KOMİSYON KONUŞMASI

SADULLAH KISACIK (Adana) - Şimdi, bu Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı vakıflar ile bu kurumun yönettiği mazbut vakıflar... Bu vakıflara özel vakıflar da dâhil mi? Yani tüm vakıflar sizden, Vakıflar Genel Müdürlüğünden bildiğim kadarıyla zaten izinle kuruluyor yani bu bir özel vakıf. O zaman, şirket özel vakfa malını devredip vakıf üzerinden satma yolu açılıyor da bu özel herhangi bir üniversite vakfı olur ya da özel bir şirket vakfı olur vesaire değil. Sadece devletin vakıfları için mi geçerli bu?

HAZİNE VE MALİYE BAKAN YARDIMCISI İSMAİL İLHAN HATİPOĞLU - Bu mazbut vakıflar...

SADULLAH KISACIK (Adana) - Tamam yani onu ben...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Şimdi, bununla alakalı neden böyle bir ihtiyaç olduğu...

HAZİNE VE MALİYE BAKAN YARDIMCISI İSMAİL İLHAN HATİPOĞLU - Önce Gelir İdaresi Başkanlığı, sonra Vakıflar Genel Müdürlüğünden arkadaş...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Yani vazgeçen Gelir İdaresi olduğu için onlar belki...

Önce Vakıflar...

Buyurun.

VAKIFLAR GENEL MÜDÜR YARDIMCISI MUSTAFA KEMAL ARAN - Değerli Başkanım, değerli Komisyon üyeleri; Vakıflar Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Kemal Aran.

Öncelikle bu kanun teklifi niye teklif edildi? Şeye baktığımızda, 3065 sayılı KDV Kanunu'nun 17/4 (p)'ye baktığımız zaman sadece vakıflar değil daha önce de hazine, belediye, il özel idareleri, Toplu Konut İdaresi ve Kentsel Dönüşüm Başkanlığına da aynı şekilde taşınmazın satış bedelinde istisna uygulanmış. Şimdi, buradaki istisnanın amacı... Bizim asli görevimiz, mazbut vakıflara ait taşınmazların değerlendirilmesi, geleceğe bunların idame ettirilmesi. Bunun için de bu taşınmazların, özellikle konut olanların ihtiyacı artık karşılamadığı... Kiralanamaz durumda olanlar var, yaklaşık 10 bin tane konut. Bunların elden çıkarılması düşünülmekte ve böylelikle bunların ya ticari bir taşınmazla yine mazbut vakfın kütüğüne kaydedilmek şartıyla ya da herhangi yeni bir taşınmazla değiştirerek bunları geleceğe taşımak amaçlanmaktadır. Vakıflar Genel Müdürlüğü kurulduğu tarihten beri bu yetkiye sahiptir. 5737 sayılı Kanun, gerekse 4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nde Vakıflar Genel Müdürlüğünün bu satışlarla ilgili yetkisi vardır ve her sene de defaaten uygulanmaktadır. Ancak burada, dediğim gibi amaç, Vakıflar Genel Müdürlüğünün taşınmazlarını, mazbut vakıflara ait taşınmazları geleceğe taşımaktır.

Aynı zamanda şunu da hatırlatmak isterim: Vakıflar Genel Müdürlüğü 5018 sayılı Kanun'un (II) sayılı cetvelinde özel bütçeli bir kamu kurumudur ve bütçeden bir kuruş pay almadan gelirleri giderlerini karşılamaktadır. Bu giderler ise ecdadın yine bize yadigar ettiği, özellikle tescilli kültür varlıklarını, vakıf kültür varlıklarını geleceğe taşımaktır ve bu gelirleri de bu amaçla kullanılmaktadır. Aynı zamanda, hayır şartları, yine mazbut vakıfların vakfiyelerinde yer alan hayır şartları doğrultusunda ecdat mallarının hem ihyası hem de bu hayır şartlarını yerine getirerek, fakir fukaraya yardım ederek, kuru gıda yardımlarını yaparak geleceğe bu geleneği taşımakla görevlidir.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Hayır, şimdi, şey... Yani KDV olunca satılmıyor mu, onu anlamadım ben.

