KEMAL ÇELİK (Antalya) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım; çok teşekkür ediyorum.

Arkadaşlar, ben Komisyon üyesi değilim ama daha önce otizm, Down sendromu ve CP Komisyonu...

BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - Gönlünü ortaya koymuş üyelerimizden birisisiniz, sağ olun.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Sağ olun Sayın Bakanım.

Komisyon Başkanlığı yaptım, hatta yaptığım görevlerin en önemlisi de bence buydu Sayın Bakanım.

Şimdi, ben dün bulunmadığım için bazı konulara değinmek istiyorum. Bir kere Komisyonunuza şöyle baktım, çok iyi. Ayşe Hanım burada, onun burada oluşu bence önemli çünkü bu konularda, örneğin Otizm Eylem Planı'nın da katkısı var. Burhanettin Başkanın da burada olmasını önemli görüyorum, şundan dolayı: Yerel yönetimler bunu gönüllü olarak yapıyor, seçimlerde hep vadediyor yerel yönetimler. Biz ikimiz de adaydık. İşte "Engellilere şunu yapacağız, bunu yapacağız." diyoruz ama kanunda bunların bu konuda görevleri yok, görevleri olmadığı hâlde de yapıyorlar, çoğunda öyle oluyor. Bence bir kere Büyükşehir Yasası'nda -bizim komisyon raporumuzda var, hatta yerel yönetimlerle de görüştüm- yerel yönetimleri biz bir devreye sokalım. Bakanlık merkezî idare, yerel yönetim de gerçekten işin içinde, bu önemli.

BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - Vicdanı olan yerel yönetimler giriyor şu an, değil mi? Olmayanlar? Girmesi lazım herkesin.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Evet, Sayın Bakanım, bu önemli.

Ayrıca, tabii, Jülide Bakanımın burada oluşunu çok iyi takdir ettim. Fatma Hanım'ın burada oluşu önemli. Tabii, doktorlarımız var burada, o da çok iyi. Muhalefetin görüşleri çok önemli. Bizim raporumuzda muhalefet şerhi yoktu gerçekten. Çünkü ben dedim ki Sayın Bakanım: "Ne ise yazın yani her şeyi yazalım." Biz orada şöyle bir şey yaptık belki katkısı olur diye: Sunumlarını... Burada şunu görüyorum: Bizim arkadaşlar çok heyecanlı, hemen hemen sonunda sorulacakları şimdi burada soruyorlar. Sayın Bakanım, tabii, çok uzun bir süre bu. Biz bütün herkesi dinledik ve sonunda da -ilk defa oldu galiba. Zatıaliniz Gençlik ve Spor Bakanıydınız- biz Millî Eğitim Bakanımızı ziyaret ettik Millî Eğitim Bakanlığında, oraya gittik, bürokrasi ekibini toplamıştı. Sağlık Bakanımızı ziyaret ettik, biz gitmeden Sağlık Bakanımız Otizm Komisyonu Başkanlığını oluşturmuştu. Sonra Gençlik ve Spor Bakanımızı ziyaret ettik, Gençlik ve Spor Bakanımız bizim inanılmaz önümüzü açtı o zaman. Daha sonra Antalya'da bir model uyguladık. Bizim Genel Müdürümüzün... Hanımefendi galiba oraya da gidecek Sayın Bakanım, sizin de ziyaret ettiğiniz yere. Gençlik ve Spor Bakanımız orada çok güzel bir model uygulaması yaptı, kendisine tekrar takdirlerimizi, şükranlarımızı sunuyoruz Sayın Bakanım.

BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - Birlikte yaptık, birlikte, sizlerle beraber. Sağ olun.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Biz YÖK'ü ziyaret ettik engelli kadrosu konusunda. Ondan sonra, tabii, Aile Bakanlığını ziyaret ettik. Ama şunu gördük ki burada arkadaşlarımızın söylediği doğru bir şey var, veriler bir kere yanlış, eksik. Yani veri olayı zaten bizde bir sorun. Veri olayına bir hâkim olalım. Kocaeli Valiliğini ziyaret ettik oradaki örnek uygulamaları görmek için. Sayın Bakanım, Kocaeli Valiliği o zaman bize çok güzel bir veri tabanı oluşturmuştu, onu bir model alabiliriz. Bizim tekrar orayı dinlememizde fayda var. Yani bir veri sorunumuz var bir kere Sayın Bakanım.

