İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Teşekkür ederim Başkanım.

Çok değerli Başkanım, milletvekillerimiz, değerli Bakanımız, bakan yardımcımız ve değerli bürokratlarımız ve basın mensupları; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, Bakanlığımızın 2026 bütçesinin hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Tabii, bugün, 6 sondaj gemisi, 2 sismik araştırma gemisiyle eğer denizin 2 bin metre derinliğinde petrol arayabiliyorsanız bu, Türkiye için gerçekten de gurur verici bir tablodur. Diğer taraftan, bugün 2 bin metrenin üzerindeki Gabar Dağı'nda siz petrol çıkarabiliyorsanız gerçekten de bu, Türkiye için bir gurur kaynağıdır ve bu çıkardığımız petrol sayesinde inşallah petrol tüketimimizin yüzde 15'ini ve doğal gazda da yaklaşık 3 milyar metreküp doğal gaz üretiyoruz ve şimdilik, yüzde 5'ini ilerleyen dönemlerde de yüzde 20'sini inşallah kendi millî kaynaklarımızdan karşılayacağız. Bu, Türkiye'nin hayal bile edemeyeceği ve hepimizin gurur duyması gereken bir tablodur. Tabii, bugün, aynı zamanda, 81 ilimizde, 950 yerleşim yerimizde, 229 organize sanayimizde ve nüfusumuzun yüzde 85'ini doğal gazla kavuşturmamız olması çok önemlidir.

Değerli arkadaşlar, 2002 yılında bizim kurulu gücümüz aşağı yukarı 31 bin megavattı ve ilerleyen yıllarda elektriği, sadece aydınlatmada değil bugün evdeki pek çok aletlerimizde kullandığımız gibi, aynı zamanda teknolojik aletlerde ve arabalarda da elektriği kullanmaya başlamışız. O günlerde, yıllık elektrik tüketimimiz 131 milyar kilovat saatten bugün 354 milyar kilovat saate çıkmış. Tabii ki hiçbiriniz şunu hissetmediniz: Ya, bu kadar 3 kat enerji kullanımı talebi olduğu hâlde Türkiye'de elektrikte hiçbir kesinti olmadan, sıkıntı olmadan AK PARTİ bunu nasıl yaptı diye sormuyorsunuz. Tabii, burada kurulu gücü bu kadar artırmışız ki 31 bin megavattan 121 bin megavata çıkarmışız. Sadece bununla mı kalmışız? Aynı zamanda bunun yenilenebilir kısmını önemli derecede artırmışız ve yerli enerji kaynaklarımızı çok önemli derecede de artırmışız. Bunun içine biz aynı zamanda nükleer enerjiyi de koymuşuz. Şimdi, bazı siyasi partilerden arkadaşlar nükleer enerjiye karşı çıkıyorlar ama bizim buradaki amacımız bunu çeşitlendirmek. Bugün dünyada, baktığınız zaman arkadaşlar, 32 ülkede 406 reaktör çalışıyor ve 61 reaktör de inşa aşamasında. Mesela, ABD'de 93, Fransa'da 56, Çin'de 55, Rusya'da 36, Japonya'da 33, Güney Kore'de 25, Hindistan'da 23, Kanada'da 19, İngiltere'de 9, Pakistan'da 6, İran'da 1 tane var ve biz daha yeni nükleer enerji santralini kuruyoruz arkadaşlar. Dolayısıyla da bu açıdan baktığınız zaman, biz nükleer enerji santralini kurduğumuz zaman enerji ihtiyacımızın yaklaşık yüzde 10'unu karşılayacak ve bununla da yaklaşık olarak 3 milyar metreküp doğal gaz ithalatımızı önlemiş olacağız.

Muhalefetten bazı arkadaşlar şunu iddia ettiler, dediler ki: "Siz bu elektriği 265 kuruştan alıyorsunuz, 48 kuruştan dağıtım şirketlerine veriyorsunuz ve dağıtım şirketlerine siz peşkeş çekiyorsunuz." Acaba bu böyle mi arkadaşlar, biz dağıtım şirketlerine peşkeş mi çekiyoruz?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Evet.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Arkadaşlar, bu tamamen yanlış bir bilgi yok. Niye? Biz elektriği, doğru, 265 kuruştan alıyoruz, üzerine 35 kuruş da YEKDEM, normalde 300 kuruş ve biz bunu 49 kuruştan dağıtım şirketlerine veriyoruz ama dağıtım şirketleri özellikle evlerde ve tarım arazilerinde kullanılan elektriği kaç liradan satıyor arkadaşlar? Bizim verdiğimiz fiyattan satıyor yani 49 kuruştan, belli bir kademeye kadar. Dolayısıyla da dağıtım şirketleri buradan kâr etmiyor arkadaşlar. Devlet burada sübvansiyon yapıyor ve dolayısıyla da bugün eğer siz elektriği aldığınız fiyattan vermiş olsanız bugün elektriğin kilovatsaatinin 5 liranın üzerinde olması gerekecek.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Hayır olsun diye yapıyorlar yani(!)