VAKIFLAR GENEL MÜDÜR YARDIMCISI MUSTAFA KEMAL ARAN - Şöyle Sayın Başkanım: KDV olduğu zaman, bizim rekabet şartlarımız piyasaya göre daha zayıf bir duruma geliyor. Aynı zamanda, bu taşınmazların çoğu zaten bir bakım ve onarıma ihtiyaç olan...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Piyasadaki diğer oyuncular KDV'siz mi satıyor?

VAKIFLAR GENEL MÜDÜR YARDIMCISI MUSTAFA KEMAL ARAN - KDV'li satıyor ama biz KDV'siz sattığımız zaman fiyat düşüremiyoruz. Niye 2886 sayılı Kanun'da biz açık ihaleyle satış yapmak zorundayız. İhale Kanunu'na tabiyiz ve tamamen açık ihaleyle yapılan satışlarda bu istisna sayesinde piyasada en azından birazcık rekabet şartlarını sağlamış olacağız.

Ben örnek vereyim bununla ilgili...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kesildi)

(CHP sıralarından gürültüler)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir saniye... Bir saniye... Değerli arkadaşlar, bakın, Vakıflar...

(AK PARTİ ve CHP milletvekilleri arasında karşılıklı laf atmalar, gürültüler)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Arkadaşlar, bir saniye... Değerli arkadaşlar... Sayın Güneş... Değerli arkadaşlar...

Şimdi, değerli arkadaşlar, şimdi sizin 1 tane maddeniz var. Şunu niye istediğinizi bir izah edin de Komisyona. Şimdi "rekabet" diyorsunuz, başka bir şey diyorsunuz; bir izah edin. "Eskiden geliyor" diyorsunuz. Ya, şunu bir anlayalım da... Yani şimdiye kadar zaten eğer güzel bir şeyse zaten ihaleye çıktığın zaman millet almak için uğraşıyor, en yüksek fiyatı veriyor, artı KDV ödeyeceğini biliyor. Şimdi, bunu kaldırdığınız zaman dersiniz ki: "Ya, bu KDV'siz olunca biz daha fazla gelir elde edeceğiz, bu yüzde 20'de bize kalacak; bundan dolayı yapıyoruz." Yani buna rekabet vesaire falan bir gerekçe değil burada. Diğer oyuncular KDV'siz satıyorlarsa size KDV uygulaması yapılıyorsa doğru, haksız ama onlarda da KDV var yani dolayısıyla izahatınız ve kurgunuzla Komisyonu tam aydınlatın ki yani tartışma uzayıp gidiyor. Tamam mı?

VAKIFLAR GENEL MÜDÜR YARDIMCISI MUSTAFA KEMAL ARAN - Sayın Başkanım, tam dediğiniz gibi yani burada gelirin Vakıflar Genel Müdürlüğüne kalıp böylelikle yine bütçeden pay almadan bu işi yaptığımız için, gelir ve giderlerimizi karşıladığımız için yine aslında kamuda herhangi bir zarar oluşmuyor. Niye? Çünkü KDV'de yine kamu bütçesine gidecekti ancak biz Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak bu gelirle birlikte yine kamu yararı kapsamında harcama giderlerimizi karşılıyoruz.

Burada rayiç bedel tespiti yine bizim 2886 kapsamında değerleme firmalarıyla ya da komisyon kararlarıyla belirleniyor rayiç fiyatlar ve rayiç fiyatlar belirlenirken ister istemez kamu yararı düşünüldüğü için piyasa ya da piyasanın bir tık üstünde gerçekleşebiliyor. Burada vergisel avantajı olmadığı zaman da talep az kalıyor.