KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN CENGİZ AYDOĞDU - Bugün Radyo ve Televizyon Üst Kurulunu ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunu dinleyeceğiz.

Şimdi, radyo, televizyon ve bilgi teknolojileri deyince McLuhan'ı hatırlamadan olmaz. 1960'larda yazmıştı, neredeyse altmış sene olmuş, "Dünya global bir köy olacak. 'Global village' olacak" diyordu. İletişim teknolojileri o şekilde gelişti ki radyo ve televizyonu geçtik, internet artık dünyayı köy olmaktan çıkartıp neredeyse bütün dünyayı bir evin içi gibi yaptı; bu kadar küçüldü her şey. Tabii, bunun sorunları da kendiliğinden geldi; devasa sorunlar, daha önce insanlığın tecrübe etmediği çetin sorunlar...

Bizim Komisyonumuzun konusu çocuk -çocuğu aileler, devlet, komşular, toplumsal hayat her ne kadar korumaya çalışırsa çalışsın- kontrol dışı, hemen hemen bütün dünyanın, bütün ülkelerin problemi, halletmesi gereken devasa bir problem. Bu teknolojilerdeki gelişmelerin ortaya çıkardığı iletişim ortamı kontrolü çok zor, imkânsız bir durumda ve çocuklarımız da bu kontrolsüz, tehlikeli dünyanın ortasında. Bu açıdan bugün sizlerin sunumuna çok kıymet veriyoruz.

Biliyorsunuz, bu sene ülkemizde Ziya Gökalp Yılı olarak kutlanıyor. Ziya Gökalp, Türk sosyolojisinin kurucusudur ve eğitim, onun tabiriyle "terbiye" konusuna ilk eğilen bilim insanımızdır, ilk eğilen filozofumuzdur, ilk eğilen düşünürümüzdür. Bu konuda elbette ondan önce de daha çok şey söylenmiş ama modern manada hem sosyolojiyi kurmuş hem "millî terbiye" dediği bu eğitim konusuna çok zaman ayırmış, söylenilmesi gereken bütün ilk şeyleri rahmetli söylemiş. Onun bir tespitini size hatırlatarak toplantımızı açacağım. Diyor ki: "Bütün milletler çocuklarına millî idealleri çerçevesinde terbiye verirler. Millî kültür, bir toplumu diğer toplumlardan ayıran, temayüz ettiren gelenek, görenek, anane, hayata bakış, dünyaya bakış, değerlendiriş, sorun çözme şekli, sorunları algılama, idrak etme kabiliyeti, bütün bunlar bir toplumun kendine has hususiyetleri ve kültür üst başlığında toplanabilir." Bugün ölümünün yüzüncü yılını andığımız, hatırladığımız Ziya Gökalp'i rahmetle anarak çocuklarımız ve millî kültürümüz ve bu kontrol edilemez iletişim ortamı. Bu sorunun çözümünün elbette birinci adresi Türkiye Büyük Millet Meclisi ve bu Komisyon da bu konuda hac yolunda karınca misali küçük, mütevazı bir adım atarsa Komisyonumuzu, toplantılarımızı, gayretlerimizi karşılıksız kalmamış sayacağız.

Ben bütün görsel basın mensuplarına teşekkürler ediyorum, şimdi arkadaşlarımızın sunumlarına geçeceğiz, onlar müsaade ettikleri takdirde.