KOMİSYON KONUŞMASI

KADEM METE (Muğla) - Başkanım, kişi niye sigorta yaptırır bir şeyi? Risk vardır diye yaptırır. Sigortacı niye o şeyi sigortalar? Riski görür, kabul eder ve ona göre de riskin derecesine göre de prim uygulaması yapar. Yani şu cam bardağı sigortalamak istediğimizde sigortacı bunu kırılma riski yüksek diye farklı bir fiyatla sigortalandırır, şu plastik bardağın kırılma riski az olduğu için daha düşük bir fiyatla sigortalandırır yani sigorta şirketi de sizi sigortalarken, sizin riskinizi değerlendirip ona göre size fiyat verir; riski kabul eder, fiyatınızı yüksek tutar yani aynı binaya farklı sigorta şirketlerinin farklı rakamları vermesinin sebebi de odur. Bu felaket yerine geldiğinde de kimisi sizin zararınızın yüzde 80'ini ödemeyi taahhüt eder, kimisi yüzde 60'ını ödemeyi taahhüt eder. Yüzde 60'ını ödemeyi taahhüt edenin primi daha düşük olur, Siz "Bu sigorta daha uygundur." diye ona yönelirsiniz ama felaket başınıza geldiğinde, çok daha az ücret almaya kalktığınızda "Bu niye böyle?" diye sorguladığınızda ortaya çıkar. Her şey sigortalanabilir primine göre, riskine göre. "Madem riski çok yüksekti, niye sigortalıyorsun bunu?" diye sigorta firmasına soru sorma hakkınız yok. O sigorta firması riski kabul eder, ona göre size bir fiyat sunar, siz o parayı ödersiniz, sigorta şirketi de o riski satın alır, hatta risk çok fazlaysa başka bir sigorta firmasına da kendisinin primlerini sigortalandırır, riski dağıtır. Dünyanın her tarafında da bu böyledir.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Ya, anladım ama şöyle: Ben onu bilinçli söylüyorum ki basiretli bir tüccarsa, para kazanmak istiyorsa bu firma yani...

KADEM METE (Muğla) - Onun için yüksek tutuyor primi.