NACİ ŞANLITÜRK (Ordu) - Teşekkür ediyorum Başkanım.

Sunum için teşekkür ediyorum Sayın Genel Müdürüm.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Sunumu bitirmedik daha.

NACİ ŞANLITÜRK (Ordu) - Devam ediyor ama burada hayati bir konu olarak gördüğüm için söz aldım.

2012 yılına kadar binaların çizimi, tasarımı yapılırken bu projeler itfaiyeye gidiyordu, itfaiyeden olur alınıyordu, itfaiye onayı alındıktan sonra binaların yapımına başlanıyordu; 2012'de bu kaldırıldı. Bunu tekrar gündeme getirmeyi düşünüyor musunuz? Çevre Bakanlığı olarak buna müdahale edilecek mi? Çünkü bina yapıldıktan sonra bu yangın yönetmeliğine, tekrar yapılmış binanın yangın yönetmeliğine uydurulması biraz zor oluyor.

İkincisi, şu anda Turizm Bakan Yardımcımız burada sunumunda söylemişti, -Sururi Bey de işte diğer milletvekillerimizle buradaydı- 20 bine yakın işletme belediyeden aldığı işletme ruhsatıyla devam ediyor yani belediyeden aldığı belgeyle devam ediyor. Tabii, Bolu Kartalkaya'daki yangından sonra bir duyarlılık oluştu. 78 vatandaşımıza da yine Allah'tan rahmet diliyoruz. Az önceki sayın milletvekilimizin söylediği gibi, şu anda valiliklerde sorumlunun kimin olduğu noktasında sıkıntılar oluşacağı için memurlarımız, bürokratlarımız imza atmaktan imtina ediyor. İtfaiyeler şu anda yangın denetimine başladı, diğer işletmelerde de bu aynı şekilde devam ediyor. 20 bine yakın işletme gözden geçiriliyor, Sayın Bakanımızın verdiği bilgilerde 8.500'ü kapatıldı. Az önce Türker Bey'in dediği gibi biz turizm işletmelerini hızlı bir şekilde kapatmaya doğru gidiyoruz. Şimdi, 99'da deprem oldu, tekrar 6 Şubatta deprem oldu ve o zaman eğer deprem mantığı içerisinde gidersek altmış yıllık, seksen yıllık binalarımız var; o zaman bu binaları boşaltmak mı gerekecek? Biz şimdi iki sene, üç sene önce otel yaptık, Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik'i aynen uyguladık. Yabancı bir zincir -devletten ziyade yabancı zincir- işte o sprinkler sisteminin, yangın algılama sistemlerinin yapılmasıyla ilgili bize bunları dayatmıştı, biz de onları yaptık onlardan bir isim hakkı alacağız diye. Dolayısıyla bence bu Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmelik'in uygulanması yapılmış binaya zor gözüküyor, dolayısıyla bunları da itfaiye uygularken kantarın topuzu kaçıyor, eski binayı sanki yeni yapılmış gibi yani sprinkler sistem, yangın algılama sistemleri, kaçış koridorları, işte bunları, kapıları, yangına dayanıklı kapılar gibi... Siz o zaman beş yıldızlı otel yapıyorsunuz, o zaman piyasada hiç iki yıldızlı, üç yıldızlı işletmeler kalmayacak, hepsini ona göre yaptırmak zorunda kalıyorsunuz. Vatandaşın da şu anda bu maliyetleri karşılaması mümkün değil. İşletmeler hızlı bir şekilde kapanıyor. Geçen hafta buraya gelen Türkiye Otelciler Birliğinden arkadaşların da söylediği gibi, bu yangından sonra iç piyasa çok ciddi manada etkilendi. Şu anda özellikle iç turizmde ciddi sıkıntı yaşanıyor, dışarıda çok bir sıkıntı gözükmüyor ama bunu da özellikle 62 milyar dolar gelir elde ettiğimiz bir sektörü bu şekilde sekteye uğratmanın doğru olmadığını düşünüyorum.

