet Hastanesinde çok fazla açık var. 160-170 bin nüfuslu bir şehir, doktor yok, ta Maraş merkezden 150 kilometreye çocuk doktoru geliyor Sayın Bakan, olmaz, yani görevlendirmeyle geliyor. Devlet ne için var? Vatandaşına hizmet etmek için var. Bakıyorsunuz, Elbistan Devlet Hastanesinde bina güzel, eyvallah. Kardiyoloji ünitesi var, anjiyo cihazı var ama anjiyo cihazını kullanacak doktor yok. Bizim bir İsmet var Elbistan'da mecnundur, 9 Eylül Tıp 3'ten terktir. Doktor olduğunu düşünüyor hâlâ terk ettiği hâlde okulu yani onu mu gönderelim anjiyo yaptıralım Sayın Bakanım? Yok. Doktor göndermemiz gerekiyor buraya, maalesef doktor yok.
Hekimlerin sorunlarının ciddi olduğu biliyoruz. Bakın, diş hekimleri "Döner sermayeden yüzde 36 alıyorduk daha önce, payımız yüzde 20'lere, 22'ye kadar düştü." diyorlar. Maalesef bir doktorun bir saatlik nöbet ücretinin 160 TL olduğu söylendi, inanamadım. Bir doktor bir saat nöbet ücreti olarak 160 TL alıyor, eğer acildeyse 220 TL. Peki, bu doktorun yanında taşeron sekreter olarak çalışan kardeşimiz ne kadar alıyor saatliğine mesaide? 320 TL alıyor. Ya, bu olmaz, gerçekten olmaz. Doktora 160 TL, taşerona 320. Taşerona da fazla olsun ama doktor da fazla olsun. Hekimlerin teşvik değerleri üç yıl önceyle aynı durumda olduğu söylendi, "Değişmedi." deniyor. Oysa alım gücü düştü, enflasyon arttıkça arttı.
İlaç meselesi var, ilaç bulunmakta, vatandaş zorlanıyor.
Sayın Karslı az önce konuştu ve ayrıldı. "Hangi hastaneye giderseniz en üst düzeyde hizmet var." dedi. Buyursun, gelsin Kahramanmaraş'a; Elbistan'a, Afşin'e, Göksun'a ki çoğunda doktor açığı var, beraber gezelim gerçeği görsün diyorum.
Başarılar diliyorum. Hayırlı olsun.