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Hayır kurumu mu onlar ya!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Biz bugün evlerde kullanılan elektriğin yüzde 55-57'sini sübvanse ediyoruz ve dolayısıyla da bu şekilde sübvanse ediyoruz ve dolayısıyla burada dağıtım şirketlerine herhangi bir kayırma, para aktarma diye bir şey söz konusu değildir. Burada, tabii, dağıtım şirketlerine biz enerji bedelini düşük tutuyoruz, dağıtım şirketleri dağıtımlarını aşağı yukarı 1,88 kuruştan... "Bunun hepsini kendileri mi alıyor?" derseniz, normalde kendileri alıyor ama yatırım yapmak zorundalar. 2020 ile 2025 yılları arasında yaptıkları yatırım 12 milyar dolar, 2025 ile 2030 yılları arasında yapacakları yatırım 20 milyar dolar ve dolayısıyla da yapılan yatırımlar da buna dâhil oluyor. Bizim önceden kaç tane abonemiz varmış? 31 milyon abonemiz varmış. Şimdi kaç abonemiz var? 51 milyon abonemiz var. Dağıtım ağı ne kadar arkadaşlar?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Bu yatırımları yapıp yapmadığını kim kontrol ediyor? TEDAŞ değil mi? Personeli yok ki. Nasıl kontrol ediyor?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - 1 milyon 500 bin kilometre dağıtım hattı var. Dolayısıyla da vatandaşa yanlış bilgi veriyorsunuz arkadaşlar. Bizim şirketlere herhangi bir peşkeşimiz, kayırmamız yok.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Peki, kâr etmiyorlar, niye yapıyorlar? Hayır kurumu mu bunlar? Nasıl bir matematik?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Bizim buradaki amacımız, vatandaşa daha düşük enerji fiyatıyla elektriği satabilmemiz arkadaşlar. Diyelim ki bugün vatandaşın buradaki maliyeti aşağı yukarı 2,59'a geliyorsa biz 49 kuruştan bunu verdiğimiz için geliyor, eğer maliyetinden verseydik bugün 5 liranın üzerinde olacaktı.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Vatandaş ödeyemez diye dağıtım şirketlerine doğrudan aktarıyorsunuz, hortumlamak bu.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Arkadaşlar...

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Diğer taraftan, diyorsunuz ki: "Termik santrallere siz katkıda bulunuyorsunuz." Doğru, özellikle yerli kömür tüketen termik santrallere biz katkıda bulunuyoruz. Niye katkıda bulunuyoruz arkadaşlar? Sizin enerji piyasasından aldığınız elektrik 265 kuruş ya, termik santraller bunu bu fiyata üretebiliyor mu? Üretemiyor, daha fazla fiyata üretiyor. Eğer siz burada bunlardan bu fiyattan bunu alırsanız o termik santralleri kapanır. Peki, enerji arz güvenliğini nasıl sağlayacaksınız arkadaşlar?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Özelleştirmeseydiniz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar...

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi, biz burada yerli kömürü kullanıyoruz, burada işçilerimiz çalışıyor; eğer biz bunları çalıştırmazsak bunun yerine ne kullanacağız?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Devlet çalıştırsaydı.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Doğal gazdan enerji üreten santralleri kullanacağız. Ne kadar doğal gaz kullanacağız? 3 milyar metreküp doğal gaz kullanacağız.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir saniye...

