KOMİSYON KONUŞMASI

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Hasan Öztürk, Bursa Milletvekili.

Biz de Bursa'da... Yine o otelde tüm Türkiye'den, birçok ilden maalesef birçok vatandaşımız hayatını kaybetti; Bursa'da da yine aynı şekilde 4 hemşehrimizi mezara koyamadık, kefenlerinin içindeki... O kefeni aileleri koyarken gözyaşları içerisinde defnettik. Zaten konu bu manada hepimizin vicdanlarında ve bu konuda da herkesin burada aslında çok hassas olduğunu da görüyorum. Bu hassasiyetin olması ve buradaki Komisyonla birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisindeki tüm milletvekillerinin de konuyu yakından takip ederek bu konunun aydınlatılması ve bir daha tekrar etmemesinin çok önemli olduğunu, Başkanımızın önerileri de diğer bakanlıklardan gelecek veya diğer kurumlardan gelecek öneriler de çok anlamlı.

Şimdi, bu raporlar itfaiyenin hazırladığı rapor gibi... Ki Belediye Başkanımızın konuşmalarının gerçekten ben de altına imza atacak nitelikteyim ama bazı şeylerin çok iyi bilindiği ortada yani eğer burada Turizm Tesislerinin Niteliklerine İlişkin Yönetmelik'le 2007 yılı ve öncesi yapılan otellerin yangın önlemlerini tamamlaması için bir süre veriliyorsa burada eksiklik olduğu çok net biliniyor anlamına gelir. Hani ben bunu bilmiyordum. Bugün işte, bunu biliyordunuz, niye söylemediniz noktasında birçok sorumlu olduğu ortada.

Yine, ilgili Bakanlıklarımızın, Kültür ve Turizm Bakanlığıyla birlikte özellikle Çalışma Bakanlığımızın iş sağlığı ve güvenliği açısından denetim raporlarının -burada Komisyonumuza gelip gelmediğini bilmiyorum ama- gelmiş olması gerekir. Bu Komisyon raporlarında muhakkak yangına uygunlukla ilgili tespit edilen noktaların da bugün noktası noktasına özellikleri Naci Vekilimizin yaptığı gibi bunu, bunu, bunu belirlediniz, niye yapmadınız sorularının ilgili sorumlu, o raporu hazırlayan iş güvenliği uzmanlarına, kurumlara sorulması gerekir. Tabii ki Bakanlıklar fiilen itfaiye raporlarını hazırlamayacak ama itfaiye raporlarının olması gerekliliğiyle ilgili sorumluluğu yerine getirmek gibi, bu raporun olmasını yerine getirmek gibi bir sorumluluk var, bir üst denetleyici olarak işi yöneten onlar. Dolayısıyla ben mesela, Belediyemize bakanlıklardan gelen şu oteli denetleyin diye bir talep oldu mu, onu merak ediyorum mesela.

BOLU BELEDİYE BAŞKANI TANJU ÖZCAN - Hemen cevap vereyim mi bir iki cümlede?

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - E, tabii yani varsa tabii, bilemiyorum.

BOLU BELEDİYE BAŞKANI TANJU ÖZCAN - Defalarca oldu, olmuş Sayın Bakanım. İşte, şu otelin kapılarıyla ilgili Turizm Bakanlığı kontrolörleri gitmiş, kapılar ters açılıyormuş, bunu kontrol edin, düzeltmişler mi, bize bildirin; işte, şu otelin spring sisteminde sıkıntı görmüş kontrolörlerimiz, gidermişlerdir mi, bunu bize bildirin şeklinde çok sayıda Bakanlığın bizden istediği ve yerine getirdiğimiz talepler var. Hatta Gerede ilçemizdeki bir otelle ilgili bir talep gelmiş, demişiz ki: Efendim, biz orada yetkili değiliz, Gerede Belediyesinde itfaiye teşkilatı var, onlara yazarsanız daha hızlı sonuç alınır. Yani Bakanlık bizden, Özel İdare bizden ne istediyse biz yapmışız.

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Dolayısıyla bu otelle ilgili de istenilen taleplerin, işte, o ilgili raporların detaylı bir şekilde... Çünkü bu otel uzun süredir faaliyette. Mesela, 2023 denetim raporu nerede? Turizm Bakanlığının ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının raporunu görelim, 2022'yi görelim, 2021 görelim. Bence bunların sorumluluk anlamında bu olayla ilgili, olayın olduğu tarih öncesinde de olabilirdi ve bu, aynı şekilde başka bir yerde de olabilir. Bu raporların bu Komisyon tarafından kesinlikle incelenmesi gerektiğini, Naci Vekilin hassasiyetiyle incelenmesi gerektiğini de ifade etmek istiyorum.

Buraya gelmek önemli çünkü tüm Türkiye'nin vicdanı burada. Ben Sayın Bakanların da burada olması gerekliliğini ve soruşturma izni konusunda da... Çünkü sonuçta bu olay bir faciadır, belki dünya tarihinde bu kadar insan kaybedilen yangın faciası çok nadirdir, 2'nciyiz, Sayın Vekilim işaret ediyor. Dolayısıyla bu vicdanları rahatlatmak ve bu yük sizlerin omuzlarında, bizler de bu sorumluluk bilinciyle buradayız diyor ve bu raporların kesinlikle detaylı bir şekilde incelenmesini rica ediyorum hepinizden. Sunum için de çok teşekkür ediyorum.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Teşekkür ediyorum Değerli Vekilim.

Tabii ki şu da hepimiz için geçerli: Hukuk hepimize lazım, hepimiz insanız, dokunulmazlığımız her zaman olmayacak ve hukuktan çekinmemek, uzak durmamak lazım gelir. Yani illa da soruşturma izni verilen insanların hepsi suçlu olacak diye bir şey yok. Gidersiniz...

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - O manada demedim.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Yok, ben bunu açıklama adına söylüyorum, size cevap olsun diye değil.

Yani gidersiniz, mahkemeye çıkarsınız, savunursunuz haklı olduğunuza inanıyorsanız. Haklıysanız zaten bir şey olmaz. Haksızsanız da herkes yaptığının karşılığını da görecek, başka şansı yok bu işin. Yani böyle 78 insanın canının yandığı ve evlatların, evlerin barkların söndüğü... Yani o gün o öğretmen hanımı gördüm, 16 ve 11 yaşında 2 evladını kaybetmiş, kimsesi kalmamış dünyada veya bir başkası... Şimdi, bunların bu kadar canının yandığı bir yerde ben sağa çektim, sen sola çektin, ben yasaklandım; yok böyle bir şey yani verebilmeli herkes hesabı.

Bir de şudur: Hesap verebilmek de bir erdemdir. Yani kendinize güveniyorsunuz problem yok.

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Sayın Başkanım...

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Ha, size demiyorum.

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Yok, yok; o anlamda değil, ek yapmak adına söyleyeceğim.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Katkı adına söylüyorum ben bunu.

Arkadaşlar, güvenmeseniz de bir hata, bir yanlış, bir suç işlemişseniz de o suçun cezasını da çekebilmek, bence o da bir olgun insan olma noktasındadır. Suçu işleyen de cezasını çekebilmeyi görebilmeli diye söylüyorum.

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Kesinlikle.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Yoksa bu insanları nasıl anlatacağız? Yani hepimizin... Ya, bunu tekrar etmek de artık daha istemiyorum, utanıyorum. Ya, herkesin evladı, 86 milyon insan sokakta geziyor, canlı falan. Yani kimsenin kucağına torbanın içinde evlat teslim etmek... Bunu konuşmak bile ayıp bir şey.

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Yarım insan.