STK temsilcileri... Burada en önemli konu şu: STK temsilcileri geliyor buraya, şöyle yapıyorlar, işte sorunları söyleyip söyleyip gidiyorlar. Bir kere böyle olmasın. Sayın Bakanım, bence şöyle yapalım: STK temsilcileri öneri getirsin. Sonunda biz kabul etmedik yani "Öneri getirin." dedik ve gördük ki öneri getirmekte zorlananlar oldu. Hatta birisi getiremedi bile. Sorun söylemek hepimize güzel, kolay da Sayın Bakanım, burada öneri zor. Sayın Bakanım, ama şu var, bununla ilgili avantaj şu: Ya, dünya burada iyi, biz de iyiyiz yani. Şimdi şöyle bir şey var: Bakanlıklarımız iyi, önemli şeyleri yapmışlar. Burada bu eleştirilerde de şöyle alınmasınlar Bakanlıklarımız: "İşte biz yaptık, biz!" Ya, yapamadıklarımız da var yani Sayın Bakanım, bizim yapamadıklarımız var. Onun için, arkadaşlarımızın da sürekli kendilerini geliştirmesi lazım. Bu Komisyonun o bakımdan son derece faydası var ama benim için en önemli konu burada bir de istihdam konusu Sayın Bakanım. Şimdi, şöyle: KİT Komisyonuna katıldım geçen dönemde ben ekonomi öğreneyim diye, aslında görevimin tam tersi. Orada KİT'lerdeki bütün kadrolarda gördük ki kadrolar boş. Var. Kadrolar boş yani KİT'lerde, öyle doldurulmuş falan değil. Çok boş kadrolar var. Örneğin, bankalarda var, katılım bankalarında var. Çoğu yerde gördük ki engelli kadroları var ve de boş. Sayıştay da yazmış "Engelli kadrolarını doldurun." diye. Sayın Bakanım, yani devlet bazı şeyleri çok yapmış ama uygulamada sıkıntılar var. Onun için, bizim bir kere genel müdürlüklerimiz, kurumlarımız eleştirilerden çok faydalansınlar, savunmaya geçmesinler. Hepimizin hatası olur. Bu hassas bir şey. Şöyle bir gerçek var ki son yıllarda engellilere verilen haklardan dolayı engelli sayısı arttı. Önceden herkes... Örneğin otizmli çocuk; kimse söyleyemiyordu. Sonra maaş bağlanmaya başlayınca otizmli sayısı arttı yani. Son yirmi yılda çok önemli bir başarı geldi, sebebi de devlet sahip çıktığı için. Şimdi deniyor ki: "Daha fazla sahip çık." Bu da doğru.

AYŞE KEŞİR (Düzce) - Kayıt altına girdi. "Sayısı arttı." demeyelim de kayıt altına girdi, farkındalık arttığı için kayıt altına girdi.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Tabii, tabii, kayıt altına girdi yani maaş ödenince. Ama bu şu demek değildir: Her şey başarıldı. Sosyal devletiz, ne gerekiyorsa yapılacak Sayın Bakanım.

Bir de danışman aldınız mı bilmiyorum. Buraya gelirken şunu düşündüm bir de: Bu Mesut Bey bizim Komisyonda aynen bu görevdeydi, "Acaba Mesut'u getirdiler mi?" dedim.

BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - Önce o geldi zaten, hepimizden önce o geldi.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - İyi etmişsiniz. Çok iyidir, öyle sessiz durduğuna bakmayın, çok başarılıdır.

BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - Evet, çok çalışıyor, sağ olsun.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Çok başarılıdır, çok iyi bu işleri yapar.

BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - Önce sizin raporu getirdi bize.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Sayın Bakanım, bir de tabii her bakanlığın, örneğin Millî Eğitim Bakanlığının çok iyi bilen bir daire başkanının burada her toplantıda bulunması lazım, Aile Bakanlığının en iyi elemanının burada bulunması lazım, Sağlık Bakanlığının burada bulunması lazım, Gençlik ve Sporun, hepsinin temsilcilerinin, hatta YÖK'ün temsilcilerinin de burada bulunması gerekiyor Sayın Bakanım.

BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - Daimî üye yapalım onları.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Daimî uzman almamız lazım buraya. Görevlendiriliyor onlar, kolay oluyor.

Bunun dışında, üniversitede çok iyi hocalar var, çok da boş hocalar var. Çok affedersiniz yani bunu tekrar söylememem lazım.

BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - "Vakti olanlar" diyelim.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Çoğunu da dedik ki... Yani artık size faydam olur, size katkım olur diye ben bunu söylüyorum, açık konuşuyorum. Bizde DEM PARTİ'li bir arkadaşımız vardı, Necdet İpekyüz vardı, "Ya, engelli hukuku bilen bir hoca, avukat var, onu bir davet etsek." dedi. Ben şöyle kafamda -yani açık söyleyeyim- "Acaba nasıl bir şey? Çağıralım." dedim. Müthiş çıktı yani çok iyi çıktı.

BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - Biz de açığız, herkese açığız.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Engelli hukuku çok önemli.

Bir de Sayın Bakanım, bir, yerel yönetimler devreye sokulmalı; iki, özel sektör. Sayın Bakanım, devlet işi... Yani özel sektörü bu işe sokmadığımız zaman... Yani biz savunma sanayisine bile özel sektörü sokarak başarılı olduk. Burada özel sektörü kesinlikle devreye sokmamız lazım Sayın Bakanım, vakıfların oluşmasını teşvik etmemiz lazım ve önemli modelleri de uygulamamız lazım.

BAŞKAN MEHMET MUHARREM KASAPOĞLU - Başkanım, bu sözü balla keseceğiz çünkü yoklama var Mecliste, bizim ivedilikle gitmemiz gerekiyor ama sizi vaktiniz uygun olduğu müddetçe toplantılarımıza bekliyoruz, katkınıza her zaman açığız.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Çok teşekkür ediyorum, sağ olun.