Komisyon Adı | : | (10/235, 837, 1601, 1602, 1800, 1801) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | Chicago Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Profesör Doktor Ufuk Akçiğit'in yaptığı sunuma ilişkin görüşme |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 18 .03.2025 |
AYŞE BÖHÜRLER (Kayseri) - Hocam, çok teşekkür ediyorum, çok güzel bir sunum oldu, sosyal medyada da sizi izleyen biriyim, doğrusu, ufuk açıcıydı.
Şimdi, sizin sosyal medyada da paylaştığınız yapay zekâ üzerinden girişimcilik modelini benimseyenlerin ailelerin sosyopolitik geçmişlerine ilişkin birtakım çalışmalarınız vardı. Eğer mümkünse onu da bizimle veri olarak paylaşmanızı arzu ederim çünkü anladığım kadarıyla bu iş aileden gelen bir şey yani bu çağa uygun, bu girişimci modelinin üretilmesi.
Bir ikinci şey: İrlanda örneğini biraz biliyorum, İrlanda üniversitelerine çok sayıda yazılımcı, Türk mühendis vesaire de gidiyor. Orada gördüğüm, dikkatimi çeken bir iki örnek var. Hocalar, üniversite ve öğrenciler esnek çalışıyorlar yani okurken, üniversitedeyken bile kendi şirketlerini kurabiliyorlar, ortak projeler geliştirebiliyorlar ekseri. Bu esnek çalışma modeli bizim üniversitelerimiz açısından mümkün olur mu? Nasıl getirilebilir? Belki bu noktada da önerileriniz olursa ayrıca çok sevinirim. Aslında belki biraz model önermenizi Yapay Zekâ Komisyonu olarak sizden istesek, talep etsek Türk üniversitelerine önereceğimiz veya buradaki şirketlere önereceğimiz modeller noktasında iyi olur diye düşünüyorum.
Teşekkür ediyorum.
CHİCAGO ÜNİVERSİTESİ EKONOMİ BÖLÜMÜ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. UFUK AKÇİĞİT - Sağ olun, teşekkür ederim.
Aslında bu girişimcilik konusu çok henüz... Girişimcileri tabii ki her yerde görüyoruz yıllardır ama bu girişimcilerin nereden geldiği konusu çok iyi anlaşılmamış bir konuydu. Çok yakın zamanda, hatta bu hafta tamamladık ve herhâlde bu önümüzdeki hafta sonu sirkülasyona sokarız diye, paylaşmaya başlarız diye düşünüyorum. Yeni bir makale tamamladık ve orada gözlemlediğimiz çok enteresan bir şey var. Çok basit bir şey sorduk, "Çocukların IQ'su ile bilim insanı olması arasındaki ilişki nedir?" diye sorduk, arada çok ciddi bir pozitif ilişki gözlemliyoruz. Yani özellikle çok yüksek IQ'lu çocukların bilim insanı olma ihtimali çok çok yüksek. Daha sonra girişimciler için "IQ ile girişimcilik arasında nasıl bir ilişki var?" dediğimiz zaman da bizi şaşırtıcı bir sonuç çıktı, arada negatif bir ilişki bulduk.
BAŞKAN FATİH DÖNMEZ - "Cahil cesurdur." derler.
