BAŞKAN CENGİZ AYDOĞDU - Şimdi arkadaşlar, kurumları çağırmak deyince bunu çok kurumsal, resmî, böyle buz gibi, soğuk bir iş gibi de düşünmeyin. Kurumlar hayatın içinde yani kurumlar o sorunların tam göbeğinde yaşıyor. Burada kurumların ilgilendiği konuların hemen tamamı sokakta akan hayatın konuları ve kurumların buraya gelmesiyle biz sorularımızla, yönlendirmelerimizle, yerine göre eleştirilerimizle o sorunu konuşuyoruz, o sahadaki sorunu konuşuyoruz ve o sahadaki sorunun halledilmesi için Türkiye Cumhuriyeti devletinin devlet nizamı içerisinde görevlendirilmiş yetkilisiyle konuşuyoruz, herhangi biriyle değil yani başka yerde de konuşsak o konuda gelip nihai çözüm, o işin çözümü bu kurumlarla olacak çünkü devlet kurumlarıyla işliyor. Devlet dediğimiz şey sokaktan, milletten, hayattan ayrı bir şey değil yani o açıdan kurumları biraz öyle düşünelim. Rahmetli Ayvaz Gökdemir ağabeyim söylemişti -Allah gani rahmet eylesin- "Devlet, milletlerin kendi kendilerini ifade tarzlarıdır." demişti. Millet kendini devlet olarak ifade eder yani bir araya gelme sanatı, toplanma sanatı, insanlığın kaderidir, yani insanlar bir araya gelmek için yaratılır. Bu bir araya gelmenin nihai şekli devlettir, devletin iş gördüğü şeyler de kurumlarıdır. O hayatın kendisidir kurumlar.

O açıdan, şimdi de çok sıkıntılı, konuşmamın başında da söylediğim gibi epey gaileli bir konuyu dinleyeceğiz arkadaşlarımızdan.

Sıralamayı siz yapın. Hanginiz başlayacak önce?