TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Şimdi, öncelikle, Şeref Bey, az önce ekonomiyle ilgili, tekstille ilgili sıkıntıları anlattı, İrfan Bey de karşıdan cevap verdi. Ben de sektörden geliyorum. Açıkça söylemek gerekirse İrfan Bey, sadece ulusal yani dünya çapındaki krizin tabii Türkiye'de etkileri var ama şimdi, bizim bir Başkanımız var, İhracatçılar Birliği Başkanı, TİM Başkanı Mustafa Gültepe, onun bir beyanatı var veya doğrusu bir notu var, size okumak istiyorum: "Ekonomi programından memnun değiliz. Program acilen hemen yarın sabah revize edilmeli. Programdan tek memnun olan, faizciler, tefeciler ve ucuz mal kapatmak isteyenler. Yüksek faiz ve düşük kur politikası ihracatçıyı âdeta boğuyor. Konkordato ilan edenlerde endişe edici bir artış var. Türkiye uluslararası rekabet gücünü kaybediyor." Bu, bizim TİM Başkanımız ve işin başındaki arkadaşlarımızdan biri. Açıkça, net olarak söylemek gerekirse bir sıkıntı var, ülkede bir sıkıntı var. Bu sıkıntı hepimizin sıkıntısı, bunların düzelmesi için hep beraber burada da çalışmalarımızı yapmamız lazım, gerekiyorsa Bakanlığa da destek vermemiz lazım ama şu bir gerçek ki bir kriz var, evet, derin bir kriz var, hâlâ da devam eden derin bir kriz var, hâlâ da devam eden bir kriz var. Buna yok demenin sadece dışarıdan algılatmanın yanlış olacağını ifade ediyorum. Ben Şeref Bey'e katılıyorum.

Bir de bugün konuşacağımız 1'inci madde ÇED süreciyle ilgili. ÇED süreciyle ilgili tabii, isminin değiştirilmesi çok çok önemli değil. Eğer bir işlevi varsa isminin ne olacağı, ne biteceği çok önemli değil, ismini buraya yazmaya gerek yok. Yani isminin değiştirilmesi gerektiğini ifade edecek bir düşüncenin olması bence bir madde olarak algılanmamalı. ÇED sürecinde idari izinler eş zamanlı yürütülecek; evet, tamam. Yatırım ayrı ayrı kurumlarda sırayla izin almak zorunda kalmayacak, aynı anda gidecek. Genelinde konuşma yaparken az önce söylemiştim, kurumlarda ÇED raporu yüzde 50 civarında başarı oranı var galiba tam net alamadık onu sorduğumuzda. Eğer yüzde 50 varsa demek oluyor ki kurumları da 2 katı çalıştırmış oluyoruz. Yani ÇED raporu olumsuz gelseydi o kurumu çalıştırmayacak, ne yapıyoruz? ÇED raporu olumlu gelecekmiş gibi kurumu çalıştırıyoruz, kurumları çalıştırıyoruz. 30 tane kurum yani neredeyse 30 civarı kurumdan görüş alacağız ve bu kurumlar hakikaten ya mesaisini artıracak ya elemanını artıracak ya kaynaklarını arttıracak. Bir taraftan kaş yapıyoruz, bir taraftan göz çıkartıyoruz. Bunu tam anlamıyla çözmemiz gerekir. Ben de bu sıkıntı durumda bu teklifin kanun maddesinden çekilmesini teklif ediyorum.

Saygılar sunuyorum.

Teşekkür ederim.