MUSTAFA SAVAŞ (Aydın) - Sayın Bakanım, Sayın Başkanım, değerli hazırun; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Biz alt komisyonda da konuşmuştuk bu konuyu daha önce. Bu düzenleme geleceğe yönelik belirsizlikleri ortadan kaldırma, hukuki belirsizlikleri ortadan kaldırma anlamında önemli bir düzenleme ama son dönemde sigorta poliçelerinin fiyatının yukarı çıkması anlamında bunu aşağı çekecek, katkı sağlayacak bir düzenleme değil. Onunla ilgili ayrı bir düzenleme yaparsak daha iyi olur diye düşünüyorum. Tabii, sigortaların bu kadar -biraz önce değerli temsilcinin söylediği gibi- zarar etmesinin nedeni son on yılda, önemli unsurlar var. Özellikle teminat artışları var burada zarar etmelerine neden olan. Şöyle ki: 2000 yılı teminatları ve enflasyonu biz baz alırsak, TÜFE 8 kat artarken maddi tazminat limitleri 40 kat artıyor, bedenî tazminat limitleri de 43 kat artmış. Yani son on yılda her yıl sigorta şirketlerinin, özellikle trafik branşında zarar etmesine neden olan önemli bir etken bu. Ayrıca, tarife serbestliği de bunda etkili. Bir de kaza tespit tutanaklarının artık kişilere bırakılmış olması da bunda etkili.

Yani baktığımız zaman, bu hasar prim oranlarında, özellikle trafik branşında sigorta şirketleri para kazanmıyor aslında. Ben de geçmişte bir sigorta şirketinin yönetim kurulu başkanı olduğum için, arkadaşlar sunum yaptığında hep "Özellikle sevmediğimiz bir alan ama yapmak zorunda olduğumuz bir iş, trafik branşı..." Yıllara göre baktığımızda 2005 yılı ile 2015 yılına baktığımızda, ortalama hasar prim oranı yüzde 100 yani 100 lira topluyorsunuz, başa baş noktası. Hatta bazı dönemlerde, 2015 yılında, Sayın Bakanım, yüzde 137 yani 100 lira toplamışsınız, 137 lira hasar ödemişsiniz. Bu düzenleme bunları aşağı çekecek; belirsizlikleri, muallak hasar oranlarını, geleceğe yönelik olarak karşılık ayırmayla ilgili oranları aşağı çekecek, kârlılıkları bir derece düzeltecek ama bizim son dönemde vatandaşların, araç sahiplerinin, hepimizin şikâyet ettiği poliçe fiyatlarının yukarı çıkmasının aşağı inmesine katkı sağlayacak çok önemli bir düzenleme değil.

Ben o anlamda ilave bir düzenleme, tüm vatandaşlarımıza katkı sağlayacak ilave bir düzenlemenin tekrar yapılmasını tavsiye ediyorum. Bu artık dayanılmaz bir hâle geldiği için böyle bir düzenleme yapıldı. Bir de tabii, geçmiş dönemde bir sigorta şirketinin de sektörde batmış olması da birazcık da burada etkili. Bunları da konuşmamız gerekiyor. Tabii, yabancıların da burada etkisi var, yabancı şirketler de var burada tabii.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yabancı şirketler yüzde 70.

MUSTAFA SAVAŞ (Aydın) - Hayır, yüzde 70 kötü bir şey değil.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yani yerliler de var içinde. "İçinde yerliler de var." demek lazım.

MUSTAFA SAVAŞ (Aydın) - Sayın Günal, alt komisyonda bazı arkadaşlarımızdan sektörün yabancıların çok elinde olduğu, bu şekilde yabancıların sektörü yönlendirdiği şeklinde bir değerlendirme oldu. Ben, yabancıların olmasına karşı değilim, elbette olacak yabancılar çünkü Türkiye'de geleceğe yönelik olarak sigorta şirketiyle ilgili beklenti yüksek. Yani Batı'da, gelişmiş ülkelerde vatandaşın, bireyin...

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ona karşı bir şey söylemedik, oranı doğru söyleyelim diye dedim. Yüzde 70 olunca yerliler de var demek oluyor.

MUSTAFA SAVAŞ (Aydın) - Şimdi, yurt dışında, gelişmiş ülkelerdeki bireysel yani kişi başına sigorta harcaması 700-800 dolarsa Türkiye'de 100 dolar civarında yani gideceği yer, potansiyel büyük. O nedenle, yabancıların iştahı sigorta şirketleri üzerinde var ve bu da doğal, normal. Tabii, bizim ayrıca farklı bir düzenleme yaparak vatandaşların da bu poliçe fiyatlarını aşağı çekecek, üzerindeki yükü alacak bir düzenleme yapılmasından yanayım diye düşüncelerimi belirtmek istedim.

Hepinize tekrar saygılarımı sunuyorum.