SEYİT TORUN (Ordu) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli Komisyon üyeleri, değerli bürokratlarımız; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Yani birçok kez gündeme getirildi ama bir kez de ben söylemek istiyorum. Yani bu torba yasa anlayışından bir türlü vazgeçmiyoruz. Siz bıkmadınız ama biz hakikaten bıktık, söylemekten de bıktık, anlatmaktan da bıktık. Bunlar komisyonunda, örneğin ilk 3 madde Millî Savunma Komisyonunda görüşülüp de gelmesi gerekiyordu. Bu komisyonlar da aslında itibarsızlaşıyor bu sayede. Yani konu gerekli komisyonlarında görüşülüp gelmeyince burada tarihe sadece not düşüyoruz. Zaten yeterince üzerinde müzakere edilmeden bir anda kanunlaşıyor, Genel Kurula iniyor ve orada da kanunlaşıyor zaten. Ardından Anayasa Mahkemesi iptal ediyor, hep aynı döngü devam ediyor.

Tabii bir de Türk Silahlı Kuvvetleri gibi çok önemli, hani "Peygamber ocağı" diyoruz, çok önem veriyoruz ya yani onun konusunu bu kadar basitleştirmek de doğru değil. Silahlı Kuvvetlerin zaten gücü ortada. Geçmişten bu yana, kozmik odalara girildiği günden bu yana her geçen gün tartışma konusu oldu, her geçen gün de Silahlı Kuvvetlerimiz maalesef o geçmiş gücünü kaybetti.

Bu kanun teklifiyle de terfi zincirinden yaş sınırına, eğitim standardından komuta doktrinine kadar birçok konuda Türk Silahlı Kuvvetlerine yeni bir darbe vuruluyor; liyakat yıpranıyor, genç subayların motivasyonu kaybediliyor, ordunun siyasallaşmasına tam gaz devam ediliyor.

Teklifin 1'inci maddesi korgeneral, koramiral olmak için Deniz Kuvvetlerinde deniz güverte sınıfı, Hava Kuvvetlerinde pilot olma şartını kaldırıyor. Piyade, istihbarat ve muharebe gibi sınıfların önü açılıyor. Şu bir gerçek ki gemi komutanlığı yapmamış ya da jet uçağı kullanmamış subayların kuvvet komutanı olması, NATO'daki ordular dâhil hiçbir modern ordu da görülmemektedir. Siz bu değişiklikle liyakat yerine sadakati ödüllendirme ve vasatın kariyer patikasını duble yola çevirme derdindesiniz. Bu değişiklikle Türk Silahlı Kuvvetlerine büyük bir zarar veriyorsunuz. Unutmayın, Türk Silahlı Kuvvetlerinin itibarı ve gücü liyakat ve tarafsızlığından gelmektedir. Bu teklif, o itibarı zedeleyecek unsurlar içeriyor. Ülkemizin en güzide kurumlarından olan Türk Silahlı Kuvvetlerine bunu yapmamalısınız.

Teklifin 2'nci maddesi ayrı bir garabet. Bu maddeyle, her yıl görev süresi uzatılan general, amiral kontenjanını 36'dan 60'a, olağanüstü hâllerde 47'den 75'e çıkarmayı, kuvvet komutanlarının yaş haddini ise 67'den 72'ye çıkarmayı teklif ediyorsunuz. 65 yaş üstü bireyler sürücü belgesi için bir sürü kontrollerden geçerken 72 yaşında bir komutanın yüksek tempolu operasyonel kararlar alması asla gerçekçi değildir. Öngörülen kontenjan artışları terfi bekleyen genç ve liyakatli subayların önünü tıkayacaktır. Zaten hâlihazırda Hava ve Deniz Kuvvetlerinde ilgili niteliklere sahip yeteri sayıda general ve amiral bulunmaktadır. Dolayısıyla, bu değişiklik kurumsal körlük yaratacak ve genç subaylarda motivasyon kaybına yol açacaktır. Ayrıca, siyasi tercihlerle belirlenen kişilerin daha uzun süre görevde kalmasını sağlayacaktır yani bu düzenleme açık bir saraya bağımlılığı artırma girişimidir.

3'üncü madde, belki de teklif edilenler arasında en sakıncalı olanı. Bu maddeyle, Harp Enstitüleri -eski adıyla Harp Akademisi- mezuniyet şartı kaldırılıyor yani kurmay olmayan subaylarda general, amiral olabilecek. Değerli Komisyon üyeleri, neresinden bakarsanız bakın, bu, kabul edilebilir bir teklif değil. Kurmay eğitimi, müşterek harekât, uluslararası hukuk, strateji, planlamak gibi kritik becerilerin omurgasıdır. Bu eşiği kaldırmak Türk Silahlı Kuvvetlerinin stratejik aklını ve kurumsal hafızasını devreden çıkarmak demektir. Teklifi yapan AK PARTİ Grubu gerekçeyi "15 Temmuz sonrası kurmay açığı" diye açıklasa da YAŞ kararlarından anladığımız kadarıyla 327 general ve amiral bulunmaktadır. Biz de biliyoruz ki 2017'deki general ve amiral sayılarından daha yüksektir. Öte yandan, geçmişte FETÖ'nün Harp Akademilerine yerleştirilmesini kolaylaştıran siyasi iktidarın yine aynı refleksle kurumsal standardı zayıflattığını bir kez bu kanun teklifi de kabul etmektedir. Bu maddeyle ilgili bir başka sorun da terfi edecek generaller arasında akademi mezunu veya akademi mezunu olmayan sayılarında ciddi dengesizlik olduğu belirtiliyor ama bunu destekleyen herhangi bir somut veri bizimle paylaşılmıyor.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen tamamlayalım bir dakika içinde.

SEYİT TORUN (Ordu) - Teşekkür ederim.

Dolayısıyla, terfiye esas korgeneral, koramiral kontenjan sayısı, korgeneral, koramiral kadroları için terfi bekleyen tümgeneral, tümamiral sayısı, Akademi-Enstitü mezuniyet oranları verilerinin bizlerle paylaşılması kanun teklifinin değerlendirilmesi açısından da çok önemlidir.

Değerli Komisyon üyeleri, bu 3 maddeyi bir araya koyun, terfi havuzu keyfî genişletiliyor, yaş haddi ve görev uzatmasıyla kadro tıkanıyor, son karar yürütmeye bırakılıyor. Sonuçta rütbe, Cumhurbaşkanına yakınlık endeksiyle fiyatlanan bir ünvana dönüşüyor. Böyle bir yapı tepkisel tekliflerle kuvvet hazırlık döngüsünü bozacaktır. Parlamentonun yetkisi aynı zamanda bir denetim yetkisidir. Bizler orantısız personel planlamasında asgari hiyerarşinin siyasal vesayetinde kaynak tahsis etmemiz hakkına sahibiz.

Bir şeyi daha ifade etmek istiyorum: Astsubaylarımızın, uzman çavuşlarımızın bu kadar sorunu varken, bunu sürekli gündemimize getirmemize rağmen hiçbir şekilde ele alınmazken sürekli kuvvet komutanlarıyla ilgili bu tip değerlendirmelerin yapılmasını da haksızlık olarak görüyorum.

Teşekkür ediyorum.