CHİCAGO ÜNİVERSİTESİ EKONOMİ BÖLÜMÜ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. UFUK AKÇİĞİT - Bunu tabii ki "Ne kadar enteresanmış." deyip bırakabilirsiniz de ya da "Aslında veriler bize başka bir şey söylemek istiyor, biraz daha irdeleyelim." de diyebilirsiniz. Biz bu ikinci yolu seçtik. Aslında girişimcilik diye baktığımız zaman bütün girişimciler aynı girişimciler değil. Yani bir taraftan, tabii ki bu hayatın gerçeği ama sokakta bir şeyler satmaya çalışan kişiler de girişimci ama bir taraftan kendilerine teknoloji şirketleri kuran, Mark Zuckerbergleri genelde anlıyoruz girişimci dediğimiz zaman, onlar da girişimci, arada çok ciddi bir fark var. Dolayısıyla aslında iki tane kategori var; bir, zorunluluktan girişimci olanlar, bir de yaratıcı girişimci olanlar. Bu zorunluluktan girişimci olanlar genelde gelişmekte olan ülkelerde çok fazla yoğunlukta oluyorlar ve bu insanlar normalde bir maaşla, garanti bir maaşla çalışmak istiyorlar ama iş bulamadıkları için ya da işlerden atıldıkları için -mesela Hindistan'da çok fazla vardır bu zorunlu girişimcilerden- kendilerine zorla iş kurmak zorunda kalıyorlar. Az önce de onu söylemeye çalıştım, aslında verileri çok dikkatli incelememiz gerekiyor. Dolayısıyla, baktığımız zaman ekonomiye ve bir dolu küçük işletmeci gördüğümüz zaman, bu göstergeyi pozitif algılayanlar da var, ben biraz daha negatif algılıyorum eğer küçük girişimci sayısında bir artış varsa çünkü bu insanlar eğer isteklerinden değil de zorunluluktan küçük girişimci olmuşlarsa bu bir sorundur. Dolayısıyla bizim daha fazla analiz yapmamız gerekiyor ve baktığımız zaman, genel olarak girişimcilikte en önemli belirleyici ailede girişimci var mı, yok mu; ailede girişimci olup olmaması çocuğun girişimciliğini çok ciddi şekilde etkiliyor. Ama yaratıcı girişimcilerin özelliklerine baktığımız zaman, IQ ile yaratıcı girişimci olma arasında çok ciddi bir pozitif ilişki var. İşte, zorunlu girişimciler arasında negatif ilişki var, yaratıcı girişimciler arasında pozitif bir ilişki var. Dolayısıyla bu, şu demek aslında: Bizim, herhangi bir ekonominin girişimcilikten politika dizayn ederken odaklanması gereken şey, biz nasıl bu yaratıcı girişimcilerin arkasında destek olabiliriz, kaynaklarımızı, fark yaratmaya çalışan, zorunluluktan bu işe gelmiş değil de fark yaratmaya çalışan insanların arkasına bu desteklerimizi nasıl verebilirizdir. O yüzden de ben performans bazlı teşviklerin önemli olduğunu düşünüyorum.
O ikinci söylediğiniz konu da bence gerçekten çok önemli bir konu, İrlanda örneğini verdiniz. Bence bu konuda çalışma yapılmalı çünkü bizim aslında... Bu yetenek çalışmalarını genelde biz diğer ülkeler için çok rahat yapabiliyoruz ama Türkiye için pek yapamıyoruz veri sıkıntısı yaşandığı için ama normalde bence Komisyonun bu konuda yapabileceği çok fazla şey var, buna da seve seve destek verebilirim tabii ki ekibimle birlikte. Normalde biz öğrencilerimizi daha ilkokulun sonunda sınavla sıraya diziyoruz, ortaokulun sonunda yine sınavla sıraya diziyoruz, üniversitede sıraya diziyoruz ve iş dünyasında aldıkları maaşlarla vesaire geldikleri noktalarla sıraya diziyoruz. Bakılması gereken aslında şu: Biz en ham yeteneğe yakın olan ilkokul sonundaki yetenekte o sıraya dizilmiş çocukları iş dünyasında nereye getirebilmişiz, o yetenekleri gerçekten ivmelendirebilmiş miyiz, sosyal hareketliliği sağlayabilmiş miyiz? Bunları çalışabilmek çok kolay ve oralardan politika dizayn edebilmek çok kolay, yeter ki Millî Eğitim Bakanlığının ya da YÖK verileriyle bunlar incelensin. İki ayda ortaya çok güçlü politika önerileri çıkacaktır bu tarz verilerden ama veri barışıklığını bir şekilde de sağlamamız gerekiyor, özellikle araştırmalar için ve bu şekilde bence bahsettiğiniz programlar kesinlikle çalışılabilir üzerinde yani o karışık programlar. Çünkü bazı çocuklar... Az önce bir üniversitedeydim, buraya gelmeden önce, artık simayı tanıyorlar sağ olsunlar, özellikle akademik dünyada; bir öğrenci geldi "Hocam, sizi sosyal medyadan takip ediyorum." dedi. "Ne yapıyorsun? Doktora, master mı yapacaksın?" dedim. "Hayır, iş dünyasında staj yapıyorum şu anda, çok ciddi fikirlerim var." dedi. Yani işte, az önce bahsettiğimiz bu çocuğun aslında içinde alev alev işletmeci olmak var. Dolayısıyla oraya nasıl destek verebiliriz, nasıl bir hibrit program yaratılabilir o öğrenciler için, bence kesinlikle düşünülmesi gereken bir şey tabii ki.