Değerli arkadaşlar, her siyasi partinin görüşü farklı.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Bakın, tam durduğu yerde parmağı havada, bize bakıyor.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Siz iktidara geldiğinizde istediğiniz yerde kamulaştırırsınız hepsini, devletleştirirsiniz, devlet işletir; tamam.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Her şeyin bir dengesi var, biz "Kamu-özel dengesi olsun." diyoruz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Güneş, devam edin.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Arkadaşlar, hem yerli kömür üretimimizi biz buradan sağlıyoruz hem istihdam sağlıyoruz hem de dışa bağımlılıktan kurtarıyoruz. Bunun yerine diyelim ki biz doğal gazdan bunu üretsek 3 milyar metreküp, tam bizim çıkardığımız doğal gaz kadar bir doğal gazı burada harcayacağız. Peki, bunu burada harcayınca bu kadar işçiyi istihdam edecek miyiz? Etmeyeceğiz. Diyelim ki bu kömüre harcadığımız parayı yurt dışına verecek miyiz? Vereceğiz.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Siz termik santrallere kâr garantisi vermek zorunda mısınız? Kâr garantisi veriyorsunuz. Ticari riski olmayacak mı yani?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Dolayısıyla da vatandaşı doğru bilgilendirmek lazım. Bizim kimseye bir peşkeş çektiğimiz yok arkadaşlar. Neticede şu var: Bazı sektörler stratejiktir yani enerji arz güvenliğini sağlamam lazım benim. Her şeyi güneşten, rüzgârdan sağlayabilir misiniz?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Devletteyken sağlasaydın.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Sağlayamazsınız ve dolayısıyla da bunları, hem hidroelektrik santralleri hem termik santralleri hem de diğer enerji kaynaklarını ve aynı zamanda nükleer enerji kaynaklarımızı çeşitlendirerek arkadaşlar, enerji arz güvenliğini sağlamamız lazım. Vatandaşlarımızı yanlış bilgilendiriyorsunuz. Eğer biz sizin gibi yapsaydık, herhâlde siz buraya gelseydiniz demek ki daha farklı yapacaktınız ve dolayısıyla da vatandaşa herhâlde 5-6 liradan, daha fazla fiyattan elektrik satacaktınız.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Biz vatandaşın satın alma gücünü artıracağız.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Diğer taraftan, arkadaşlar, doğal gazın yüzde 43'ünü devlet karşılıyor, aynı zamanda elektriğin de yüzde 57'sini. Şimdi, diğer taraftan, madenlerle ilgili şu var arkadaşlar: Biz sağlık şartlarını korumak, çevre ekolojisini bozmamak şartıyla madenlerimizin işletilmesinden yanayız arkadaşlar. Maalesef, madenlerimizin işletilmesine karşı olanlar var. Bugün bizim ithal ettiğimiz altının miktarı ne kadar arkadaşlar?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

NERMİN YILDIRIM KARA (Hatay) - Söylediğine inanıyor musun acaba Sayın Vekil?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Güneş, size bir dakika ilave süre vereceğim.

Değerli arkadaşlar, her partinin farklı politikaları var. Birisi diyor ki ben daha sosyal... Dolayısıyla herkes şunu diyebilir arkadaşlar: Biz santrallerin hepsini kamulaştıracağız. Bir politikadır, buna itiraz etmem.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Oradan siyaset yapıyorsunuz, böyle olmaz ki.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir müsaade eder misin arkadaş.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Olmaz ki yani.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Arkadaş, sen bir müsaade et bize.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Siz alt yazı geçmek durumunda mısınız AK PARTİ'li milletvekillerinin söylediği şeyde?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sen bir müsaade et bana. Sen bir müsaade eder misin.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Etmek istemiyorum çünkü yanlış yapıyorsunuz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sen bir müsaade eder misin. Sana ne ya! Ben burayı bilmiyor muyum?

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Yani tuşa basacaksınız, Komisyon Başkanı olarak istediğiniz yorumu yapacaksınız; bırakın milletvekilleri konuşsun. O zaman cevap veririz. Anlatabiliyor muyum?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba, siz eğer sözcüyseniz -ben artık bu arkadaşa hitap etmek istemiyorum- lütfen grubunuza hâkim olun. Sayın Ağbaba, sizden istirham ediyorum.

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ben de milletvekili arkadaşlara söylüyorum: Komisyon Başkanına hâkim olun lütfen.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir saniye değerli arkadaşlar...

Bazen bu tip aksaklıklar olabiliyor. Şimdi, burada uğultu olduktan sonra bir anlamı yok. Her parti kendi siyasi görüşünü açıklıyor. Değerlendirmeyi halk yapacak. Sizden istirham ediyorum. Biz ilkokul müsamere yarışmasında değiliz. Herkes görüşünü ortaya koyuyor, halk takdir edecek. Nihayetinde bizim hesap vereceğimiz, yetki alacağımız yer halk. İstirham ediyorum sizden.

Sayın Güneş, bir dakika süre veriyorum.

Buyurun.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Tekrar etmek istiyorum: Tabii ki sağlık şartlarına ve ekolojik şartlara uymak kaydıyla madenlerimizin çıkarılması gerekir. Bugün biz yılda aşağı yukarı 150 ton altın ithal ediyoruz, kendimiz 30 ton altın üretebiliyoruz ve dolayısıyla da altına aşağı yukarı 24 milyar dolar para veriyoruz ve cari açık oluşturuyoruz. Yine bugün haberlerde verdi, Sivas'ta bir altın rezervi bulundu, sevindirici. Aynı zamanda, Afrika'da altın işlemek için çalışma yapmamızı da çok önemli buluyorum.

Dolayısıyla da Sayın Bakanım, sizin ve ekibinizin çalışmalarından çok gurur duyuyoruz, gerçekten de bu bir vizyon meselesidir.

2026 bütçenizin hayırlı uğurlu olmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ediyorum.

Sayın Erkan...