Çevre Bakanlığı özellikle bu itfaiye denetimini daha bina yapılmadan, proje aşamasındayken yaptırırsa çok daha güzel olur, sıfır maliyetle bu işi yapmış oluruz. Binayı yaparken yatırımcı bu binasını buna göre yapar ama bina yapılmış; şimdi, biz arabayı modifiye ediyoruz gibi bir şey oluyor. Dolayısıyla az önceki sunumunuzda da söylediniz, iskân alındıktan sonra iş yeri açma, çalışma ruhsatını eğer belediyeden ya da ilgili özel idareden siz almışsanız artık bu bina işletmeye hazır demektir. Onun üzerine sağlık kuruluşu koyarsınız, turizm otelcilik, işte, Turizm Bakanlığının yetkisine girer, Sağlık Bakanlığının yetkisine girer. Biraz orada sanki yetki karmaşası değil de kafa bulandırmaya yönelik bir şeyler var.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANLIĞI MESLEKİ HİZMETLER GENEL MÜDÜRÜ BANU ASLAN - Şimdi bir bina yangına uygun yapılır. Sonra ister otel olur, ister yurt olur, ister hastane olur gibi olamaz çünkü onların her birinin yangın tedbirleri farklı, teknik çalışmaları farklı. Hatta binanın kullanım amacı değiştiğinde ruhsat değişir ve yeni yönetmeliğe uygun hâle getirilmesi zorunludur. Yani bir bina konut iken eğer otele dönüyorsa, mutlaka otelin tabi olduğu yangın mevzuatına uymak durumundadır. Bunu denetim açısından ve 2012'de değişen madde açısından arz edeyim efendim: Şimdi, bizim için binanın ne amaçla kullanıldığından ziyade, eni kaç, boyu kaç, kaçış mesafesi kaç, kaç kişi yaşıyor gibi bir durum önemlidir. Aynı şekilde, bizim açımızdan yıldızın önemi, kaç yatak olduğu değil, üç yıldızda da 30 odada da insanlar yaşıyor ve kaçış mesafelerinin, kapıların yanmaz boyayla boyanmasının olması gerekiyor.

NACİ ŞANLITÜRK (Ordu) - Yanmaz malzemeden yapılması...

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANLIĞI MESLEKİ HİZMETLER GENEL MÜDÜRÜ BANU ASLAN - Yanmaz malzemeden yapılması ya da yanmaya dayanıklı -tehlike sınıfına göre Ek-7'deydi sanıyorum, listelerimiz var bizim, işte otuz dakika dayanıklı, yüz yirmi dakika dayanıklı gibi- bu boyalarla boyanması ve deneylerden geçmesi gerekiyor. 30 odalı da olsa, 300 odalı da olsa, konaklama tesisi üç yıldız da olsa, beş yıldız da olsa insanların konakladığı alanlarda uyması gereken yangın tedbirleri oluyor.

2012'de kaldırılan maddeyle ilgili olarak çalıştay gündemimizde değerlendirildi -değerlendirilmekte- Sayın Vekilim. Şöyle: Daha önce iş yerlerinin bulunduğu binalarda hem ruhsat aşamasında belediyelerin mühendisleri, mimarları hem de itfaiye yetkilileri bu projelere inceliyormuş. İş yeri açma, çalışma ruhsatında hâliyle incelenmiş olarak geliyormuş ancak o dönemde, 2010-2011 yıllarında yine sektörden yoğun bir başvuruyla, belediyelerden yoğun bir başvuruyla ilk aşamada belediyelerin mühendisleri zaten bunu inceliyor. İş yeri açma, çalışmadan önce de hangi işin yapılacağı daha önceden belli olmadığı için -o dükkânda iplik mi satılacak, işte peynir mi satılacak ya da spor alanı mı olacak orası, bilinmediği için- iş yeri açma, çalışma ruhsatından önce de zaten itfaiye raporu veriliyor. Bu şekilde bir yoğunluk oluşuyor, belediyelerin itfaiye birimleri buna yetişmekte zorlanıyor; bundan dolayı, ruhsat aşamasında belediyenin mühendisi zaten bakıyor bina ruhsatında. "İş yeri açma, çalışma ruhsatında itfaiye baksın, 2 kez itfaiye bina ruhsatında bakmasın." talebi doğrultusunda 2012'de bu maddede bir değişiklik olmuş. Ancak, bizim çalıştayımızda da bazı yetkililer bu konuyu gündeme getirdi yani eski sistemin daha sağlam olacağı noktasında fikirlerini beyan etti. Yerel yönetimlerden de yetkililer var o komisyonlarda yani yönetmelik aşamasında şu anda bir değerlendirme yapılıyor. Eğer ortak akıl tekrar getirilmesi, oradaki bütün uzmanlar, fikir birliğiyle tekrar getirilmesi gibi bir sonuca varırsa elbette ki yeni yönetmelikte bu şekilde değerlendiririz Sayın Vekilim.

Sizlerin de önerilerini elbette ki not aldık.

NACİ ŞANLITÜRK (Ordu) - Sayın Genel Müdürüm, bina yapıldıktan sonra tekrar itfaiye bitmiş bir binayı, iskân aşamasındaki bir binayı geliyor, denetliyor inceliyor, ondan sonra kırımdı, yıkımdı, tekrar yapılmış binaya geçmişe dönük bir tadilat yapma ihtiyacı doğuyor. Bu, hem maliyet açısından ciddi sıkıntı... Bazen de mesela kaçış koridorlarında, işte, binanın geriye dönük mesafeler kurtarmadığı zaman diyor ki: "Bir odanı buradan yangın merdivenine çevireceksin." O mümkün olmuyor. Dolayısıyla bunun proje aşamasında incelenmesi çok çok daha doğru olur kanaatindeyim.

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANLIĞI MESLEKİ HİZMETLER GENEL MÜDÜRÜ BANU ASLAN - Notumuzu bu şekilde aldık Sayın Vekilim.